Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar nişanın bozulması nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemişlerdir. Mahkemece asıl ve karşı davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm taraflar avukatı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı, davalı ile Ekim 2009 tarihinde nişanlandığını, ancak davalının kusuru ile nişanın bozulduğunu, nişanda takılan ziynetler ile nişanda yaptığı masraflar nedeniyle 5.640,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı ise karşı dava ile nişanın davacının kusuru ile bozulduğunu, nişan nedeniyle yaptığı 9.445,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini karşı davalıdan istemiştir....

    Dava, nişan bozulması nedeni ile alınan hediyelerin iadesi ve tazminat istemine ilişkindir. Nişanlanan erkeğin babası tarafından, nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi ile nişan sebebiyle yapılan masraflar talep edilmiştir....

    Davacı-davalı kadın tarafından nişanın bozulması nedeniyle maddî ve manevî tazminat, davalı-davacı erkek tarafından ise nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin iadesi ile maddî tazminat talep edilmiştir....

    Nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz.Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehdidi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirebilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Somut olayda; davacı ile davalı ...'in aileleriyle birlikte nişan öncesinde alışverişe çıktıkları, alışveriş sonrasında davalı ...'in davacının fiziksel yapısından rahatsızlık duyduğuna dair mesajlar gönderdiği, davalının nişan töreni öncesinde davacının basenlerini kontrol edilmesine izin vermemesi halinde nişanın yapılmayacağının söylediği, davalı ...'in isteiği üzerine bir sonraki gün kuaförde davalı ... ile davalı ...'...

      Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle maddi manevi tazminat ve hediyelerin iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın davacı (karşı davalı) ...yönünden maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine, davacı ... yönünden maddi tazminat talebinin reddine, davalı (karşı davacı) ... yönünden hediyelerin iadesine ilişkin talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı (birleşen dosyada davalı), davalı (birleşen dosyada davacı) ile 25.01.2015 tarihinde yapılacak düğün nedeniyle davetiyelerin basıldığını, salonun kiralandığını, eşyaların alındığını ancak düğün tarihinden 9 gün önce (16.01.2015 tarihinde) davalı tarafın kusuru nedeniyle nişanın bozulduğunu, nişanın haksız yere bozulması nedeniyle bunalıma...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nişan bozulması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; HUMK'nun 438.maddesindeki koşullar oluşmadığından duruşma talebinin reddine karar verilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde, davalı ile nişanlı olduklarını, ancak nişanın bozulduğunu, nişan hediyesi olarak davalıya 1 adet bilezik, 1 adet 22 ayar yüzük, 2 adet alyans ve 1 adet küpe taktıklarını beyan ederek nişanın bozulması nedeni ile bu ziynetlerin aynen, olmadığı takdirde, bedelleri olan şimdilik 5.000 TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Bu maddeye göre, nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenir. Alışılmış (mutad) hediyelerden kasıt giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Kural olarak giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı vs. gibi) eşyaların iadesine karar verilemez. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyaları mutad dışı hediye olarak kabul edilmiştir. Öyle ise mahkemece, bu ilke ve esaslar gözetilerek davalıya, davacı nişanlısı tarafından takıldığı sabit olan 2 adet saatin de iadesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....

            Dava ve karşı dava, nişanın bozulması nedeniyle maddî-manevî tazminat ile hediyelerin geri verilmesi isteminden ibarettir. Davacı-davalılar tarafından nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin iadesi ile maddî ve manevî tazminat, davalı-davacı kadın tarafından ise nişanın bozulması nedeniyle maddî ve manevî tazminat talep edilmiştir....

            Kural olarak nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir paranın ödenmesini isteyebilir.( TMK m. 121) Nişanın bozulmasından dolayı manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız olarak bozulmasının yanında, talepte bulunanın kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir. Nişanın bozulması, doğal olarak taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratır ve menfaat ihlaline neden olur. Ancak sırf, nişanın bozulmasından dolayı duyulan üzüntü ve hayal kırıklığına uğramış olma manevi tazminata hükmedilmesi için yeterli değildir. Doğal olan üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınamaz. Zira, manevi tazminata karar verilebilmesi için istemde bulunan nişanlının kişisel haklarının fahiş olarak zarara uğramış olması gerekir. Bu fahiş zararın somut olay ve nedenlere dayanılarak ispat edilmesi gerekir....

            Mahkemece oluşturulan hüküm anılan nedenler ile isabetli bulunmamıştır. ... - Kural olarak nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. (TMK m. 121) Nişanın bozulmasından dolayı davacı lehine manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız olarak bozulmasının yanında, davacının kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir. Nişanın bozulması, doğal olarak taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratır ve menfaat ihlaline neden olur. Ancak sırf, nişanın bozulmasından dolayı duyulan üzüntü ve hayal kırıklığına uğranılmış olması manevi tazminata hükmedilmesi için yeterli değildir. Doğal olan üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Zira, manevi tazminata karar verilebilmesi için istemde bulunan nişanlının kişisel haklarının fahiş olarak zarara uğramış olması gerekir....

              UYAP Entegrasyonu