Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre mahkemece ortaklıktan çıkma payının, şirketin karar tarihine en yakın tarihteki mal varlığının gerçek değeri saptanması amacıyla, davacının bozma öncesi alınan bilirkişi raporuna itirazlarını da karşılayacak şekilde oluşturulacak bilirkişi heyetinden rapor alınarak belirlenen sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 06/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/758 KARAR NO : 2021/833 DAVA : Ortaklıktan Çıkma, Fesih ve Tasfiye DAVA TARİHİ : 23/10/2021 KARAR TARİHİ : 25/10/2021 Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizde yapılan yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; müvekkili ile ...'...

      Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; kooperatiften çıkan ortağın alacaklarının, kooperatif yönetimi ile çıkan ortağın mutabakatına bırakılmadığı ve çıkma payı hesaplamasının K.K'nın 17. maddesi ile yasal olarak düzenlendiği, ortaklıktan çıkan ortak ibraname imzalamış olsa dahi 17. madde hükmü dikkate alındığında ortağın ayrıldığı yıl bilançosuna göre yapılacak hesaplamada ödenmesi gereken miktar ödenen miktara göre daha yüksek olduğu takdirde farkın ortağa ödenmesi gerekeceği davacının ortaklıktan ayrıldığı tarihte 2010 yılı beyan edilmiş bilançoya göre 102.787,00 TL olan üyelik payı alacağından davacı tarafça tahsil edilen miktar mahsup edildiğinde davacının kooperatiften 42.787,00 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davacının talep miktarı dikkate alınarak 5.000,00 TL'nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacı tarafın fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiştir....

        Dava, davalı kooperatif Genel Kurulunda alınmış ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin kararın iptali istemine ilişkindir. Kooperatif ortağının, aidat yükümlülüğü bulunan bir kooperatifte, uzun süre kooperatife uğramaması, aidat borcunun bulunup bulunmadığını takip etmemesi, üyeliğinin sona erdiğini zımnen kabul ettiği, diğer anlatımla üyelik haklarından zımnen vazgeçtiği, eylemli olarak ortaklıktan çıkma iradesini yansıttığı anlamına gelir. Böyle bir ortağın açtığı davanın TMK'nın 2. maddesinde öngörülen iyiniyet kuralına aykırı davrandığı ilke olarak kabul edilmelidir. Öte yandan, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 99/1. Maddesinde, aynı yasada düzenlenen hususlardan doğan hukuk davalarının, birbaşka anlatımla ortağı ile kooperatif arasındaki uyuşmazlıkların tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılacağı ve basit usule göre görüleceği belirtilmiştir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/892 Esas KARAR NO : 2022/93 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 05/10/2017 KARAR TARİHİ : 10/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı şirketin diğer ortağı ve müdürü olan ... ile Nisan 2013'ten beri % 50 ortağı ve müdürü olduğunu, taraflar arasında gelir ve gider paylaşımı anlaşmasının bulunduğunu, ortaklığın başlangıcında diğer ortağın iş ve müşteri portföyü hakkında davacıyı yanılttığını, büyük bir iş potansiyeli olduğunu iddia etmesine rağmen şirkete çok az iş ve gelir getirdiğini, ortaklık boyunca müvekkili, üzerine düşen edimleri yerine getirmesine rağmen diğer ortağın, üzerine düşen sorumlulukların hiçbirini yapmadığını, yapmadığı gibi davacının zarar etmesine sebep olduğunu, şirket gelirinin neredeyse tamamını...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/892 Esas KARAR NO : 2022/93 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 05/10/2017 KARAR TARİHİ : 10/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı şirketin diğer ortağı ve müdürü olan ... ile Nisan 2013'ten beri % 50 ortağı ve müdürü olduğunu, taraflar arasında gelir ve gider paylaşımı anlaşmasının bulunduğunu, ortaklığın başlangıcında diğer ortağın iş ve müşteri portföyü hakkında davacıyı yanılttığını, büyük bir iş potansiyeli olduğunu iddia etmesine rağmen şirkete çok az iş ve gelir getirdiğini, ortaklık boyunca müvekkili, üzerine düşen edimleri yerine getirmesine rağmen diğer ortağın, üzerine düşen sorumlulukların hiçbirini yapmadığını, yapmadığı gibi davacının zarar etmesine sebep olduğunu, şirket gelirinin neredeyse tamamını...

              Davalı vekili erteleme kararı alındığı için çıkma payı alacağın muaccel olmadığını, çıkma payı dışında arsa payı bedeli olarak ortaklara ödeme yapılmasının yasal dayanağı bulunmadığını, hiç bir yöneticinin huzur hakkını fiilen almadığını, fiilen taşeron gibi inşaatı yürüten üye Seyhan Kömürlü'ye ödendiğini, sayman üye olan davacının bunu bildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen 02.11.2011 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacıya 10.05.2010 tarihinde çıkma payını def'aten ödemesi halinde davalının acze düşeceği, 3 yıla yayılarak ödeme yapma kararının yerinde olduğu, çıkma alacağının muaccel hale gelmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

                O halde, mahkemece, davacı kooperatifin ortaklarına ilişkin kayıtların Ticaret Sicili Müdürlüğünde bulunup bulunmadığı sorularak ve yukarıda açıklanan hususlar üzerinde durularak davalının istifasının kooperatifçe benimsenip benimsenmediği, benimsenmiş ise istifasının hangi tarihte gerçekleştiği belirlenerek, 1163 sayılı Kanunun 17. ve anasözleşmenin 15. maddesine göre ayrılmanın gerçekleştiği yıl bilançosuna göre hesaplanacak çıkma payı alacağının takip tarihinde muaccel olup olmadığı ve davalının ne kadar çıkma payı alacağı bulunduğu belirlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. 2- Bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

                  . - DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 20/09/2019 KARAR TARİHİ : 31/12/2020 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/12/2020 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı ......

                    Buna göre şirket sözleşmesi ortaklara şirketten çıkma hakkını tanınabileceği ve bu hakkın kullanılmasını belirli şartlara bağlanabileceği 1.fıkrada hüküm altına alınmıştır. Bu hak tanınmış ise davacının ortaklıktan çıkmak için dava açmasında hukuki yararı olmayacaktır. Hukuki yararın kamu düzenine ilişkin olarak dava şartları arasında olması nedeniyle mahkememizce şirket esas sözleşmesinin incelenmesi sonucunda davacıya ortaklıktan çıkmak için herhangi bir hak tanınmamıştır. Aynı maddenin 2.fıkrasında, her ortağın haklı sebeplerin varlığı halinde ortaklıktan çıkmak için dava açabileceği düzenlenmiştir. Mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda davalı şirketin gayri faal olması, ticari defterlerinde girdi çıktılarının olmaması ve beyannamelerin boş olarak verilmesi davalı temsil kayyımı tarafından beyan edilmiş olduğundan, mahkememizce davacının davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu