ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2020 NUMARASI : 2019/249 Esas 2020/284 Karar DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılma DAVA TARİHİ : 08/05/2019 KARAR TARİHİ : 14/09/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/09/2022 Taraflar arasındaki ortaklıktan çıkma ve çıkarılma istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ...'nin 24/06/2016 tarihinde Ticaret Sicil Memurluğuna tescil edildiğini, müvekkili ..., ...'nun şirket kurucusu olduğunu, sermayesi 10.000,00 TL olan şirketin sermaye dağılımı ise; 240 paya karşılık gelen % 60'ı ...'e, 120 paya karşılık gelen %30'u ...'e, 40 paya karşılık gelen %10'u ...'...
Müştekilerin ortaklıktan çıkarıldıklarının müştekilere bildirildiğine dair herhangi bir belge de tarafımıza sunulmamıştır" denildiği, Ancak, yukarıda da ifade ettiğimiz gibi; söz konusu inceleme raporunda "ortaklıktan çıkarılma" tabirine yer verilmekle birlikte, davacıların üyelikten istifa dilekçelerinin ve akabinde alınan yönetim kurulu kararının "ortaklıktan çıkma" işlemine ait olduğunun açıkça görüldüğü, üyelikten istifa eden ve bu talebi yönetim kurulunda kabul edilen davacılara tekrar bildirimde bulunulmasına ilişkin bir mevzuat hükmünün belirlenemediği, davalı kooperatifin son genel kurul toplantısını 03.12.2021 tarihinde yaptığı, bu tarih itibariyle kayıtlı ortak sayısının 45 olduğu, gündemin 4....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/605 Esas KARAR NO : 2023/94 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin), Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 27/10/2020 KARAR TARİHİ : 09/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin), Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından sunulan 27/10/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin ticaret sicil memurluğunun ... sicil numarası ile kayıtlı olduğunu, şirketin kurulduğu dönemden bu yana aktif olarak herhangi bir faaliyet gerçekleştirmediğini, anonim şirketlerde haklı feshini düzenleyen 6102 s.y. TTK.531 maddesi hükmü kapsamında şirketin feshi davasının açılabilmesi için haklı nedenlerin varlığının gösterildiğini, şirket ortağı ve şirketi münferiden imzayla yetkili ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS SAYISI : 2019/273 KARAR SAYISI : 2021/446 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 31/05/2019 KARAR TARİHİ : 13/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı asıl dava dilekçesinde özetle, davalı şirketin ortağı olduğunu şirketle ilgili sahte fatura işlemleri yapıldığını ... ceza mahkemesinin ... esas sayılı dava dosyasında hakkında açılan davanın içeriği dikkate alınarak ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalı şirketin ticaret sicil adresine usulüne uygun biçimde yapılan tebliğlere yanıt verilmediği görülmüş davalının kendisine bir vekil ile temsil ettirmediği anlaşılmakla yargılama davanın yokluğunda sürdürülmüş ve sonuçlandırılmıştır....
Limited şirketlerde ortakların ortaklıktan doğan şahsi ve mali hakları söz konusudur. Ortakların pay hakkı, şirket kârına katılma hakkı gibi mali haklarının yanı sıra, oy kullanma hakkı, ortaklığı yönetim ve idare hakkı gibi şahsi hakları mevcuttur. Limited şirketlerde ortağın şahsi haklarından biri de 6102 sayılı TTK’nın 638. maddesinde düzenlenen, ortağın ortaklıktan çıkma hakkıdır. Çıkma hakkı, ortağın özgür iradesi ile ortaklıktan çıkma istemini içerir. Çıkma hakkını kullanarak ortaklıktan ayrılan ortağın, ortaklığa ait bütün hak ve mükellefiyetleri sona ererek şirketle arasındaki bütün ilişkisi kesilmiş olacaktır. Limited şirketlerde ortakların tek yanlı iradeleriyle şirketten ayrılmaları kural olarak mümkün değildir. Bunun için ortağın çıkma iradesinin bir hukuki temele dayanması gereklidir. Bu temel 6102 sayılı TTK’nin 638. maddesi gereğince ya esas sözleşmesel ya da kanuni olabilir....
ın tutum ve davranışları ve kovması sebebiyle, ortaklığa ait işletmeye bir daha gitmediğini, müvekkil davacının davalı ortağın tutum ve davranışları sebebiyle ortaklıktan çıkma istemli olarak davalıya ihtarname keşide ettikten sonra dava açma sürecinde ağır bir hastalığa yakalandığını, davalı şirket ortağının kendisine ödeme yapmadığını, kar payı dağıtmadığını, yanında davalı şirketin müvekkilin kefil olduğunu borçlarını da müvekkilince ödemek zorunda bırakması sebebiyle müvekkilin maddi durumunun kötüleşmesi sebebiyle müvekkil davacının haklı olduğu halde bugüne kadar ortaklıktan çıkma davasını açmak için beklemek mecburiyetinde kaldığını, davalı ... tarafından ortaklık adına müvekkil davacının ortaklıktan çıkarılması talepli olarak İzmir ... Asliye Ticaret Mahkemesine .../......
Dava; TTK 638/2.madde gereğince davacının ortağı olduğu davalı şirket ortaklığından çıkma, bu olmadığı takdirde davalı şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Davacı şirketinin adresinin "..." olması nedeniyle, mahkememiz işbu davaya bakmaya yetkili olup; davacının davalı şirketteki payı dikkate alındığında eldeki davada davacılık sıfatı bulunmaktadır. TTK 638.maddesinde "Şirket sözleşmesi, ortaklara şirketten çıkma hakkını tanıyabilir, bu hakkın kullanılması belli şartlara bağlayabilir. Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar vermesi için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir." hükmünü içermektedir. Anılan yasa hükmü uyarınca şirket ortaklığından çıkma iki durumda mümkündür: Şirket sözleşmesinde çıkma hakkının ön görülmesi veya haklı sebeplerin varlığı....
Kötü amaçlı olarak ortaklıktan çıkarılmaların önüne geçilmesi ve ortaklıktan ihraç kararlarının iptali üzerine yeniden ortaklığa dönecek olan kişilerin menfaatlerinin korunması ve bu süreçte ortaya çıkabilecek mağduriyetlerin önlenmesi amacıyla son fıkrasında; “Haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamaz. Bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülükleri, çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder.” düzenlemesi getirilmiştir. Madde uyarınca çıkan ortağın bu tarihe kadar parasal yükümlülüklerini yerine getirmesi gerekir ise de, bu hüküm esasen sonradan ihraç kararını iptal ettirerek yeniden ortaklığa dönen, diğer bir anlatımla ortaklık ilişkisi ile hak ve yükümlülükleri devam eden ortaklar için geçerlidir. Ortaklıktan istifası ya da ihracı kesinleşen ve bu nedenle hak ve yükümlülükleri sona eren ortaklar için uygulanması söz konusu olamaz. Zira ortaklık ilişkisi sona eren ortakların, sona ermeden itibaren akçalı yükümlülükleri devam etmeyecektir....
çıkarıldığını, mağdur edildiğini, tarih ve sayısına vakıf olunmayan ortaklıktan çıkarılma kararının iptaline, kooperatif ortağı olduğunun tespitine karar verilmesini ayrıca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir....
Dava, ihraç kararının iptali istemidir. 1-Dosyaya sunulan davalı kooperatifin ortaklık şartlarını düzenleyen anasözleşmesinin 10/2 inci maddesi "site dahilinde konut ve/veya arsa sahibi bulunmayı" ortaklık koşulu olarak öngörmüştür. Yine anasözleşmenin 14/1 inci maddesi "ortaklıktan çıkarılma" başlığı altında "10.uncu maddede yazılı ortaklık şartlarını kaybeden ortaklıktan çıkarılır." hükmünü getirmiştir. Bu durumda, mahkemece anasözleşmenin 10/2 ve 14/1 inci maddeleri üzerinde durulup tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. 2- Bozma nedenine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....