"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, yoksulluk nafakasının geçen zaman içerisinde ihtiyaçları karşılamadığı ileri sürülerek aylık 200 TL'den 450 TL'ye çıkartılması talep ve dava edilmiştir.Mahkemece davanın kabulü ile nafakanın aylık 450 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ ; Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 425,00 TL olan nafakanın kaldırılmasına, reddi halinde ise müvekkilinin ekonomik durumuna göre nafakanın azaltılmasına karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. TMK’ nun 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir. Bu bağlamda; nafakanın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir....
Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. O halde; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin davalıyı yoksulluktan tamamen kurtarmadığı ancak mali durumunu olumlu yönde değiştirdiği gözetilerek, tarafların mevcut durum itibariyle sosyal ekonomik durumları da dikkate alındığında, nafakada hakkaniyete uygun bir miktarda indirim yapılması gerekirken davanın tümden kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece; nafaka miktarını protokolle üstlendiği ve nafakanın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte ekonomik durumunda değişikliğin olduğunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK. 175.maddesi hükmü gereğince; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. TMK 176/4.maddesine göre ise; “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir”. Aynı şekilde 331.madde uyarınca; “Durumun değişmesi halinde hakim istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır”. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemelere göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu gerektirmesi gerekmektedir. .../......
Türk Medeni Kanununun 176/4.maddesine göre; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir". Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında; "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir. Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır....
Mahkemece; "Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde azaltılması, istemine ilişkindir.TMK.nun 176/3. maddesinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın, yoksulluğunun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması ya da azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir....
T4 DAVA-K.DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı-Nafakanın Kaldırılması/Azaltılması İSTİNAF KARAR TARİHİ:12/03/2021 İSTİNAF KARARININ YAZILDIĞI TARİHİ :15/03/2021 Taraflar arasındaki nafakanın artırılımı-kaldırılması/azaltılması davası nedeniyle yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen, karara karşı davalı tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI: Davacı dava dilekçesinde özetle; İzmir 17. Aile Mahkemesinin 2016/195 E ve 2016/428 K sayılı kararı ile boşandıklarını, müşterek çocuk Gamze'nin velayetinin kendisine verildiğini ve küçük için aylık 500 TL nafakaya hükmedildiğini, aradan geçen zaman içinde davalının nafakayı kendiliğinden aylık 650 TL'ye yükselttiğini, müşterek çocuğun sağlık problemleri bulunduğunu ve nafaka miktarının yetersiz kaldığını belirterek nafakanın aylık 1000 yada 1500 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir....
tarafından nafakanın kaldırılması veya azaltılması hususunda açılmış bir davanın bulunmaması, dava açılmış ise sonuçlanmış olması ve şikayet hakkının suçun işlendiğinin öğrenilmesinden itibaren 3 ay ve her halde işlenmesinden itibaren 1 yıl içinde kullanılması gerekir. 6. 2004 sayılı Kanun'un 353/1. maddesinde yer alan "İcra Mahkemesinin verdiği tazyik ve disiplin hapsine ilişkin kararlara karşı, tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itiraz edilebilir....
Yüksek Yargıtay’ın yerleşen uygulamasına göre; nafaka yükümlüsüne göre ekonomik yönden güçsüz olan nafaka alacaklısı tarafından açılan nafaka bağlanması veya bağlanan nafakanın değişen şartlar nedeniyle artırılması istemli davaların kısmen kabul edilmesi halinde, yargılama giderlerinin tamamen davalı tarafa yükletileceği, kabul-ret oranı dikkate alınarak bir paylaştırma yapılamayacağı, ancak ekonomik yönden daha güçlü olan nafaka yükümlüsü tarafından nafaka alacaklısı aleyhine açılan nafakanın kaldırılması veya indirilmesi istemli davalarda ise, HMK’nun 326. maddesinin uygulanması gerektiği kabul edilmiştir. (Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin 17/11/2017 tarih, 2017/15777 esas, 2017/16106 karar, Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin 20/03/2018 tarih, 2018/1927 esas, 2018/2724 karar, Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin 24/09/2018 tarih, 2018/4516 esas, 2018/8904 karar sayılı ilamları) Açıklanan gerekçe ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM A)1- Davacının istinaf isteminin KABULÜ ile Ankara 20....
Davacının nafakanın (maddi yardımın) kaldırılmasına yönelik talebinin ise protokol hükmünde belirlendiği ve mahkememizce aynen onaylandığı, anlaşmalı boşanma protokolünün tarafların kendi aralarında serbestçe seçenekli olarak belirlendiği ve mahkememizce aynen hüküm altına alındığı anlaşmalı boşanmanın gerçekleşmesinden çok kısa süre sonra nafakanın (maddi yardımın) kaldırılmasının talep edildiği görülmüştür. TMK'nun 175. maddesine göre; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Aynı yasanın, 176/4. maddesine göre de; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Anılan yasal düzenlemelere göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu sağlaması gerekmektedir....