Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." hükmünü içermektedir....

    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafça temyiz edilmiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4822 sayılı Kanunla değişik "Ayıplı mal" başlıklı 4. maddesinde; "Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tesbit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir. Tüketici, malın teslimi gününden itibaren otuz gün içinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki malın ayıplı olmasından kaynaklanan bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 27.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Dosya içinde bulunan tüm belgeler ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde , dava konusu ....cep telefonunun ayıplı olduğu ve ayıbın davacının kullanımından kaynaklanmadığı, üretim hatasından kaynaklandığı anlaşıldığından ve 25138 Sayılı Garanti Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 14.maddesi ile Türk Borçlar Kanunu gereğince davacı seçimlik haklardan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullanarak cep telefonunun ayıpsız yenisi ile değiştirilmesini talep ettiğinden davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/01/2021 NUMARASI : 2019/3 ESAS - 2021/10 KARAR DAVA KONUSU : Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan Bedel İadesi ve Tazminat KARAR : İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK'nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; 34 XX 783 plakalı aracı davalı T3 33.000- TL 'ye Gebze 4....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki malın ayıplı olmasından kaynaklanan bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 11.11.2013 tarihinde satın aldığı telefonun ayıplı çıkması üzerine iki kez yenisi ile değiştirilmesine rağmen ayıplı telefon teslim edildiğini ileri sürerek 2.088 TL 'nin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, telefonun her seferinde servisten ayıplı geldiğini, iddia edilen ayıbın telefondan yararlanmayı sürekli olarak etkilemediğini, kendilerinin kusurlu olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ayıplı ürün nedeni ile bedel iadesi için eldeki davayı açmıştır....

            Maddesi gereği davacı tüketicinin araçtaki bu gizli ayıp nedeni ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunabileceği, davalı Koluman A.Ş. İsimli şirketin dava konusu aracın satıcısı, bayisi ve aracısı olduğu, diğer davalı T5 Benz A.Ş. nin ise aracın üreteni ve satanı olduğu, ithal ve imal eden tarafı olduğu belirtilen ayıpların üretime dayalı ayıplar olduğu bu nedenle her iki davalının müştereken ve mütselsilen sorumlu oldukları anlaşılmakla davanın kabulune karar verilmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." gerekçesi ile, "...Davanın kabulune, 6502 sayılı yasanın 8/1 maddesi gereği dava konusu 34 XX 218 plaka sayılı aracın gizli ayıplı olduğunun tespitine, 6502 sayılı yasanın 11. Maddesi gereği davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin kabulu ile; 110.006,80.TL' nin HMK 107....

            Somut olayda aracın gizli ayıplı olduğu, davacının seçimini bedel iadesi yönünden kullandığı açıktır.Yeni alınan bir araçta bu denli çok arızanın meydana gelmesinin araçtan beklenilen faydayı ve sürekli kullanımı engeller nitelikte bulunduğu, bu nedenle davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin yerinde olduğu, Mahkemece de bu ilkeler dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; davaya konu aracın gizli ayıplı olduğu ve süresinde ayıp ihbarının yapıldığı, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesinin kabul kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddî olay ve hukukî değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, bu suretle davalı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

              Somut olayda aracın gizli ayıplı olduğu, davacının seçimini bedel iadesi yönünden kullandığı açıktır.Yeni alınan bir araçta bu denli çok arızanın meydana gelmesinin araçtan beklenilen faydayı ve sürekli kullanımı engeller nitelikte bulunduğu, bu nedenle davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin yerinde olduğu, Mahkemece de bu ilkeler dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; davaya konu aracın gizli ayıplı olduğu ve süresinde ayıp ihbarının yapıldığı, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesinin kabul kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddî olay ve hukukî değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, bu suretle davalı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1 maddesi hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

              Gerekçe ve Sonuç 6502 sayılı TKHK'nın maddeleri kapsamında, denetime ve hüküm kurmaya elverişli uzman bilirkişi kök ve ek raporları ile dava konusu aracın kalın micron boya nedeniyle ve sol arka kapısının değişmiş olmasından dolayı ayıplı mal niteliğinde olduğu ve gizli ayıbın imalattan kaynaklandığı, değişim talebi yerine getirilmeyen davacının ayıplı malı kabul etmeye ve kullanmaya zorlanamayacağı ve üründen beklenen faydayı sağlamasının da mümkün olmadığı, bu nedenle, davacı tüketicinin seçimlik haklarını kullanabileceği ve ayıplı aracın ayıpsız misli ile değişimini satıcı ve ithalatçı olarak ayıplı maldan birlikte sorumlu olan davalılardan isteyebileceği anlaşılmış olduğundan, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usule ve yasaya aykırı bulunduğu gerekçesiyle ; davacının istinaf başvurusunun kabulüne, davalıların istinaf başvurularının esastan reddine, Ankara 14....

                UYAP Entegrasyonu