"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evliliğin Mutlak Butlan Sebebiyle İptali ve Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davalı ...'nin temyiz dilekçesinin Cumhuriyet Savcısına tebliğine dair dosya içinde herhangi bir belge ve bilgi bulunmamaktadır. Yapılacak araştırmayla söz konusu tebligatın yapılmış olduğunun tespiti halinde ilgili evrakın dosya arasına alınması, aksi halde tebligat noksanlığının giderilmesi, 2-Davalı ...'ye ait en son tarihli vukuatlı nüfus kayıt örneğinin eklenmesinden sonra gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 04.02.2010 (prş.)...
Davacı ile muris sigortalı ... ...’ın yapmış oldukları evliliğin butlanı davası 14.06.2002 tarihinde açılmış olup, 21.08.2006 tarihinde kesinleşen karar ile evliliğin mutlak butlan ile batıl olduğu tespit edilmiştir. 4721 sayılı TMK’nun 156.maddesi “Batıl bir evlilik ancak hakimin kararıyla sona erer. Mutlak butlan halinde bile evlenme, hakimin kararına kadar geçerli bir evliliğin bütün sonuçlarını doğurur” hükmüne amir olup, butlan kararının, kesinleşmeden ileriye doğru etkili olacağı, diğer bir deyişle, kesinleşmeye kadar geçerli bir evliliğin hüküm ve sonuçlarını doğuracağı belirgindir....
Davalı erkek tarafından yerel mahkeme kararına karşı davacı kadın hakkında alınan dava ehliyetine ilişkin raporun yetersiz olduğu, delillerin yeterince değerlendirilmediği, ıslah talebinin reddinin haksız olduğu, kusur tespitinin hatalı olduğu ve asıl davanın kabulü kararının usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece birleşen davada davalı/b.davacının ıslah talebinin reddine karar verilmiş ise de; bu konuda gerekçe yazılmadığı, yerel mahkemece terditli ıslahın usulen mümkün olmadığı göz önüne alınarak, birleşen davacıya butlan sebebiyle evliliğin iptali davası açması için süre verilmesi ve karşılıklı boşanma davalarına ilişkin iş bu davada butlan davasının bekletici mesele yapılması, butlan sebebiyle açılacak davada davacı/b.davalı kadının evlilik tarihi öncesindeki hastane kayıtları, tedavi evrakları ve kullandığı ilaçlara ilişkin kayıtlar getirtilip, evlilik tarihinde davacı kadının evlenmesine...
CEVAP 1.Davalı-davacı erkek tarafından, davacı davalı kadın tarafından açılan boşanma davasına yasal süresi içerisinde cevap verilmemiştir. 2.Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle, davacı-davalı kadının mental retardasyon hastalığı nedeni ile kısıtlandığını, müvekkilinin evliliği yaparken karşı tarafın akıl hastası olduğunu bilmediğini, davacı-davalı kadının akıl hastası olduğunu ve bunun süreklilik arz ettiğini yeni öğrendiğini, taraflar arasında davacı-davalı kadının akıl hastası olması nedeni ile sorunların çıktığını belirterek, evliliğin mutlak butlan sebebi ile iptaline olmadığı takdirde tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 3.Davalı-davacı erkek vekili 15.01.2020 tarihli celsedeki imzalı beyanı ile mutlak butlan nedeni ile evliliğin iptali taleplerinden feragat ettiklerini bildirmiştir. V....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının boşanma davasını islah ederek nisbi butlan nedeniyle evliliğin iptaline dönüştürdüğünün ve nisbi butlan nedeniyle evliliğin iptali koşullarının oluşmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.12.2010 (Çrş)...
Hukuk Dairesinin 29.06.2020 tarih, 2020/2414 Esas, 2020/3389 Karar sayılı ilamıyla " Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 145/2. maddesiyle düzenlenen evliliğin iptali davası olup, davacı, davalılardan Ahmet Hamdi Karakaş ile Ayşe Karakaş arasında gerçekleşen 18.04.2012 tarihli evliliğin, davalı Ahmet Hamdi Karakaş’ın evlilik tarihinde sürekli olarak ayırt etme gücünden yoksun bulunduğunu ileri sürerek evliliğin mutlak butlan ile batıl olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne dair karar verilmiştir. Anılan karara karşı davalı Ayşe Karakaş tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince, evliliğin ölüm ile sona erdiğinden ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, evliliğin iptali ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına, kadının kötü niyeti kanıtlanmadığından sağ kalan eşin evlenme ile kazandığı kişisel durumun korunmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evliliğin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davaname ile; ...'ın eşi ... ile evlenip 'ya gidebilmek için daha önceden ölmüş ve ölümü nüfusa bildirilmemiş olan 25/05/1971 doğumlu ...'in kimlik bilgilerini kullanarak ... ile 25/05/1988 tarihinde evlendiği davalılar arasındaki butlan sebebiyle sakat evliliğin iptali ve kararın nüfus kayıtlarına tescili talep edilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, ... ile fiilen evli olanın 25/05/1971 doğumlu ... olmayıp, ... olduğu, ancak nüfusta, ... ile evlenenin Selma olduğuna ilişkin tescil kaydı oluşturulduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlenmenin Butlanı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptali isteğine ilişkin olup, kamu adına Cumhuriyet Savcılığı tarafından re'sen ikame edilmiştir. Kararın ve davalıların temyiz dilekçesinin Cumhuriyet savcılığına tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Cumhuriyet savcısına tebligatın ne surette yapılacağı, Tebligat Kanunu'nun 43'ncü maddesinde gösterilmiştir. Kararın ve temyiz dilekçesinin Cumhuriyet savcısına Tebligat Kanununun 43'ncü maddesinde gösterilen usule göre tebliği ve onan yönünden de temyiz ve cevap süresinin beklenildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 16.11.2017...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evlenmenin Butlanı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptali isteğine ilişkin olup, kamu adına Cumhuriyet savcılığı tarafından re’sen ikame edilmiştir. Kararın ve temyiz dilekçesinin Cumhuriyet savcılığına tebliği usulsüzdür. Cumhuriyet savcısına tebligatın ne surette yapılacağı, Tebligat Kanununun 43’ncü maddesinde gösterilmiştir. Kararın ve temyiz dilekçesinin Cumhuriyet savcısına Tebligat Kanununun 43’ncü maddesinde gösterilen usule göre tebliği ve onun yönünden de temyiz süresinin beklenmesinden sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.12.01.2015 (Pzt.)...
İlk derece mahkemesi; davanın kabulüne, evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptaline karar vermiştir. Davalı vekili; davanın kabulüne yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Dava, mutlak butlan sebebiyle evliliğin iptaline (TMK md.145) ilişkindir. Taraflardan birinin ölümü halinde, mirasçılar mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunla belirlenen süreler geçinceye kadar dava ertelenir. Bununla beraber hakim, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebilir (HMK md.55). Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1- d maddesi uyarınca, yargılama süresince tarafların, dava ehliyetine sahip bulunmaları dava şartıdır. Ölümle, taraf ve dava ehliyeti sonar ermektedir. Davacı Mehmet Nuri'nin, 06.06.2016 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır....