DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355 maddeye göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen hallerle sınırlı olarak yapılır. Dava, nişan bozulması nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişanın bozulması nedeniyle 2.500 TL maddi ve 7.500 TL manevi tazminatın masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkili davacı ile davalının 19.04.2009 tarihinde nişanlandıklarını, altı ay sonra evlilik kararı aldıklarını; 31 Temmuz 2009 tarihine de nikah günü alıp, düğün salonunu da kiraladıklarını, ev tutup eşya aldıklarını; ancak, hiç bir neden yokken davalı tarafça nişanın bozulduğunu iddia ederek; fazlaya dair hak saklı kalmak üzere 2.500,00 TL maddi, 7.500,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, nişanın haksız yere bozulması sebebine dayanan manevi tazminat ve evlilik birliğinde oturacakları ev için alınan eşya bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, davanın haksız fiile dayalı tazminat istemine dayalı olduğu ve Aile Hukukunu ilgilendirmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın nişanın sona ermesi nedeniyle hediyelerin iadesine ilişkin olduğu, bu nedenle Aile Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Dava ve karşı dava dilekçesinde nişanın bozulması nedeniyle nişan hediyelerinin iadesi maddi ve manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın ve karşı davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....
Davalı cevap dilekçesinde nişanın bozulmasına davacı tarafın sebep olduğunu, ayrıca maddi tazminata ilişkin davanın resmi belgelerle ispat edilmesi gerektiğinden davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, tarafların birbirlerinde kalan eşyalarına yönelik ve yapılan masraflar ile duyulan manevi üzüntülerin karşılanması istekli bir dava olduğu gerekçesiyle davanın maddi tazminat yönünden sübut bulmadığından reddine, manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir. Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi gereğince kişilik hakkı hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat olarak para ödenmesini isteyebilir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Nişan Bozulması Nedeni ile Tapu İptali ve Tescil Olmadığı Takdirde Bedelinin İadesi - Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından erkeğin kabul edilen nişanın bozulması nedeniyle tapu iptali ve tescil davasına yönelik asıl dava ile kendisinin reddedilen nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacının reddedilen nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat davası yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz...
Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir. Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez. " şeklinde düzenlenmiştir. Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10 ve 13.maddelere göre davalı(karşı davacıların ) reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden davacı (karşı davalı ) lehine vekalet ücreti takdir olunması gerekirken reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden(davacı) karşı davalı lehine vekalet ücretine hükmolunmaması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2) Davalı (karşı davacı) vekili yönünden yapılan temyiz incelemesi neticesinde ise; Davalı (karşı davacı) vekilinin bir adet pırlanta yüzüğün iadesine yönelik talep yönünden dava kabul edildiği halde; davalı (karşı davacı vekili) lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, davalı ile müvekkili olan davacının nişanlandıklarını, ancak davalının kusurlu hareketleri neticesinde nişanın bozulduğunu beyan ederek, şimdilik 1000 TL. maddi ve 10.000 TL.manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.Davacı duruşmadaki beyanında, maddi tazminat talepleri içinde , nişan için yapılan masraflar ile ,davalı nişanlıya takılan takıların da bulunduğunu ifade etmiştir.Davalı savunmasında,nişanın bozulmasında kusurlu tarafın davacı olduğunu ,kendisinde 7 adet çeyrek altının bulunduğunu ifade etmiştir.Mahkemece , kusurlu tarafın davacı olduğu gerekçesi ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Manevi zarar, mal varlığına dokunmayan, yaşam, sağlık, namus, sır, aile mahremiyeti gibi mal varlığı harici varlıklarda meydana gelen azalma olup, bu zarar manevi tazminatla giderilmeye, azaltılmaya çalışılmıştır.Nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz.Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehdidi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirebilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir.Yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; nişanın bozulmasında davacı ...'...
Davalı vekili cevap dilekçesinde; nişanın davacının kusuru hareketleri sonucu bozulduğunu, davacı tarafın nişan hediyesi olarak taktığı 3 adet bileziğin nişanın bozulmasının ardından davacı tarafa iade edildiğini beyan ederek davanın reddini savunmuş karşı dava dilekçesinde; davacı tarafın söz ve davranışları neticesinde müvekkilin kişilik haklarının ağır surette saldırıya uğradığını belirterek 10.000,00 TL manevi tazminatın davacı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; nişanın davalı ve karşı davacının kusurundan kaynaklanarak bozulduğu yolunda olumlu kanaat oluşmadığı gerekçesi ile davacının takıların iadesi ve manevi tazminat konusundaki davasının reddi ile davalı ve karşı davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin...