Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

davalının sürekli olarak müvekkilinden ve müvekkilinin babasından para istediğini, müvekkilinin nişan için çeşitli harcamalar yaptığını, düğün salonuna nişan için 3.000,00- TL, gelinlikçiye 1.500,00- TL. verdiğini, düğün için salona 1.500,00- TL. kapora verdiğini, nişan için davalıya 5 adet 24 ayar bilezik, 2 adet bileklik, bir adet set kolye taktığını, davalının nişanı bozduğunu, müvekkilinin uğramış olduğu psikolojik bunalımları ve toplumda hissettiği baskıları hafifletebilmek amacıyla manevi tazminata hükmedilmesini, alınan hediyelerin geri verilmesini talep ve dava etmiştir....

de davalı tarafından teslim edilmediğini beyanla davalıya nişan nedeniyle teslim edilen hediyelerin aynen alınarak müvekkiline iadesine, aynen iadesi mümkün olmayan ya da aynen iade edilmemesi durumunda eşyaların bedelinin tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Nişan için yapılan masraflar bakımından verilen karar istinaf incelemesi dışında bırakılarak kesinleşmiştir. Ziynetler bakımından yapılan istinaf incelemesinde ; Kural olarak nişan, evlenme dışında bir nedenden dolayı sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir. Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır. (TMK m.122) Hediyelerin geri istenebilmesi için alışılmışın dışında hediyelerden olması gerekir. Alışılmış (mutad) hediyelerden kasıt; giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı v.s. gibi) eşyalardır. Giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen eşyaların iadesine karar verilemez. Nişan dolayısıyla verilen hediye, olağan bir hediye ise geri istenemez. Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz....

Hediyelerin geri istenebilmesi için alışılmışın dışında hediyelerden olması gerekir. Alışılmış (mutad) hediyelerden kasıt; giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyaları mutad dışı hediye olarak kabul edilmiştir. Kural olarak giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen eşyaların iadesine karar verilemez. Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Diğer taraftan hediyelerin iadesi yönünde hüküm kurulabilmesi için eşyanın davalıya hediye edildiğinin ve nişanın bozulmasından sonra iade edilmediğinin ispatlanması gerekir. Zira; TMK'nın 6.maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Hediyelerin İadesi-Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm nişan bozma nedeniyle hediyelerin geri alınması ve tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarihli 263 sayılı kararının 2. maddesi ve 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren 12.02.2016 tarih 2016/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.27.10.2016(Prş.)...

    Dava; nişan bozulması nedeniyle maddi-manevi tazminat ve nişan hediyelerinin iadesi istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK 120/1. maddesinde; "Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacı ile yaptığı harcamalar ve katlandığı maddi fedakarlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır" hükmü yer almaktadır. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir....

    Söz sonrası nişanda takılmak üzere davalıya verildiği ileri sürülen nişan takılarının belirlenen nişan gününe rağmen nişan öncesi davalı tarafça sözün bozulması nedeniyle davalı tarafça iade edilmediği davacı tanık beyanları ile ispatlanmıştır.Davacı tanıkları arasında tarafların ayrılık sonrası anlaşmaları için pastanede buluşmaları için getiren tarafsız davacı tanığı Ahmet Kıran'ın da talimat yoluyla beyanı bulunmaktadır. Söz ve nişanda takılan takılar için örf ve adet gereği resmi senet belgesi düzenlenmez.Bu durumda teamül gereği senede bağlanamayan takılan takılar için tanık dinlenebilecektir.Davacı yemin deliline dayanmamıştır. Davacı tanıkları dinlenilmiş,kuyumcudan alınan takıların kartvizitteki miktar ve özelliklerine dair deliller sunulmuş,bu takılan değerleri bilirkişi raporu ile belirlenmiştir....

    Davalı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özet ile; nişan yüzüğü, kolye ve saat dava konusu edilmediği halde bunlar hakkında karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, nişan hediyesi olmadığı kanıtlanan dava konusu araç ile ilgili görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, ortak alınan araçta, davacının katkısının belirlenmesinden farklı olarak, müvekkili yönünden aracın alış tarihindeki değeri ile davanın açıldığı tarihteki değeri arasındaki farkın göz ardı edildiğini, sözlü ve yazılı beyanlarına itibar edilmediğini, mahkemece açık bir şekilde taleplere, beyanlara ve hukuka aykırı karar verildiğini, müvekkilinin babasının tek taş yüzüğü ve nişan yüzüğünü davacının arkadaşına bizzat teslim ettiğini, bunun davacı tarafından tanık beyanlarına ilişkin dilekçede de kabul edildiğini, davacı tarafın nişan hediyelerinin kendisine verildiğini kabul ederek ispat yükünü üzerine aldığını, bu ispat yükünü yerine getiremediğini, ıslah dilekçesinde nişan yüzüğü olmadığı halde nişan...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden nişan bozma nedeniyle hediyelerin iadesi, karşı dava yönünden nişan bozma nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 17.07.2014 tarihli 2014/2 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.03.11.2014(Pzt.)...

      Aile Mahkemesi ile ... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, davacının nişanlısı olan davalıdan, evlendikleri zaman birlikte oturacakları ev için aldığı ev eşyalarının veya parasının, evlenmekten vazgeçmeleri nedeniyle iadesi istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, davacının mutad nişan hediyelerinin iadesi ile herhangi bir tazminat talebi bulunmadığı, davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası olduğu, bu nedenle Aile Hukukunu ilgilendirmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın nişanın sona ermesi nedeniyle hediyelerin iadesine ilişkin olduğu, bu nedenle Aile Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

        UYAP Entegrasyonu