Bu nedenlerle; tescil davasında, asliye hukuk mahkemesinin, orman kadastrosuna itiraz davasında ise, kadastro mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmelidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında, temyiz aşaması da dahil olmak üzere tarafların her birince ileri sürülebileceği gibi re'sen de gözetilebilir. 2012/5741 - 2012/8353 Mahkemece anılan yönler gözönüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup, orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ......
Köyü Tüzelkişiliğini taraf göstererek dava dilekçesine ekli krokide işaretlenen taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu, kadastro tespitinin iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece çekişmeli taşınmazın kadastro tespit tutanağının aslı orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilmiş ve taşınmazın zilyedi davaya dahil edildikten sonra davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı yasanın 5304 sayılı yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp 22.12.2006- 22.01.2007 tarihleri arasında ilan edilerek kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır....
İdaresi dava konusu taşınmazın uygulama kadastrosuna itiraz etmiş ve taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ve orman vasfı ile Hazine adına tescili istemi ile dava açmıştır. Yargılama sırasında taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Kanun'a göre orman kadastrosu yapılmış olması nedeniyle dava aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz niteliğine de dönüşmüş olduğundan Kadastro Mahkemesince Orman İdaresinin tapu iptali ve tescil istemine yönelik talebi bakımından dosya tefrik edilerek Asliye Mahkemesine görevsizlik kararı verildikten sonra davacı ......
Mahkemece anılan yönler gözönüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davası, tapu iptal ve tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tapu iptal ve tescil davası elde tutulup, orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Hazine, T.C. Toplu Konut İdaresi Başkanlığı ve müdahil Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 11.06.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Dava, 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca 6 aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 02.03.2004 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu ve 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır. Dairenin geri çevirme kararı üzerine Orman Yönetiminin 31.08.2005 tarihinde Kadastro Mahkemesine açtığı orman kadastrosuna itiraz davasının devamı sırasında ......
Dava, 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca 6 aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 02.03.2004 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu ve 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır. Dairenin geri çevirme kararı üzerine Orman Yönetiminin 31.08.2005 tarihinde Kadastro Mahkemesine açtığı orman kadastrosuna itiraz davasının devamı sırasında ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 10.05.2004 gün 2004/3623-4957 sayılı bozma kararında özetle: "Dava Medeni Yasanın 713. Maddesine göre zilyetliğe dayalı tescile ilişkindir. Yargılama sırasında çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1999 yılında orman kadastro çalışmaları yapılmış ve eldeki tescil davasının varlığı nedeniyle tahdidin kesinleşmediği, bu durumda davanın aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüşmüştür. Orman kadastrosuna itiraz davalarına bakmaya 6831 Sayılı Yasanın 11....
İdaresi vekili tarafından; "tapulama mahkemesince 1964 yılında 169 ada 1 parsel yönünden verilen kararın kesin hüküm teşkil etmeyeceği, bilirkişi raporu dahi alınmadan kararın verildiğini, davanın konusunun genel arazi kadastrosuna itiraz olduğu, oysa iş bu davanın ise orman kadastrosuna itiraz olduğu, 102 ada 1 parselin ise öncesinin orman olduğu, üzerinde hayvan otlatıldığı için orman ağaçlarının gelişemediği, hava fotoğraflarından bu durumun anlaşılabileceği, eğiminin yüksek olduğu, eğimi nazara alındığında taşınmazın orman olduğunun anlaşılacağı hususları incelenmediği "gerekçeleriyle kararın bozulması talebiyle temyiz edilmiştir....
Bu nedenlerle tescil davasında asliye hukuk mahkemesinin, orman kadastrosuna itiraz davasında ise kadastro mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmelidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında, temyiz aşaması da dahil olmak üzere tarafların her birince ileri sürülebileceği gibi resen de gözetilebilir. Mahkemece anılan yönler göz önüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 12/10/2010 günü oybirliği ile karar verildi....
. - 3518 K. sayılı kararı ile; “Davanın devamı sırasında yörede yapılan orman kadastrosunun 10/08/2006 tarihinde ilan edildiği, eldeki tescil davasının aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına da dönüştüğü, orman kadastrosuna itiraz davasının tescil davasından ayrılıp orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerektiği” belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma kararına uyularak orman kadastrosuna itiraz davası tefrik edilmiş ve kadastro mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro mahkemesi ise tescil davasına konu olan taşınmazın orman tahdidi dışında olması nedeniyle davacının davasının sıfat yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir....