Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ödenen iş bedelinin iadesi, iş bedeli alacağına karşılık verilen çekler ve ödenmeyen bakiye iş bedeli miktarınca borçlu olunmadığının tespiti istemlerine yönelik olup mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur. Davacı; ... ilinde lokanta sahibi olduğunu, yüklenici davalı ile lokantanın kullanımında olan taşınmaz üzerinde hazır çim ve ağaç dikimi yapılması konusunda sözleşme yapıldığını, sözleşme gereğince 4.000,00 TL nakit iş bedelinin ödendiğini, ... Bankası ......

    Taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında davalının hakdüşürücü süre, zamanaşımı, görev ve yetki itirazına itibar edilmemiştir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 17/03/2015 tarihli sözleşme akledildiği hususunda ihtilaf bulunmamakla birlikte, uyuşmazlığın sözleşme kapsamında davalı idareye davacı tarafından verilen 9.540,00 TL teminat bedelinin iadesi isteminin yerinde olup olmadığı hususlarından kaynaklandığı görülmüştür....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/17 Esas sayılı davasında iş sahibine verilen teminat mektuplarının iadesi talep edilmiştir. Kesin teminat mektubunun iadesi ile ilgi ......

        KARAR Davacı, yapılan 8.7.2006 tarihli protokol ile sahibi bulunduğu 5 nolu parseldeki C Blok alt kattaki dükkan hissesini 57.000 YTL'na davalıya sattığını, satış bedelinin 17.000 YTL'na Hundai araç teslim edildiğini, bakiye bedelin ne şekilde ödeneceğinin bu protokol ile kararlaştırıldığını, tapu devrinin ise daha öncesinde verildiğini aracın resmi devrinin ise verilmediğini, pek çok tamir ve tadilatlar yaptırdığını ileri sürerek, aracın davalıya iadesi ile araç bedeli ve tamirat giderlerinden şimdilik fazla hakları saklı kalarak 6000 YTL'nın sözleşme tarihinden yasal faizi ile ödetilmesini istemiştir. Davalı, davacının aracı devir almaya yanaşmadığını, dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm advacı tarafından temyiz edilmiştir....

          Toplanan deliller, bütün dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporuna göre; davacının, davalı ile 02.09.2022 tarihinde PVC pencere kapı ve siding sistemleri sözleşmesi yaptığını, sözleşme kapsamında dilekçelerinde belirtildiği şekilde iş yapılmasının kararlaştırıldığı, iş bedelinin 140.000-TL olduğu, başlama tarihinin 02.09.2022 tarihi olduğunu, sözleşme bedelinin 80.000-TL'sinin davalı tarafa ödendiğini, geri kalan kısmı iş yapım aşamasında ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalının üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediğini, süresinde işin bitirilmediğini, davalının temerrüde düştüğünü, yapılan ihtara rağmen işin tamamlanmadığını belirterek davalıya yapılan ödemenin iadesini, işin yapılmaması sebebiyle doğan zararın tahsilini ve sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğranılan zararın tahsilinin talep edildiği, alınan bilirkişi raporlarına göre, sözleşme hükümsüz kalması nedeniyle davacı zararının 67.000 TL olduğu, sözleşme bedeli ve yapılan iş miktarına göre davacının 52.000 TL fazla...

            Aksi halde sözleşme geçersiz olup tarafları bağlamaz ve taraflar geçersiz sözleşme sebebiyle verdiklerini geri alabilirler. Somut olayda, dayanılan sözleşme tapulu taşınmazın harici satışına ilişkindir ve açıklanan yasa hükümlerine göre geçersizdir. O halde mahkemece, davacı tarafından davalılara verildiği ... olan 5 000,00 TL kaparo bedelinin iadesi gerekirken bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde davanın reddine ilişkin hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ticari iş sözleşmesi olduğunu araç satım sözleşmesi olmayıp kanunen aranan şekil şartına haiz olmadığını, sözleşme gereği davacının ödemesi gereken araç bedelinin bakiyesini, para cezalarını ve aracın giderlerini ödemediğini, dava konusu aracın kullanımının davacının eski eşinde olduğunu, davacının ve eski eşinin aracın kullanımı nedeniyle başkaca gelirler elde ettiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen sözleşme gereği davacının ödemesi gereken 20.000 TL'nin ödenmediği, ceza makbuzlarının sözleşmenin aksine davalı tarafından ödendiği, davacının talebinin sadece sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak ödemiş olduğu bedelin iadesi olabileceği, ödendiği sabit olan 25.080 TL'nin davacıya iadesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 25.080 TL nin iadesine, araç teslim talebinin reddine kararverilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

                "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, ödenen iş bedelinin iadesi istemi ile açılmış, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı yüklenici şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı yüklenici şirketin 05.06.2008 günlü teklifinin davacı iş sahibi şirket tarafından kabul edilmesi sonucu taraflar arasında sözleşme kurulmuştur. Bu sözleşme yakıt tanklarının alımına ilişkindir. Ancak tankların montajının da davalı şirket tarafından yapılması dikkate alındığında taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olduğu sonucuna varılmaktadır....

                  Diğer yandan sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 46. maddesi uyarınca yükleniciye kesin teminatın iadesi için SSK’dan ilişiksiz belgesi getirilmesi ve kesin kabul tutanağının onaylanması gerekmektedir. Alınan rapora göre işin kesin kabulünün yapılması gerektiği anlaşılmakta ise de; bilirkişilerce çatı ile duvarlardaki su sızmalarının yüklenicinin kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığı ve vincin sözleşme kapsamında davacı yüklenici tarafından yapılması gereken imalâtlar arasında olup olmadığı incelenmemiş, davacının SSK’dan ilişiksiz belgesi alıp almadığı da sorulmamıştır. Bu nedenlerle mahkemece bilirkişiler kurulundan ek rapor alınarak ayıplı imalât ve vinç bedeli konusunda savunma değerlendirilip varsa ayıplı imalât bedeli davacı alacağından düşülerek davanın sonuçlandırılması, ilişiksiz belgesi alınması ve davacının idareye borçlu olmadığının tespit edilmesi halinde irat kaydolunan mektup bedelinin davacıya iadesine karar verilmelidir....

                    Hukuk Dairesi KARAR Davacı, harici sözleşme ile davalıdan taşınmaz satın aldığını, ancak taşınmazın tapuda devrinin verilmediğini ileri sürerek, ödediği kaparo bedelinin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Dava, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan uyuşmazlığa ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu