Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

verildiğini, davacının gerek bu suçlama gerekse haksız atılan nişan nedeniyle büyük manevî acılar çektiğini, haksız suçlama ve nişanın bozulması nedeniyle işine gidemez olduğunu, iş yerinden ayrılmak zorunda kaldığını ve maddî zararının oluştuğunu beyanla, nişan hediyelerinin aynen iadesine, mümkün değilse bedeline, davacı lehine 2.000,00 TL maddî 5.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiş ve dava değerini 22.000,00 TL olarak göstermiştir....

a karşı açılan maddi ve manevi tazminat davasının husumet yönünden reddine, davacı ... tarafından davalı ... (...) ... karşı açılan maddi tazminat davasının kabulü ile, talep doğrultusunda 11.996,00 TL maddi tazminatın davalı ... (..) ... alınarak davacı ...'a ödenmesine, davacı ... tarafından davalı ... (...) ... karşı açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 5.000 TL manevi tazminatın davalı ... (...) ...'den alınarak davacı ...'a ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı ... ve ... tarafından davalı ...'...

    Dava, nişanın bozulmasından kaynaklanan para ve hediyelerin aynen iadesi veyahut bedellerinin ödenmesi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir. (TMK 118 ila 123 m.leri) Davacının istinaf başvurusunun incelenmesinde; TMK.'nun 120. maddesine göre, "Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddî fedakârlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır. Tazminat istemeye hakkı olan tarafın ana ve babası veya onlar gibi davranan kimseler de, aynı koşullar altında yaptıkları harcamalar için uygun bir tazminat isteyebilirler." TMK.'nun 121. maddesine göre, "Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir."...

    KARŞI OY YAZISI Dava, babalığın inkar edilmesi ve şahsi münasebet kurulmaması sebebiyle manevi tazminat isteğine ilişkindir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun'da babalık davalarında maddi ve manevi tazminata ilişkin bir düzenleme yer almamaktadır. Bu sebeple davanın dayanağını TMK'nın 24 ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nın 41 ve devamı maddeleri oluşturmaktadır. Bir kişinin fiziki, sosyal ve duygusal kişilik değerlerine iradesi dışı saldırma sonucu meydana gelen eksilme ve kayıplar manevi zararı oluşturur. Bu tür kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Mer'i mevzuatta manevi tazminat verilebilecek olgular sınırlandırılmıştır. Bunlar kişinin ve ailenin onur ve saygınlığına yönelik suçlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi, isme saldırı, nişanın bozulması, evlenmenin feshi, babalığın benimsenmemesi, bedensel zarar ve öldürmedir....

      Yargılamanın devamı sırasında davacılar vekili haksız fiile dayalı olarak açılan manevi tazminat davasını, nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat davası olarak ıslah etmiştir. Davalı vekili....Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/208 E. sayılı dava dosyasında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan davalı hakkında yapılan yargılama neticesinde 6 aylık şikayet süresinin geçirildiği gerekçesiyle düşme kararı verildiğini, davaya konu olaya ilişkin olarak herhangi bir hile, tehdit, baskı veya cebrin söz konusu olmadığını, olayın rıza ile gerçekleştiğini, olaydan sonra tarafların nişanlılık durumlarının devam ettiğini, ancak nişanlısının başka bir erkekle görüşmesi ve söz konusu şahıs ile görüştüğünü ve ilişkilerinin olduğunu çevrede dillendirmesi nedeniyle kendisinin nişanlılılık ilişkisini devam ettirmesinin beklenemeyeceğini, dava dilekçesindeki hususların dayanaksız olup davacı tarafın haksız menfaat temini amacıyla bu davayı açtığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

        Mahkemece neticeten ve özetle"...Asıl davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİ ile;Davalı T5 aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davasının husumet nedeniyle REDDİNE, Davalı T4 aleyhine açılan manevi tazminat ve giyim-yiyecek-içeçek bedelleri yönünden talep edilen maddi tazminat davasının ayrı ayrı REDDİNE, 4 adet 14 ayar, 55 gr.bilezik (5.445,00- TL), 1 adet 7.50 gram kolye (742,50- TL), 1 adet 6 gram küpe (594,00- TL)'nin davacılara aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde ziynetlerin dava tarihindeki değeri toplamı olan 6.781,50- TL'nin davalı T4'dan alınarak davacılara ödenmesine,davacının yüzüğün iadesine ilişkin talebinin reddine, davacının fazlaya ilişkin isteminin REDDİNE, davalının karşı davasında talep ettiği manevi tazminat ve yüzük bedelinin iadesi taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE"karar verilmiş,karara karşı her iki taraf istinaf başvurusunda bulunmuştur. Her iki tarafta diğer tarafın davasının reddini istemiştir....

        HD'nin 2017/3983 E. - 2018/3465 K. sayılı 17/09/2018 tarihli kararıyla maddi tazminat istemine yönelik kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunu 6100 sayılı HMK'nun 353/1. fıkra (b-1) bendi gereğince esastan reddine, manevi tazminata ilişkin istemin nişanın bozulması sebebiyle 4721 sayılı TMK'nun 121. maddesinde düzenlenen manevi tazminat istemi niteliğinde olmadığı, 6098 sayılı TBK'nun 49 ve devamı maddelerinde haksız eyleme dayalı olduğu ve bu davalarda genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin manevi tazminat istemine yönelik istinaf talebinin kabulüyle 6100 sayılı HMK''nun 353/1. fıkra (a-3) bendi gereğince kararın kaldırılmasına, gerekçede açıklandığı üzere işlem yapılmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine kesin biçimde karar verilmiştir....

        Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... yönünden reddine, davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Dosya içeriğine göre davacının reddedilen maddi tazminat davası değeri 20.000,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davacı vekilinin reddedilen maddi tazminat davası yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. Yukarıda gösterilen sebeple, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir....

          Taraflar arasındaki hediyelerin iadesi asıl ve nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin asıl ve karşı davaların mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, hediyelerin iadesine dair asıl dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, asıl davanın diğer talepler yönünden reddine, karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davacı - karşı davalı ve katılma yoluyla davalı - karşı davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı-karşı davalı; davalı ile 2013 yılı mart ayında aileler arasında yapılan bir törenle nişanlandıklarını, düğün hazırlıkları devam ederken davalı- karşı davacının kusurlu hareketleri nedeniyle nişanın bozulduğunu ileri sürerek, 5000 TL değerinde 1 adet tek taş yüzük, 15.000 TL değerinde 5 taş pırlanta yüzük ve 8000 TL değerinde gelinlik olmak üzere toplam 28.000 TL ile düğün...

            Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, eşyaların iadesi, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. ... 2. Aile Mahkemesince; uyuşmazlığın TMK'nın 2. kitabında yer alan ve aile mahkemesinin görev alanına giren davalardan olmadığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesince ise uyuşmazlığın nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin iadesi davası olarak nitelendirilmesi gerektiğinden aile mahkemesinn görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacı, davalı ile resmi nikah olmadan evlendiklerini, davalının kendisini kandırarak resmi nikah yapmadığını, kendisine ait 20.000.-TL tutarında çeyiz ve ev eşyasına el koyduğunu ileri sürerek eşyaların iadesi ile maddi ve manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu