Maddesine göre de "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz." 1- Davacı hem TMK 713/2'ye dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açmış hemde toplululaştırmadan kaynaklı tapu iptal ve tescil davası açmıştır. HMK 167. Maddesi gereği mahkeme yargılamanın daha sağlıklı yürümesi için birlikte açılmış davaların ayrılmasına davanın her aşamasında talep üzerine veya kendiliğinden karar verebilir. Dava dilekçesine bakıldığında davacının TMK 713/2 dayalı açtığı davadaki taraflar farklı dava konusu farklıdır dayanılan dava nedenleri farklıdır. Aynı şekilde toplulaştırmaya dayalı tapu iptal ve tescil davasınında tarafları farklı dava konusu ve nedenleri farklıdır. Mahkemece davanın daha iyi sürdürülebilmesi için her iki davayı ayırarak yargılamaya devam etmesi gerekirken HMK 167....
Hukuk Dairesi 2009/7132 E. , 2010/220 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı 15.7.1996 tarihli davasında önalım nedeniyle payın iptali ve tescil isteminde bulunmuş, 8.7.1997 tarihinde davanın kabulüne karar verilmiş ve bu karar 19.1.1999 tarihinde kesinleşmiştir. Yargılama aşamasında taşınmazın üzerine ihtiyadi tedbir konulmadığından önalıma konu pay ilk olarak 5.8.1997 tarihinde önce üçüncü kişiye satılmış, payı iktisap eden üçüncü kişi de satın aldığı bu payı önalıma konu karar kesinleştikten sonra 16.6.2000 bir başka kişiye satmıştır. Davacı bu satışların muvaazalı olduğunu belirterek tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuştur. Önalım davasında verilen karar kesinleştikten sonra yapılan satıştan dolayı muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil isteminde bulunulmaktadır. Davanın bu açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 1.Hukuk Dairesi'ne aittir....
Hukuk Dairesi 2009/7132 E. , 2010/2315 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil KARAR Davada, davacılar vekili muris ...'a ait veraset ilamına dayanarak iptal ve tescil isteğinde bulunduğuna ve zilyetliğe dayanılmadığına göre hükme yönetilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine aitttir. Ne var ki; Yargıtay (1.) Hukuk Dairesince görevsizlik kararı verilerek Dairemize gönderilmiş olmakla 04.02.2010 tarih 3 sayılı Yargıtay Başkanlar Kurulu kararının 1/d bendi gereğince görevli Daire belirlenmek üzere dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.05.2010 tarihinden oybirliğiyle karar verildi....
Hemen belirtilmelidir ki; kural olarak tapu iptali ve tescil davalarında, dava kayıt malikine, kayıt maliki ölmüş ise, saptanacak mirasçılarına yöneltilerek açılır. 4721 s. TMK' nun 713/2. maddesi uyarınca açılan tapu iptali ve tescil davalarında, taraf teşkilinin yargılama sırasında yerine getirilmesi de mümkündür. Davada taraf teşkili sağlanmadan işin esası hakkında hüküm kurulamaz. (HGK'nin 22.02.2012 tarihli ve 2011/8- 763 E., 2012/85 K. sayılı kararı) Hal böyle olunca, tapu malikleri olan .... dışındaki ..... mirasçılarının davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmadan sonuca gidilmesi doğru değildir. (Yargıtay 8....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Gömeç Sulh Hukuk Hâkimliğinden verilen 26.03.2009 gün ve 104/48 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, satın alma ve kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik nedeniyle vekil edeni adına kadastroca tespit ve tescil edilen 145 ada 2 ve 150 ada 11 parseller arasında kalan umumi köy yolunun yanlış yerden tespit dışı bırakıldığını, yol olarak tespit dışı bırakılan kısmın yol olmadığından tespitinin iptaliyle 145 ada 2 parsele ilave yoluyla tescilini, 150 ada 11 parselin mevcut duruma ve mahallinde yapılacak tespite göre kısmen iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
Davacı vekili, Kocaeli ili, Kandıra ilçesi, 111 ada 31 ve 40 parsel, 134 ada 2 parsel sayılı taşınmazların tapuda...oğlu...adına kayıtlı göründüğünü, dava konusu taşınmazların en az 80 - 90 yıldır nizasız ve fasılasız olarak davacı ... davacının murisinin zilyetliğinde bulunduğunu, 134 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 2 katlı kargir evin davacının murisi tarafından inşa edilmiş olduğunu, yine aynı taşınmaz üzerinde davacının babası tarafından inşa edilmiş olan samanlık yıkıldığından davacı tarafından yeniden inşa edildiğini belirterek TMK 713/2 maddeye dayalı tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalılar vekilleri ve dahili davalı ... vekili, olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptali ve tescilin şartlarının gerçekleşmediğini ve davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekilince istinaf talebinde bulunulması üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1....
Hukuk Dairesi 2016/2861 E. , 2018/7132 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: ... sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 140 ada 90, 141 ada 4, 142 ada 5 ve 6, 147 ada 78 parsel sayılı 3.259.81, 2.770.43, 10.153.10, 12.435,84 ve 575,60 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı, hibe, taksim ve/veya kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçıları arasında terekesinin taksim edilmediği iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Temyiz Nedenleri Temyiz dilekçesinde özetle; Dava konusu taşınmazda malik olarak görünen kişilerin yıllar önce vefat ettiğini, tapu kaydının hukuki kıymetini yitirdiğini, 50 yıldır davacı ... tarafından ölünce mirasçıları tarafından kullanıldığını, muris ...’in 2 katlı betonarme ev inşa ettiğini, TMK 713 maddesi kapsamında olağanüstü zamanaşımı süresine dayanarak dava açtıklarını, davalıların 60 yıldır intikal işlemi yaptırmadıklarını, mahkemece hak düşürücü süreden davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın kadastro tespitine dayalı tapu iptali ve tescil davası olmadığını, davanın TMK’nın 713. maddesine dayalı olağanüstü zamanaşımına dayalı tapu iptali ve tescil davası olduğunu, yasanın aradığı imar ve ihya koşulu ile 20 yıllık zilyetlik şartlarının gerçekleştiğini, keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının bu hususları doğruladığını belirterek ve resen dikkate alınacak diğer hususlar nedeniyle ret kararının hükmen bozulmasını talep etmiştir...
Olağanüstü zamanaşımı ile taşınmazın mülkiyetinin kazanılması 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddesinde düzenlenmiştir. Sözü edilen maddenin birinci fıkrası "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmaz davasız ve aralıksız olarak 20 yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi ...taşınmazın mülkiyet haklarının tapu kütüğüne tescilini isteyebilir." Aynı maddenin ikinci fıkrasında "Aynı koşullar altında maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan veya 20 yıl önce ölmüş ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın… … tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir" hükmünü içermektedir. Her iki fıkradaki düzenleme ve hukuki nedenler farklı olsa da zamanaşımı ile mülk edinme koşulları aynı olduğundan bu fıkralar içtihatları birleştirmenin kapsamına girmektedir. Ayrıca olağanüstü zamanaşımı ile mülkiyet haklarının kazanılması 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 13.1-a ve 14.B-b,c maddelerinde de düzenlenmiştir....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunması, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanığın savunmasının alındığı 17.09.2009 tarihinden inceleme tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiyle, 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi uyarınca gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, 26/11/2018 tarihinde...