Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/1154 esas sayılı dosyasından adi ortaklığın henüz tasfiye edilmemiş olan alacakları üzerine haciz konulamayacağı ve hacizlerin kaldırılması için şikayette bulunulduğunu, muhtemelen davalının şikayetinin haklı görülerek kaldırılacağını, davalı şirketin borçları sebebiyle tasfiye işlemi gerçekleşmeden 12 adet icra dosyasından haciz konulduğunu ancak hak ediş/istihkak alacağı üzerine konulan hacizler nedeniyle icra dosyasına gelen paraların tasfiye payının belirlenmesi ve ortaklığı feshi işlemlerinden sonra paraya çevrilmesi için ihtiyati tedbir talep edilmesi zorunluluğu olduğunu beyan ederek davalılar arasında Konya İl Özel İdaresi Tarım ve Kırsal Kalkınma Daire Başkanlığı tarafından ihaleye çıkartılan Çumra Okçu Yağmurlama Sulama Tesisi işi nedeniyle kurulan ortaklıktaki ortakların kar payı ve tasfiye payları ile alacaklı olduğu miktarların bilirkişi aracılığıyla tayin ve tespit edilmesi ile ortaklığın fesih ve tasfiyesine, ortaklığın feshine karar verildikten...

Esas sayılı dosyasından ilamsız takip başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, davalı şirket ile diğer davalı ... arasında .... tarafından ihaleye çıkarılan ....Tesisi işini ortak yapmak için aralarında adi ortaklık sözleşmesi imzalandığını, davalılar arasındaki iş nedeniyle kurulan BK'nın 522 ve 523.maddeleri gereğince adi ortaklıkta her ortak şirketin iştirak hakkına sahip olduğundan kar payının ve tasfiye edilmesi halinde tasfiye payı üzerine haciz konulması talep edildiğini ve haciz müzekkeresinin ortaklara tebliğ edilerek kar payı ve tasfiye edilmesi halinde tasfiye payının haczedildiğini, İİK'nın 121. maddesi gereğince davalı borçlunun diğer davalı ... arasında yapmış olduğu ortaklığın feshi ve tasfiyesi için İcra Hukuk Mahkemesi tarafından yetki verildiğini, davalı .... tarafından Konya .....

    ın mirasın resen iflas hükümlerine göre tasfiyesi kuralları gereği murisin hissedarı olduğu davalı ... Ltd Şti'nin fesih ve tasfiyesi noktasında toplandığı, dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde, mahkememizdeki işbu dava ile fesih ve tasfiyesi talep edilen ... Ltd Şti'nin ....Asliye Ticaret Mahkemesinin ... esas sayılı dosyasında verilen 10/09/20202 tarihli 2020/295 karar sayılı karar ile fesih ve tasfiyesine karar verildiği, tasfiye memuru olarak da ...'nun tayin edildiği, davalı şirketin zaten fesih ve tasfiyesine karar verilmiş olması nedeniyle mahkememizdeki şirketin feshi ve tasfiyesi davasınında davacının hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmakla, hukuki yarar yokluğu sebebiyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur....

      nin aktif ve pasifinin tespitine, katılım payının bugünki değerinin tespitine ve bugünki değeri ile müvekkile iadesine, tasfiye memuru olarak atanacak kişiye tasfiye süresince aktiflerin yediemin olarak teslimine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf dava dilekçesinde ileri sürdüğü katılım payının iadesi ve kâr payı taleplerinin haksız alacak iddialarına dayandığını, ihtiyati tedbir talebinin talep edilen alacak iddialarının konusunu oluşturmadığını, davacının davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak dahi ispatını sağlayacak hiçbir yazılı delili mahkememize ibraz etmediğini, davacının varlığını iddia ettiği adi ortaklığın feshi ve müvekkili ... şirketinin tasfiyesi talepleri HMK m.108 gereği geleceğe etkili inşai dava konusu olduğunu, davada davacı adi ortaklığın fesih ve tasfiyesini istediğini ancak buna ek olarak istediği katılım ve kâr payından...

        Davacı, kar payının tahsili ve yönetici olarak atanması için eldeki davayı açmıştır.Davalı ibraz ettiği 4.4.2004 tarihli sözleşme ile adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verildiğini,fesih ve tasfiyesinin buna göre yapılması gerektiğini, davanın yersiz olduğunu savunmuştur. Mahkemece taraflar arasında imzalanan fesih sözleşmesine göre adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, ancak tasfiyenin tayin edilen memur eliyle yapılmasına karar verilmiştir.Davalı tarafından dosyaya ibraz edilen ve davacı tarafça imzası inkar edilmeyen 4.4.2004 tarihli fesih sözleşmesi içeriğine göre işletmedeki malzemenin satış bedelinin adi ortaklık hisseleri oranında taksimi kararlaştırılmıştır. Mahkemece, tarafların hazırladığı adi ortaklığın feshine ilişkin protokole göre tasfiyenin yapılması için taraflara süre verilmesi ve bu süre zarfında ortakların tasfiye hususunda anlaşamamaları halinde tasfiyenin mahkemece yapılması gerekir....

          da olduğuna ilişkin bir düzenleme bulunmadığından, ortaklığı oluşturan şirketler de TTK 625/1 uyarınca yönetim yetkisine sahip olduğunu, nitekim davalı da bu yetkiye istinaden ...ye davacıların talebinden başka bir taleple başvuruda bulunduklarını, TOKİ de tüm ortakların yönetim yetkisi olduğundan ve bu kişilerce farklı taleplerde bulunulmasından kaynaklı olarak ödeme yapamadığını, adi ortaklığın feshi davası için tarafımıza süre verilmesini ve açılacak davanın işbu dava açısından bekletici mesele yapılmasına karar verilmesini, adi ortaklık karar defterinin davacılardan istenilmesini, davalı şirket yetkilisinden imzanın ve karar defteri içeriğinin doğruluğunun sorulmasını, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, adi ortaklığının yetkilisinin ... olduğunun tespiti ve adi ortaklığa Toki tarafından yapılacak ödemelerin ...'...

            Noterliğince de tasdik edildiğini, davalının yapılan son genel kurul ile şirketin merkezine boş bir binaya taşıdığını, şirketin sahibi olduğu cafenin davalının kızı ... ... adına kurulmuş şirkete devredildiğini, zor durumda kalan ve şirketten ortaklık payını ve payına düşen karını alamayan davacı için ortaklığın giderilmesi amacıyla 11/12/2017 tarihinde Bursa 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/2719 esasına kayıtlı dava açma zaruretinin ortaya çıktığını, ancak bu süreçte davalının kötü niyetli olarak işlem ve tasarruflarının devam edeceğinin açık olduğunu, ortaklar arasında ortaklığın satış yoluyla giderilmesi veya ortaklığın feshi ve tasfiyesi sağlanıncaya kadar şirketin gelir ve gider durumu ile mal varlığının yönetiminin sağlanması için şirkete kayyım tayini ve davalı tarafın şirkete yönelik idare yetkisinin kaldırılmasına, işletmenin devamının söz konusu olmaması durumunda şirketin tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              hiçbir menfi-müspet karar vermeksizin,3 adet dubleks dairenin davacılar adına kayıt ve tesciline hukuka aykırı olarak karar verdiği, kanun ve Yargıtay kararlarına göre,adi ortaklığın tasfiyesinde aynen taksim usulünün uygulanma imkanı bulunmadığı, mahkemenin ,adi ortaklığın tasfiyesi usulünü kanuna ve içtihatlara uygun yapmadığı, TBK’nın 642 vd. maddelerinde düzenlenen tasfiyenin ; ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılması olup,bunun yönteminin de yasada belirlendiği, Somut olayımızda henüz inşaat yapım maliyeti dahi belirlenmemiş,ortakların yapmış oldukları masraflar tespit edilmemiştir.Hal böyle iken,davacıların ortaya koyduğu 1.150.000- TL ile müvekkilinin yapmış olduğu masraflar ve inşaatın maliyeti tespit edilmeden, 05.04.2021 tarihli celsede "hakim kararını açıklar mahiyette" zaten yükleniciye...

              Bölge 1152 adet konut, 1 adet ticaret merkezi, ada içi Altyapı ile çevre düzenlemesi inşaat işi" olup süresinin, işin başlangıcından bitimine kadar olacağı kararlaştırıldığı, ortaklığın konusu olan işin tamamlandığı, geçici ve kesin kabullerin yapıldığı bu şekilde ortaklığın sona erdiği, buna göre adi ortaklığın TBK' nın 638/1-1 maddesi kapsamında sona erdiği, bu nedenle alacak talebi nedeniyle ortaklığın tasfiyesi gerektiği, tasfiye için TBK 644 ve 643 maddeleri ve Yargıtay 3....

                DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, tarafların oluşturduğu adi ortaklığın feshi davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, tarafların oluşturduğu adi ortaklığın feshi koşullarının oluşup oluşmadığı, adi ortaklığın feshi gerekiyor ise, tasfiye işlemlerinin yapılması noktasında toplandığı görülmüştür. Mahkememizin 08/02/2021 tarihli celse ara kararı uyarınca İstenilen evraklar geldiğinde, yapılacak başvuru üzerine, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine ilişkin olarak yerleşik Yargıtay uygulamalarında belirtildiği üzere, dosyanın üç kişilik tasfiye heyeti olarak, mali bilirkişi Hüdai Bal, inşaat mühendisi ... ve tasfiye işlemleri hukukçu bilirkişi ...'...

                  UYAP Entegrasyonu