Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, yoksulluk nafakasının 150,00 TL artırılarak 350,00 TL'ye çıkartılmasına ve iştirak nafakasının 200,00 TL artırılarak 400,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş; hükmün, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 2015/3415 Esas ve 2015/11941 Kararı ile; iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmiş; yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazları yönünden ise, yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdirinin doğru görülmediği gerekçesiyle hüküm bozulmuştur....
Buna göre, iştirak nafakasının artırılmasına dava tarihinden itibaren hükmetmek gerekirken; iştirak nafakasının hangi tarihten itibaren artırılacağı konusunun belirsiz bırakılması usul ve yasaya uygun bulunmamıştır. Ancak, bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, bu yönlere ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile; hükmün 3.fıkrasında yer alan; "...iştirak nafakasının aylık 550 TL'ye yükseltilmesine ve her yıl TEFE–TÜFE ortalaması oranında artırılmasına..." ifadelerinin çıkarılarak, yerine; "...iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 550 TL'ye yükseltilmesine ve her yıl ÜFE oranında artırılmasına..." ifadelerinin yazılması sureti ile hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Davalı-davacı vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde açıkladığı sebeplerle; asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile müvekkili lehine hükmedilen aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye, müşterek çocuklar lehine hükmedilen 300,00 er TL iştirak nafakasının ayrı ayrı 600,00'ar TL'ye yükseltilmesini istemiştir. Mahkemece, asıl ve birleşen davanın kısmen kabulü ile asıl davada hükmedilen aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına, iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebinin reddine, birleşen davada müşterek çocuklar Efe ve Eren lehine ayrı ayrı hükmedilen aylık 300,00'er TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 500,00 TL'ye çıkartılmasına, yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine karar verilmiştir....
dan emekli olup, 700 TL emekli maaşı aldığını, bu nedenlerle davalıya takdir edilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuk için hükmedilen 250 TL iştirak nafakasının 100 TL indirilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuk için verilen 250 TL iştirak nafakasının 100 TL'ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. TMK’ nun 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir. Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir....
B.Kuru 23.baskı; İst 2012/sh. 646) Bu yanılgıların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK nun 370/2 maddesi anlamında "Hakimin takdir yetkisi kapsamında" kalmadığından hükmün 2. fıkrasında yeralan ; "...takdir edilen 150,00 TL iştirak nafakasının 250,00 TL artırılarak 400,00 TL iştirak nafakasının..." ifadelerinin çıkarılarak yerine; "...takdir edilen 150,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 250,00 TL artırılarak 400,00 TL iştirak nafakasının..." ifadelerinin yazılması ve hükme 5. fıkra olarak; "1.500.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine" ifadesinin eklenmesi sureti ile hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkindir, Davacı,asıl davada 150,00 TL olan yoksulluk nafakasının 750,00 TL'ye, birleşen dava ile de 200,00 TL olan iştirak nafakasının 850,00 TL'ye çıkartılmasını istemiştir. Mahkemece, çocuğun değişen ve artan gereksinimleri, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve nafakanın takdir edildiği tarihten beri geçen süre dikkate alınarak yoksulluk nafakasının 300,00 TL'ye, iştirak nafakasının 400,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından; yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi yanında, boşanma davası sonucunda davalı lehine hükmedilen yoksulluk ve ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının kaldırılmasını, mahkemece bu isteklerin kabul görmemesi halinde nafakaların indirilmesini talep etmiştir. Dava dilekçesi ile birlikte yatırılan başvurma harcı, dilekçedeki tüm talepleri kapsar, dava dilekçesindeki her bir talep için ayrı ayrı maktu ve nispi harçların yatırılması gerekmektedir. Davacının davalı yararına hükmolunan yoksulluk nafakasının kaldırılması yönündeki talebi için ayrıca harç alınmamıştır....
Çocuk Uğur yönünden iştirak nafakasının artışı ile ilgili verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunda; Bu çocuk için belirlenen iştirak nafakasının işlemeye başladığı tarih boşanma ilamının kesinleşme tarihi olan 13.05.2019 tarihidir.Davada iştirak nafakasının artırımı talep edildiğine ve çocuk Uğur için nafaka bu tarihte iştirak nafakası olduğuna göre eldeki dava tarihi ile 13.05.2019 tarihleri arasındaki üfe oranları yanında değişen gelişen durumların dikkate alınması gerekir....
Boşanma kararı ile birlikte hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş ise de, bu husus yoksulluk nafakasının artırılması için yeni bir dava açılmasına engel değildir. Davacı artırım davası ile nafakanın yeniden belirlenmesi talep edebilir. (Yargıtay 3 HD 2016/19704 esas ,2017/9326 karar) O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, mahkememezce davacı kadın yararına daha önce hükmedilen yoksulluk nafakasının aşağıda belirtilen miktarda artırılmasına karar vermek gerkemiştir....
Ne var ki, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1.bendinde yer alan "… davacı için takdir olunan 100 TL yoksulluk nafakasının..." ifadesinin çıkartılarak yerine “tarafların müşterek çocukları lehine takdir olanan 100 TL iştirak nafakasının” ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 29.40 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 18.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....