Tarafların Tuzlukçu Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/83 Esas 2000/21 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, Akşehir Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/283 Esas 2010/118 Karar sayılı ilamı ile davacı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakanın kaldırılmasına karar verildiği, kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır. İlk Derece Mahkemesince, davacı lehine hükmedilmiş nafakanın feragat sebebiyle kaldırılması ve herhangi bir yoksulluk nafakası bulunmadığından bahisle; işbu yoksulluk nafakasının arttırımı talepli davanın reddine karar verilmesi yerinde olup, davacının istinaf talebinin esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/06/2014 NUMARASI : 2013/526-2014/474 Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı-yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesi ile; nafakaların yetersiz olduğunu belirterek, aylık 400.00.- TL olan yoksulluk nafakasının 1.000.00.- TL ye, 300.00.- TL olan iştirak nafakasının 500.00.- TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile; davanın reddini ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, mümkün değil ise her iki nafakanın indirilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Artırımı - Boşanma Taraflar arasındaki "nafaka artırımı" ve "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İncelenmesi gerekli görülen Samandağ Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2005/203 esas, 2006/91 karar sayılı dosyasının eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.21.06.2012 (Prş.)...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/01/2023 NUMARASI : 2022/436 ESAS 2023/45 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile DoğubeyazıtAile Mahkemesinin 21/05/2021 tarihli anlaşmalı boşanma ile boşandıklarını, müşterek çocuğa aylık 1000 TL nafaka ödenmesi husunda anlaştıklarını, çocuğun büyüdüğünü, masraflarının arttığını, davalının Gümrük BAkanlığı bünyesinde muhafaza memuru olduğunu, verilen nafakanın ülkemizin enflasyon oranları da dikkate alındığında karşılamaz hale geldiğini, bu nedenlerle müşterek çocuk için daha önce hükmedilen 1000 TL nafakanın 3500 TL ye yükseltilmesini, nafakanın her yıl ÜFE/TÜFE oranında arttırılmasını talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesinde; davalı ile...4. Aile Mahkemesi'nin 2005/640 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, bu kararla kendisi için aylık 100TL, müşterek çocuk ... için aylık 50TL nafaka bağlandığını; ancak, bu nafakanın da günümüz ekonomik koşulları sonucu yetersiz kaldığını belirterek; nafakanın artırılarak, yoksulluk nafakasının aylık 700TL' ye, iştirak nafakasının aylık 400TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi, nafakanın kaldırılması davasının reddi, yoksulluk nafakası ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin, nafakanın kaldırılması davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Kaldırılması talep edilen nafakanın yıllık tutarı 6.000,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 41.530,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....
DAVA TÜRÜ : Nafakanın Artırımı- Nafakanın Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacının nafakanın azaltılması davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı, dava dilekçesinde; boşanma kararı ile birlikte velayetleri kendisine bırakılan müşterek çocuklar Yakup, Musa ve Fatih yararına boşanma kararında hükmolunan 75,00'er TL iştirak nafakalarının 150,00'şer TL daha artırılmasını talep etmiş; mahkemece verilen 08.10.2015 tarihli ilk kararda ortak çocuklar yararına ayrı ayrı hükmedilen 300 TL iştirak nafakaları davalı-karşı davacı erkeğin temyizi üzerine miktar yönünden, talep aşılarak...
Mahkemece; yakın bir tarihte kesinleşen nafakanın artırımı davasının kısmen kabul edildiği, nafakaların artırımı yönünde hüküm tesis edildiği, nafaka yükümlüsü davacının açtığı nafakaların kaldırılmasına ilişkin karşı davanın reddedildiği, kararın temyiz edilmeksizin 16.11.2011 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme tarihinden kısa bir süre sonra 16.01.2012 tarihinde eldeki davanın açıldığı, o kararın kesinleşmesiyle eldeki davanın açılma tarihi arasında geçen iki aylık sürede davacının ekonomik ve sosyal durumunda, olağanüstü bir değişikliğin varlığının ispat edilemediği, diğer taraftan kararın temyiz edilmemesinin nafaka artırımının kabulü anlamına geldiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, bu talep kabul görmezse indirilmesi istemine ilişkindir....
Mahkemece davacı-karşı davalının davasının kısmen kabulü ile müşterek çocuk için hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının 150,00 TL artırılarak aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine; davalı-karşı davacının davasının kabulü ile davacı için hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması nedeniyle temyiz edilmiştir. Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılmasına, karşı dava yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4 maddesi hükmüne göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına karar verilebilir. Bu hüküm gereğince mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir. ......
Kural olarak, nafaka artırımı davalarında; mahkemece hükmedilen nafakanın geçerlilik tarihi daima dava tarihidir. Bu husus, 28.11.1956 gün 15 E., 15 K. sayılı Y.İ.B.K.'da "nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder" şeklinde belirtilmiştir. Yine, belirlenen nafakanın aylık ödeneceği hususu da kanun hükmüdür. Buna göre, dava tarihinden geçerli olacak şekilde nafakaya hükmedilmesi gerekirken; kararda nafakaların geçerlik tarihinin gösterilmemesi usul ve yasaya uygun bulunmamıştır. Ancak bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1. fıkrasındaki "davanın kabulüne" sözcüklerinden sonra "dava tarihinden itibaren" kelimeleri yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 23.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 27.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....