Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Nişanın bozulması halinde, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler verenler tarafından geri istenebilir. Buna göre hediyelerin geri verilmesi davasının davacısı, nişanlılar, nişanlıların ana ve babası, nişanlıların ana ve babası gibi davrananlardır. Hediyelerin geri verilmesi davasının davalı yanı ise hediye verilen nişanlıdır. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre, geri istenir. Hediyelerin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delil ile ispat edilebilir. Alışılmış (mutad) hediyelerden kasıt; giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır....

un manevi tazminata yönelik dava ve taleplerinin de reddine karar verilmiş; hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; Dairemizin, 26.10.2017 tarihli 2016/4251 Esas, 2017/14743 Karar sayılı ilamı ile; "...hüküm altına alınan ziynet eşyalarının cins, nitelik, miktar ve değerlerinin hükümde ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi, dosyanın kuyumcu bilirkişiye tevdii ile, talep edilen ziynet eşyalarının gram, ayar ve niteliklerinin gözönüne alınarak, dosyada mevcut CD ve fotoğraflar incelenmek sureti ile, davacının talep ettiği ziynet eşyalarının, incelenen resim ve CD'lerden hangilerinin olup olmadığı tek tek yazılarak, buna göre takılan ziynetlerin hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde belirlenmesi Yargıtay ve taraf denetimine elverişli bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle" hükmün bozulmasına karar verilmiş ve bozma nedenlerine göre, tarafların diğer temyiz...

    Davada öncelikle, nişanlılığın hükümleri, nişanın bozulmasının sonuçları, hediyelerin geri verilmesi konuları incelenip, değerlendirileceğinden ve bu hükümleri incelemek de Aile Mahkemesinin görevine girdiğinden, uyuşmazlığın Aile Mahkemesince görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Gaziosmanpaşa 2. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Nişanın davacının kusurlu davranışları nedeni ile bozulduğunu, nişanın bozulmasından hemen sonra davacıya tüm hediyelerin iade edildiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Nişan, evlenme dışında bir nedenden dolayı sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir. Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır. (TMK. m.122) Nişanlılık dolayısıyla verilen hediye, olağan bir hediye ise geri istenemez. Hediyelerin geri istenebilmesi için alışılmışın dışında hediyelerden olması gerekir....

      Davacı vekili, tarafların görücü usulü ile tanışarak 2006 yılı mayıs ayında nişan töreni yaptıklarını, nişanda davalıya 13 adet bulyon altın diye tabir edilen altın ile bir adet yarımlık, 20 adet küçük altın ile nişan yüzüğü takıldığını, aralarında çıkan anlaşmazlık yüzünden nişanın bozulduğunu, davalının nişan hediyesi olarak takılan altınları iade etmediğini belirterek, nişanda takılan ziynet eşyalarının aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde ise 8.975,00 TL tutarındaki bedelinin yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        TMK'nın 122.maddesine göre, nişanlılık evlenme dışında bir nedenden dolayı sona ererse, nişanlıların birbirlerine vermiş oldukları, alışılmışın dışındaki hediyeler geri istenebilir. Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenir. Alışılmış mutad hediyelerden kasıt; giyilmekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Hediyelerin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delil ile ispat edilebilir. Yerleşik ... uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın ve ziynet eşyası mutad hediye kapsamında olmayıp, iadesi gereken hediyeler olarak değerlendirilmektedir....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/2 esas, 2012/67 sayılı dosyasında tapu iptal tescil davası açıldığı, bu davada davacının taşınmazın alımı esnasında ziynet eşyalarının bedelini verdiğini ve geri alamadığını ileri sürmediği, mahkemece davanın kabulüne karar verilerek davacının üzerine kayıtlı olan dava konusu taşınmazın tapusunun iptaline karar verildiği ve kararın onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.Şu durumda, yukarıda anılan kanun hükmü gereği, ispat yükü davacıya ait olmasına rağmen davacı dosyadaki mevcut delillere göre taşınmazın alımı sırasında ziynet eşyalarını taşınmazın alımı için verdiğini ve bedelini geri alamadığını ispat edememiştir. İspatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken ispat yükünün davalılarda olduğu benimsenerek yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir....

            Ancak, TMK'nun 122.maddesi; "Nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir" hükmüne amirdir. Davalı taraf, ziynet eşyalarının davacının bizzat kendisi tarafından alınmadığını (zira, öğrenci olup, bir gelirinin bulunmadığını) savunmuş; mahkemece de; altın ve hediyelerin davacı tarafından davalıya verilmediği, davacının anne ve babası tarafından davalıya verildiğinden bahisle, davanın reddine karar verilmiştir. Oysa, nişan törenlerinde takılan takıların bizzat davacı nişanlı tarafından takılması zorunluluğu bulunmamaktadır. Ana-babanın ya da onlar gibi davrananların nişanlı adına taktıkları takılar, davacı nişanlı tarafından takılmış sayılır ve nişanın bozulması durumunda da bizzat talep edilebilir....

              Davacı vekili; davalı ile müvekkilinin gayri resmi şekilde evlendiklerini, bu evliliklerinden bir çocuklarının olduğunu, resmi nikah kıyma talebinin davalı tarafından kabul edilmediğini, birlikteliğin davalı tarafından sonlandırıldığını, ancak müvekkili tarafından müşterek konuta alınan çeyiz eşyaları ile düğünlerinde takılan ziynet eşyalarının müvekkilline iade edilmediğini belirterek, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedellerinin ödetilmesi ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı vekili; davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen teslimi talebi değerlendirilmeden bilirkişi raporu hükme esas alınarak çeyiz ve ziynet eşyalarının bedeline ilişkin talebin kısmen kabulü ile manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir....

                Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir Davacı, dava konusu edilen ziynet eşyalarının davalı tarafından bozdurulduğunu ve harcandığını savunmuştur. Esasen dava konusu ziynet eşyalarının evlilik birliği içerisinde bozdurulduğu davalı tarafından da kabul edilmekte ancak davacı kadının kendi ihtiyacı için bozdurulduğu ileri sürülmektedir. Dinlenilen taraf tanıklarınca da ziynet eşyalarının bozdurulduğu beyan edilmişse de tanık beyanlarının değerlendirilmesinde bahse konu ziynet eşyasının davalı tarafından mı yoksa davacı tarafından mı bozdurulduğu konusunda kesin bir kanaate ulaşılması mümkün olmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu