Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Cumartesi günü saat 10:00’dan saat 18:00'e kadar kişisel ilişki kurulmasına, kurulan kişisel ilişkinin karar kesinleşinceye kadar tedbiren devamına, kararın diğer kısımlarının ise aynen muhafazasına " karar verilmiştir....

    Anadolu Bölgesine çıkacağı yönünde duyum aldığını, kurulan kişisel ilişki şeklinin imkansızlaştığını, davacının çocuğu reddettiğini görüşmek istemediğini, müvekkilinin zorlaması ile görüşmelerin gerçekleştiğini, davacının çocuk ile ilgilenmediğini, ihmalkar davrandığını bu nedenle müvekkilinin oğlunu babası ile görüştürmek istemediğini, çocuğun da babası ile görüşmek istemediğini, çocuğun ... yararı gereği çocuğun babası ile yatılı olmaksızın kişisel ilişki kurulması yönünde temyiz talebinde bulunmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı babanın ortak çocuk ile yatılı olacak şekilde kişisel ilişkinin düzenlenmesi talebinin kabulünün yerinde olup olmadığı ve baba ile ortak çocuk arasında kurulan kişisel ilişki nedeniyle çocuğun huzurunun tehlikeye girdiğinin, düzenlemenin çocuğun yüksek yararına uygun olmadığının ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....

      Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocuk ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı taktirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır. Çocuğun babası ile yatılı kişisel ilişki kurulmasına engel somut bir olgu veya iddia bulunmamaktadır. Çocukla baba arasında tesis edilen kişisel ilişki süresi, babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba ... ve şefkatini tatmasına da yeterli değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, kesinleşen yönlerden hüküm kurulması, kişisel ilişki ve nafaka miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise yoksulluk nafakası, kişisel ilişki ve kesinleşen yönlerden hüküm kurulması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece bozma öncesi verilen kararda boşanma davasının kabulü, ortak çocuklar Hayrunnisa ve Mert'in velayetleri, bu çocuklarla davalı arasında kurulan kişisel ilişki, bu çocuklar için takdir edilen...

          Günü saat: 12:00'dan aynı gün saat 18:00'akadar kişisel ilişki tesisine," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; kişisel ilişki süresinin yetersiz olduğunu, yatılı olacak şekilde daha uzun süreli kişisel ilişki kurulması istemi ile istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı; davanın reddi gerektiğini ileri sürerek hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı anneanne tarafından açılan kişisel ilişki tesisi istemine ilişkindir....

          Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi ana ve baba için bir hak olduğu gibi, çocuk için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi de her zaman istenebilir. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yaşı, ana ve babalık duygusunun tatmini, çocukların yüksek yararı birlikte değerlendirilerek çocukların kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanununun 325. maddesi gereğince olağanüstü haller mevcutsa çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile diğer kişilere ve özellikle hısımlara kişisel ilişki hakkı tanınabilir. Davacı dede ile davalı kadının yakınları arasında yaşanan olaylarda dikkate alınarak, davacı dede ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun yararına olup olmadığı yönünden uzman incelemesi yaptırılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile velâyeti davalı annede bulunan küçük ile davacılar arasında her ayın 1 inci ve 3 üncü hafta sonları Cumartesi günü sabah saat 11:00 ile aynı gün saat 18:00 arasında, dini bayramların 2 nci günü saat 11:00 ile aynı gün saat 18:00 arasında olacak şekilde kişisel ilişki tesisine, davacıların küçük ile yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulması talebinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, kişisel ilişki tesisinin çocuğun gelişimini olumsuz etkileyeceği ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. C....

              DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen hüküm, duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhkameleri Kanununa 31.3.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 30. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. Maddesinde; çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin verilen kararların Yargıtay’da duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi....

                Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı ve anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve ... için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir....

                  UYAP Entegrasyonu