Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ne 3.804,87 TL borçlu olduğu, Davacı ile Davalı şirket arasında 23.11.2015 tarihinde “Acentelik Sözleşmesi'nin” akdedildiği, fesihten sonra yenilenen poliçe olup olmadığının tespit edilemediği, fesihten sonra yenilenen poliçe olup olmadığının tesbit edilebilmesi için davalı şirketin kayıtlarını sunması ve ona göre inceleme yapılması sonucu, davalı şirketin yenilenen bu poliçelerden dolayı menfaat temin edip etmediği tesbit edilmesi halinde ,davacı şirketin davalı şirketten azami 141.642,69 TL'lik portföy tazminatı talebinde bulunabileceği, HMK. m. 222/5 hükmü dikkate alınarak hesaplanan portföy tazminatına karar verilebileceği mütalaa edilmiştir....

    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, portföy tazminatının tahsili istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki temel uyuşmazlık davalı tarafından yapılan feshin haklı olup olmadığı, bu bağlamda davacının portföy tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, yazılı gerekçe ile davalı tarafından yapılan feshin haksız olduğu sonucuna varılarak yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir....

      ilkesi gereği portföy tazminatı verilmesinin gerekip gerekmediği hususlarının tartışılması gerektiği(Yargıtay 11....

        edeceği ve hakkaniyet ilkesi gereği portföy tazminatı verilmesinin gerekip gerekmediği hususlarının tartışılması gerektiği(Yargıtay 11....

        Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, sözleşmenin aracı acentelik ilişkisi olup davacının davalı şirket lehine müşteri çevresi yaratmadığı ya da müşteri çevresini genişletmesinin söz konusu olmadığı, davacının aracılık ettiği sözleşmeler gereğince ücretini aldığı, bu aracılık gereğince ileriye dönük olarak davalıdan mahrum kaldığı portföy-denkleştirme tazminatı isteyemeyeceği, 6102 sayılı TTK'nın 122. maddesinde aranan yasal koşullar gerçekleşmediğinden portföy-denkleştirme tazminatı isteminde bulunamayacağı, dava dilekçesinde TL üzerinden tazminat talebinde bulunulduğu, ardından bu talebin 14/01/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile Euro üzerinden talebe çevrildiği, Yargıtay 11 HD'nin 2012/12824 - 2013/10935 sayılı ilamında da açılandığı üzere ıslah yolu ile dahi talep edilen para birimi değiştirilemeyecek olduğu gerekçesiyle mahkemece bilirkişi raporunda belirlenen 81.720,48 Euro karşılığı olan 221.207,868.- TL alacağının bulunduğu, davacının portföy tazminatı talebinin reddine, davacının...

          (denkleştirme) tazminatı yönünden davacının alacaklı olduğu yönünde karar vermesi durumunda davacının talep edebileceği portföy tazminatı hesaplaması muhasebesel perspektifle hesaplandığında 2014 ila 2018 yılları arası hakediş ödemelerinin ortalaması 57.533,41 TL olduğu; genel manada TTK md 121 hükmü ve denkleştirme istemini doğrudan düzenleyen TTK md, 122 hükmü gereği, [dava yanları arasındaki ilişkinin ne kadar sürdüğüne dair nihai tespit yüce Mahkemeye ait kalarak,,,] acentenin son beş yıllık faaliyeti sonucu aldığı yıllık komisyon veya diğer ödemelerin ortalamasını aşamayacağı belirtildiğinden yüce Mahkemeniz TTK, m 122/2 hükmü gereği, portföy [denkleştirme] tazminatı yönünden davacının alacaklı olduğu yönünde karar vermesi durumunda; davacının talep edebileceği portföy tazminat tutarının (bu konuda teorik anlatım idn bkz: Prof....

            GEREKÇE : Dava, tek satıcılık sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiği iddiasına dayalı portföy tazminatı ile manevi tazminat istemlerine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı tarafça, taraflar arasındaki tek satıcılık sözleşmesinin, davalı tarafından haksız olarak feshedildiği iddiasına dayalı olarak portföy tazminatı ve manevi tazminat talebinde bulunulmuş, ilk derece mahkemesince ise taraflar arasındaki tek satıcılık sözleşmesinin aynı zamanda marka hakkının kullanımını da kapsadığı, dava dilekçesi ekindeki marka tescil belgesi ve sözleşme hükümleri de gözetildiğinde davaya bakma görevinin, SMK'nın 156. maddesi uyarınca fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

              Maddesinde düzenlendiği gibi acentelik sözleşmesinde yer bulduğunu, kazandırdığı müşteriler ile davalının yeni sözleşmeler imzalayacağını ve kazançlar sağlayacağını, Yargıtay’ın emsal kararlarında da sözleşme sürenin dolması nedeniyle sona erse bile portföy tazminatından talep edilebileceğinin hükmettiğini, sözleşmenin fesih nedeniyle acentenin ücret kaybına uğramasının gerekmediğini, 08.09.2021 tarihli ihtar ile denkleştirme tazminatı alacağını talep ettiklerini bildirerek şimdilik 5.000 TL portföy tazminatının acentelik sözleşmesinin tek taraflı fesih tarihi olan 25.07.2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsili ile davalıdan tahsili ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

                İstirdat ve portföy tazminat istemi yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının kesin olduğuna ilişkin sayın çoğunluk görüşüne katılamıyorum. Portföy tazminatı davası, HMK 109/1 maddesinde ifade edildiği şekilde kısmi dava olarak açılmış olup, temyiz edilemeyen kararlar başlıklı HMK 362/2 maddesinde kısmi davada kesinlik sınırının alacağın tamamına göre belirleneceği düzenlenmiştir. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Somut uyuşmazlıkta, davacının talep edebileceği portföy tazminat miktarı üzerinden bir inceleme ve tespit yapılmaksızın davanın reddi cihetine gidilmiştir. Kısmi davada gösterilen dava değerinin temyiz incelemesinde kesinlik sınırı yönünden esas alınamayacağı HMK 362/2 maddesi hükmü gereği olup, talep edilebilecek tüm alacak miktarının henüz hesaplanmamış ve belirlenmemiş bulunmasına göre portföy tazminat davası yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizi kabildir....

                  Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve toplanan delillere göre, davalı tarafça sözleşmenin haklı nedenle feshine dair delil sunulamadığı, prim üretim hedefinin ve bunun için belirlenen sürenin makul olmadığı, neye göre belirlendiğinin belli olmadığı, diğer öne sürülen sağlık sebeplerinin ve davacıdan sadır olan mektubun sözleşmenin haklı olarak feshedildiğine delil olamayacağı, sözleşme kapsamında ihbar şartlarına uyulmadan sözleşmenin haksız olarak feshedildiği, davacının 15.596,87 TL portföy tazminatı talep edebileceği, davacının dava değerini HMK'nın 107/2 maddesi kapsamında 15.590,00 TL olarak güncellediği, davacının faiz isteminin ıslah dilekçesi ile de talep edilebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, 15.590,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu