Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Takibin durmasından sonra davalı tarafça asıl alacak ödenmiştir, bu hususta taraflar arasında herhangi bir itilaf bulunmamaktadır, davacı tarafça vekalet ücreti, faiz, harç ve giderler yönünden takibin devamı için başvuru yapılmıştır, her iki tarafın ticari şirket olması ve fatura alacağından kaynaklı alacak olması nedeniyle avans faizi uygulanmasının gerekmesi ve takip talebinde asıl alacağa ilaveten takip tarihinden itibaren avans faizi talebinde bulunması talebi gözetildiğinde ve davalı tarafın asıl alacağa yönelik bir itirazı olmadan asıla alacak miktarı ödendiğinden takibin vekalet ücreti, harç ve giderler yönünden devamına karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; DAVANIN KISMEN KABULÜNE, Büyükçekmece ... İcra müdürlüğünün ......

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/628 KARAR NO : 2022/588 DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 28/07/2022 KARAR TARİHİ : 01/08/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkil banka ile dava dışı ... ... Kozmetik Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi arasında akdedilen sözleşmeler gereği kredi kullandırıldığı, davalı ... Kozmetik Pazarlama Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi borçtan müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak, 01.11.2019 tarihli ihtarnamesi ile kat edilerek borcun ödenmesinin ihtar olunduğu, borcun ödenmemesi üzerine, davalı müşterek borçlu müteselsil kefil hakkında İzmir ... İcra Müdürlüğü’nün .../......

      Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacının davalı şirkete sattığını iddia ettiği 3 adet taşınmaza ilişkin düzenlenmiş oludğu faturalardan kaynaklı açık hesap ilişkini sebebiyle davalıdan alacaklı olup olmamdığı varsa alacak mikatrının hesaplanmasına ilişkin kısmi alacak davası olduğu anlaşılmıştır. Dosyanın yapılan incelemesinde, davacının dava dilekçesinde davalıya üç adet gayrimenkul sattığını, davalının devir işleminden kaynaklı borcunu üç adet fatura ile ödediğini, bakiye kısmın tüm ısrarlara rağmen ödenmediğini, davanın kabulünü talep ettiği, davalı tarafın süresinde cevap dilekçesi sunmayarak iddiaları inkar etmiş sayıldığı, dosyada ba - bs formlarının tapu kayıtlarının celp edildiği, mali müşavir bilirkişi ..........

        Köyü 50 parsel sayılı taşınmazın davalı adına tapuda kayıtlı olduğunu, yörede 01.09.2004 tarihinde ilk kez yapılan ve 11.09.2008 - 11.03.2009 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu sırasında, öncesi orman olan taşınmazın orman kadastro komisyonu tarafından orman sayılmayarak orman alanı dışında bırakıldığını ileri sürerek, işlemin iptali ile taşınmazın orman alanı içine alınmasını ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece, yörede arazi kadastrosunun kesinleştiği 01.01.1987 tarihinden, davanın açıldığı 12.02.2009 tarihe kadar, 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı ... Yönetimi tarafından hükmün temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 22/03/2010 tarih ve 2010/630-3598 sayılı kararı ile bozulmuştur....

          , 24.08.2019 tarihli, 25.800,00-TL bedelli çekten kaynaklı) 330,80-TL 24.08.2019-18.09.2019 tarihleri arasında işlemiş %19,50 ticari reskont faizi .... çek nolu, 24.08.2019 tarihli, 25.800,00-TL bedelli çekten kaynaklı) 101.194,84-TL toplam alacağı bulunduğu gerekçesiyle alacak kaydı başvurusu yapıldığını, İflas İdaresi tarafından ise alacak kaydı başvurusunun 45.552,00-TL.' si kabul edilmiş, 55.642.84-TL.'...

            İlk Derece Mahkemesince; davacı kurumun bağlanan sürekli iş göremezlik gelirinin peşin sermaye değerinden kaynaklı alacak isteminin reddine, davacı kurumun tedavi giderinden kaynaklı alacak isteminin kabulüne karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahallinde icra edilen 05.06.2014 tarihli keşif neticesinde alınan 21.07.2014 tarihli tek orman bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunun belirtilmiş olması karşısında, dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılıp yapılmadığının araştırılmadığı, orman kadastrosu yapılmış olması halinde orman tahdidine ilişkin tutanak ve haritalar ile eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planının ilgili yerlerden getirtilmediği, 3 kişiden oluşan uzman orman yüksek mühendisi kurulundan rapor alınarak dava konusu taşınmazların orman tahdidi içerisinde kalıp kalmadığının veya orman sayılan yerlerden olup olmadığının...

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/738 KARAR NO : 2023/673 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SÜTÇÜLER ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ TARİHİ : 28/11/2022 NUMARASI : 2022/4E - 2022/99K DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili T1 davalı Sütçüler Orman İşletme Müdürlüğü'nde 22/06/1992- 03/12/2015 tarihleri arasında kadrolu orman işçisi olarak çalıştığını, müvekkili T1 ın 30/11/2015 tarihinde davalı Sütçüler Orman İşletme Müdürlüğü'ne vermiş olduğu 30/11/2015 tarih ve 305901 sayılı dilekçe ile Süleyman Demirel Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nin heyet raporuna göre %64 özürlü bulunduğunu emeklik için tüm şartları sağladığı gerekçesi ile davalı kuruma emeklilik...

              CD'nin istinaf başvurusunun esastan reddi kararı ile keşinleşen dosyası içeriğinden, davalının ormandan işgal ve faydalanma suçunu işlediği, dosya arasında orman mühendisi bilirkişi raporundan da "dava konusu alanın evveliyatının orman olduğu yıllar içinde peyderpey açıldığı" yönünde tespitte bulunulduğu anlaşılmıştır. 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 114. maddesi “Her türlü orman suçları ile tahrip olunan veya yakılan sahalar için, bu Kanunda yazılı tazminattan başka ayrıca, ağaç cinsine göre cari yıl içindeki mahalli birim saha ağaçlandırma gideri esas tutularak ağaçlandırma masrafına da hükmolunur. 112 nci maddenin son fıkrası hükmü bu madde için de aynen uygulanır. (Ek fıkra: 23/01/2008- 5728 S.K./221.mad) Bu Kanunun 112 ve 113 üncü maddeleri ile bu madde hükümleri uyarınca açılacak tazminata ve ağaçlandırma giderine ilişkin davalar hukuk mahkemesinde görülür. Bu davalarda orman idaresi harçtan muaftır.” şeklindedir. Yargıtay 4....

              bulunan ve eğimi yüzde on ikiden fazla olan yerlerdir." şeklinde tanımlanmış ve yine aynı yönetmeliğin "Devlet Ormanı Olarak Sınırlandırılacak Yerler" başlığını taşıyan 26/j maddesi "orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan ... ve makilik alanların Devlet Ormanı olarak sınırlandırılacağını" aynı maddenin 2. fıkrasında "Orman rejimine girmiş olan bu gibi yerlerin komisyonlarca herhangi bir nedenle sınırlama dışı bırakılmış veya orman sayılmamış olmasının bu yerlerin orman olma vasfını ortadan kaldırmayacağı" konularında hükümler bulunmaktadır.6831 sayılı Yasanın 1/J maddesinde “... veya makilerle örtülü orman ve toprak muhafaza karakteri taşımayan yerlerin orman sayılmayacağı hükme bağlanmış olmakla birlikte, maddenin karşı anlamından orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan çalılık, fundalıklarla örtülü yerlerin orman sayılacağı anlamı çıkmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu