Davalı-karşı davacı, karşı tarafın açtığı davanın usul ve esas bakımından reddine, karşı davanın kabulüne, ödediği yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına, bunun olanaksız olması halinde ise yoksulluk nafakasında indirim yapılarak aylık 100,00 TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine, davalı-karşı davacının davacı-karşı davalıya ödediği yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 06/04/2015 tarihinden itibaren aylık 300,00 TL'den aylık 450,00 TL'ye; tarafların müşterek çocuğu ... için ödediği iştirak nafakasının dava tarihi olan 06/04/2015 tarihinden itibaren aylık 250,00 TL'den aylık 400,00 TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm davalı/karşı davacı vekilince temyiz edilmiş, Dairemiz 07.06.2017 Tarihli ......
09.03.2002 doğumlu ... için belirlenen aylık 150.00 TL iştirak nafakasının aylık 300.00 TL' ye ” söz ve rakamlarının çıkartılarak yerine “Müşterek çocuk 08.01.1997 doğumlu ... için belirlenen aylık 200.00 TL iştirak nafakasının aylık 300.00 TL' na çıkarılmasına, müşterek çocuk 09.03.2002 doğumlu ... için belirlenen aylık 150.00 TL iştirak nafakasının aylık 250.00 TL' ye ” söz ve rakamları yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 20.45 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 31.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve fazla ödenen yoksulluk nafakasının iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine, fazla ödenen 9.000,00 TL yoksulluk nafakasının iadesine karar verilmiştir. Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının velayetin değiştirilmesi talebinin reddine dair hükme yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı dava dilekçesinde, velayetin değiştirilmesi yanında yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinde de bulunmuştur. Dava dilekçesindeki her bir istek ayrı ayrı harca tabidir....
Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması yönündeki talebi için ayrıca harç alınmamıştır. Kaldırılması talep edilen yoksulluk nafakasının yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nispi harç alınmadan (Harçlar Kanunu m.30-32) davaya devam edilmesi yanlış olmuştur. O halde, mahkemece davacıya "yoksulluk nafakasının kaldırılması" yönündeki talebiyle ilgili nispi harcın tamamlattırılması ve sonucu itibariyle karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devamla bu talep hakkında yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.06.2017(Prş.)...
Davada; davalı tarafından müşterek çocuk için halen davalı tarafından ödenmekte olan 300TL iştirak nafakasının 750TL'ye yükseltilmesi talep edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; aylık 200 TL iştirak nafakasının 200TL artırılarak aylık 400TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş; hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Her ne kadar mahkemece ..... Asliye ... Mahkemesi'nin 2003/266Esas ve 2003/398 Karar sayılı boşanma dosyası ile hükmedilen 200TL iştirak nafakasının artırılmasına karar verilmiş ise de, taraflar arasında ... .... Aile Mahkemesi'nde görülen nafaka artırım davası ile iştirak nafakasının 300TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, iş bu kararın temyizi üzerine ... .... ... Dairesi'nin 2006/243 Esas ve 2006/925 Karar sayılı düzelterek onama kararı ile 230TL'ye çıkarılmıştır....
Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" bu itibarla asgari ücret düzeyinde gelir sahibi olmanın yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir. Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Mahkemece, davalının babasından kalan maaşının ve taşınmazlarının bulunduğu, belirtilerek davacı tarafından davalıya ödenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş ancak davalıya miras kalan taşınmazların değeri tespit edilmemiştir....
U.. için her ay 250,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştikten sonra tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, tarafların müşterek çocuk Beyza Ubuz için her ay 250,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştikten sonra tedbir nafakasının iştirak nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, taraflar boşandıktan sonra davalının sürekli bir işyerinde hizmet akdiyle çalışmaya başladığı, düzenli bir geliri olduğu ve yoksulluktan kurtulduğu ileri sürülerek, davalı kadın lehine hükmedilen aylık 150 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması, müşterek çocuk için hükmedilen aylık 250 TL iştirak nafakasının 200 TL'ye indirilmesi talep ve dava edilmiştir.Mahkemece, davalının boşanma sonrası sigortalı olarak bir iş yerinde çalışmaya başladığı, boşanma tarihine göre ekonomik durumunun iyileştiği gerekçesiyle davalı kadın için bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuk için bağlanan 250 TL iştirak nafakasının 200 TL'ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Küçüğe bağlanan iştirak nafakasının indirilmesi ile ilgili davalının temyiz talebinin REDDİNE, Ancak, TMK'nun 176.maddesine göre, yoksulluğun...
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, iştirak nafakasının miktarı, velayet, kişisel ilişki süresi yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise TMK 162. maddesine dayalı boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, yoksulluk nafakasının reddi, iştirak nafakasının miktarı, kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece tarafların boşanma davalarının TMK 166/1. maddesi uyarınca ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferilerine hükmedilmiş, kadının TMK 162. maddesine dayalı boşanma davasının reddine karar verilmiştir....