Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle her tazminat davasında olduğu gibi, rücu davasında da sigortacı, davalının kusurunu ve zararını ispat etmek zorundadır. Somut uyuşmazlıkta, sigortalının aracı davalı kooperatif tarafından inşa edilen ve diğer davalının maliki olduğu oto tamir servisi olarak işletilen işyerinde iken tavandan demirli beton kirişi düşmesi neticesinde hasar görmüştür. Uyuşmazlık zarar sorumlusunun belirlenmesi noktasındadır. B.K'nun 58. maddesine göre bir bina veya imal olunan herhangi bir şeyin maliki, o şeyin fena yapılmasından yahut muhafazadaki kusurundan dolayı mesul olur. Kendisine karşı mesul olan şahıslar aleyhindeki rücu hakkı saklıdır. Madde metninden açıkça binanın fena yapılmasından doğan zarardan bina malikinin sorumlu olduğunun düzenlenmiş olması karşısında, artık binanın kötü yapılmış olmasından dolayı kooperatifin zarar görene karşı sorumlu tutulamayacağının kabulü gerekir....

    İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı koca; kusur belirlemesi, kadının TMK 166. Maddesine dayalı davası ve ferileri ile kendi davası yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı kadın; Tazminat ve nafakaların miktarları ile nafakalara ÜFE artışı uygulanmaması yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı kocanın, boşanmaya ilişkin hüküm kesinleşmeden 09/01/2023 tarihinde vefat ettiği görülmüştür. Bu durumda, taraflar arasındaki evlilik birliği ölümle sona ermiş, boşanma davası konusuz kalmıştır. TMY 181/2, boşanma davası devam ederken eşlerden birinin ölümü halinde ölen eşin mirasçılarına, diğer eşin kusurunun tespiti için davaya devam etme olanağı tanımıştır....

    DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-karşılık davacının eşine fiziki şiddet kullanmış olması sebebiyle, mahkemece; bu maddi hadise "kötü muamele" kabul edilerek kadının boşanma davasının Türk Medeni Kanununun 162. maddesine dayandırıldığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.04.04.2011(Pzt)...

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların şiddetli geçimsizlik sebebine dayalı olarak boşanmalarına, müşterek çocuk Mevlüt Efe'nin velayetinin davacıya verilmesine, davacı lehine tensiple birlikte aylık 1.000 TL, müşterek çocuk için 500 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine (boşanma sonrasi yoksulluk nalakası ve iştirak nafakası olarak devamına), davacı lehine 50.000(ellibin) TL maddi ve 50.000(ellibin) TL manevi tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalel ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın reddine ve ferileri yönünden fahiş talep edilen nafaka ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/03/2022 NUMARASI : 2021/343 ESAS - 2022/239 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı davalı-davacı tarafca istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı-davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      diye isyan ederek evi terk etmek zorunda kaldığını, davalı kadının tüm bu yaşananlara rağmen normal hayatına devam ettiğini, davacı erkeğe saygı göstermediğini, kişilik ve saygınlığına yönelik hakaret ve küfürler ettiğini, evlilik boyunca sistematik olarak manevi eziyetleri olduğunu belirterek tarafların pek fena muamele ve onur kırıcı davranışları nedeniyle boşanmalarına, aksi halde TMK 166/1.madde gereğince boşanmalarına, davacı erkek için 300.000,00 TL maddi, 300.000,00 TL manevi tazminatın davalı kadından alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      GEREKÇE: Davanın konusu, öncelikle TMK'nın 162.maddesine dayalı "hataya kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış" nedeniyle, olmadığı takdirde ise TMK'nın 166/1.maddesine dayalı "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" nedeniyle açılmış boşanma davasıdır. Mahkemece, TMK'nın 162.maddesine dayalı boşanma talebinin reddine, TMK'nın 166/1.maddesine dayalı boşanma talebinin kabulüne karar verilmiş, hükme karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırı gördüğü takdirde bunu re'sen gözetir. Tüm dosya kapsamı ve tarafların istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; tarafların istinaf konusu etmediği boşanma (TMK'nın 166/1 maddesi uyarınca verilen), velayet, kişisel ilişki, tedbir nafakası yönlerinden yerel mahkeme kararının kesinleştiği anlaşılmıştır....

      Anılan mahkeme hükmü ile taraflar kendi aralarında yaptıkları boşanma protokolü doğrultusunda TMK 166/3 maddesi gereğince boşanmışlar, müşterek çocukların velayeti anneye bırakılmış, baba ile şahsi ilişki tesis edilmiş, müşterek çocuklar lehine tedbir- iştirak nafakası hükmedilmiş, eki protokolde davacı kadının maddi ve manevi tazminat, ziynet eşyası, mal rejimi alacağı, müşterek eşyalar ve tedbir-yoksulluk nafakası taleplerinden feragat ettiği anlaşılmıştır. Eldeki dava 04/10/2018 tarihinde davacı kadın tarafından açılmıştır. Açılan dava tarihinde boşanma ve ferileri yönünden kesinleşmiş bir hüküm bulunmasa da davanın devamı sırasında Denizli 1. Aile Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli ve 2017/141 Esas- 2017/157 Karar sayılı kararı kesinleşmiş olmakla boşanma davası konusuz kalmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm her iki dava ve ferileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hükmü temyiz eden davacı-davalı vekili Av. 19/08/2016 tarihli dilekçesiyle temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. SONUÇ: Temyiz dilekçesinin yukarıda açıklanan sebeple REDDİNE, oybirliğiyle karar verildi. 19.09.2016 ( Pzt.)...

        Davalı/b.davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; TMK 162.maddesi gereğince boşanma kararı verilmesi gerektiği, davacı erkeğinin davasının kabulünün usul ve yasaya aykırı olduğu, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının yetersiz olduğu, ÜFE artırım talepleri konusunda olumlu veya olumsuz karar verilmesi gerektiği, müvekkili lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının oldukça az olduğunu bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Asıl dava ve birleşen davanın evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

        UYAP Entegrasyonu