Davalı, tüketici hakem heyetine başvurarak malın ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunmuş, davacı üretici şirket ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin muhatabının tarafı olmadığını, üretici firma olduğunu ve satıcıya karşı ileri sürülmesi gerektiğini savunarak tüketici hakem heyeti kararının iptalini istemiştir. Uyuşmazlık; malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkının satıcı dışındaki üretici firmaya karşı ileri sürülüp sürülmeyeceği noktasında toplanmaktadır. 6502 sayılı yasanın 11....
Davacı bu hakkını, sözleşmeden dönme, ödediği bedelin iadesi şeklinde kullandığından ve dava konusu mobilyaların ayıplı olduğu anlaşılmakla, ayıplı malın iadesi ile satış bedelinin tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 7.3.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tüketici Mahkemesinin 16/03/2017 günlü 2015/1786 Esas - 2017/240 Karar sayılı kararının kaldırılmasına davanın kısmen kabulü ile ayıplı aracın davalıya iadesine, fatura bedelinden 5.000,00 TL değer kaybının mahsubu ile 55.090,64 TL'nin teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: HMK 355. maddesi uyarınca, istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; Dava ayıplı mal nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. Uyuşmazlık davacı tarafın kullanmış olduğu seçimlik hakkın orantılılık ve hakkaniyet ilkelerine uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır....
-TL.nin ayıplı aracın davalıya teslim tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin Reddine, 162,25.-TL paspas bedeline yönelik talebin davalının pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle Reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. Davacı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönerek araç bedelinin iadesine karar verilmesini talep etmiş, davalı ithalatçı şirket ise davacının ithalatçı olan şirketlerine karşı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunamayacağını savunmuştur.Davacı aracını ... Otomotiv İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.'den satın almış olup, davalı ... Servis Tic. A.Ş. bu durumda satıcı değil aracın ithalatçısı konumundadır....
Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedeli iadesi istemi ile eldeki dava açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu otomobilin sol ön kapısının boyanmış olması nedeniyle dava konusu araçta 1.250,00.-TL değer kaybı oluştuğu mütalaa edilmiştir. Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; yalnızca lokal bir bölgede yer alan boyama işleminin sözleşmenin feshi ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesini gerektirip gerekmediği husunda yanılgıya düşülmüştür. 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....
Dava konusu mobilyaların bir kısım parçalarının ayıplı olduğu, 6502 Sayılı Kanun'un 10/1 maddesi gereğince, varlığı bilirkişi raporuyla da subut bulan ayıp, malın teslim tarihinden itibaren altı ay içerisinde ortaya çıkmış olmakla, teslim tarihinde de varlığının, dolayısıyla malın imalattan kaynaklı ayıplı olduğunun kabulünün gerektiği, aksinin de davalı tarafından ispat edilemediği, mobilya takımlarının takım bütünlüğü oluşturduğu ve yalnızca ayıplı parçaların iadesi halinde takım bütünlüğünün bozulacağı, davacının 6502 Sayılı Kanun'un 11. maddesi gereğince sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkını kullanabileceği anlaşılmış bu kabule göre hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle; davanın kabulü ile, davacı tarafından ödenen 6.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, sözleşme nedeniyle kalan 7.000,00 TL'lik kısım için davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, sözleşmeden dönme nedeniyle davalı tarafından...
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ayıplı koltuk takımı için ödenen 7.409,00TL fatura bedelinden davacının kullanım bedeli olarak takdir edilen 2.000,00TL nin mahsubu suretiyle bakiye 5.409,00TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, satın alınan koltuk takımının ayıplı olduğu iddiasına dayalı, ayıplı mal bedelinin iadesine ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli, ihtilaflı konuları değerlendirir mahiyet arz etmekte olup, davaya konu maldaki ayıpları üretimden kaynaklanan gizli ayıp olarak mütalaa etmiştir. Bu halde, tüketici sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, ayıp oranında bedel indirimi veya malın ücretsiz onarımını isteme şeklindeki seçimlik haklara sahiptir....
Dava, ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesi ile davalıdan satın aldığı koltuk takımının ayıplı çıktığı gerekçesiyle misli ile değişim, olmadığı takdirde sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiş ıslah dilekçesi ile de, misliyle değişim talebinden vazgeçerek sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemiştir. Davalı vekili ise; ayıp iddialarının doğru olmadığını, ayıp olduğu kabul edilse dahi sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin orantısız güçlük doğuracağını, iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. 6502 sayılı Yasa'nın "Tüketicinin seçimlik hakları" başlıklı 11. maddesinde ayıp nedeniyle tüketicinin seçimlik hakları tek tek sayılmıştır....
Maddesi ile güvence altına alınan dürüstlük kuralının ihlaline sebebiyet vermekte olduğunu, keza Medeni Kanunla güvence altına alınan "hakkın kötüye kullanılmaması" kuralının, özel kanun mahiyetinde olan Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'da bu yönde bir hüküm bulunmaması nedeni ile zarar görebileceği ve bu kuralın tüketiciler tarafından ihlal edilebileceğinin açık olduğunu, bu nedenle, herhangi bir hukuk ve hak ihlaline sebebiyet vermemek adına, Türk Medeni Kanunu tüketicinin ayıplı ifa karşısında sahip olduğu sözleşmeden dönem-bedel iadesi hakkı bakımından da bir sınır teşkil etmesinin gerektiğini, dolayısıyla, uygulamada ve Yargıtay kararlarında "sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkının kullanılmasının hakkın kötüye kullanılması sayılabildiği hallerde tüketicinin, diğer seçimlik haklarını kullanmak zorunda olduğu" görüşünün hakim olduğunu, *Tüm bu hususların yanı sıra bilirkişi ek raporunda dresuar mobilya kapaklarının çekmece ayarlarının yeniden yapılmasının mümkün olduğunu;...