Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle davacı kadına takdir edilen yoksulluk nafakasının TÜİK tarafından belirlenen yıllık Üfe oranı üzerinden artışı gerekir. İlk Derece Mahkemesince yoksulluk nafakasının arttırım talebinin reddi hatalı görülerek, önceki nafakanın Yıllık Üfe artış oranının altında kaldığından Üfe artış oranına göre tespit edilen 370,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan tahsiline, bu nafakanın her yıl TÜİK tarafından açıklanan ÜFE oranında artırılmasına karar vermek gerekmiş ve davacının bu yöndeki istinaf talebinin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. Tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, , müşterek çocuğun yaşı, zorunlu öğrenim döneminde bulunması temel ihtiyaçları ile eğitim öğretim ihtiyaçları nazara alındığında hükmedilen iştirak nafakası miktarı ölçülülük ve hakkaniyet ilkelerine uygundur. Bu nedenle davacının istinaf talebinin iştirak nafakası yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; 2009 yılında boşanma davasıyla birlikte davacı için 200 TL yoksulluk, müşterek çocuk için 200Tl iştirak nafakasına hükmedildiğini, işsiz olduğunu, nafakaları ödeyemediğini, nafaka borçlarını ödeyememesi nedeniyle hapis cezası aldığını, bu nedenlerle iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Hakim, yoksulluk nafakasının takdirinde, nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile, nafaka yükümlüsü kocanın gelir durumu arasında bir oranlama yaparak, taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyarak bir karar vermelidir. Bu verilecek karar da TMK.nun 4.maddesi kapsamında hakkaniyete uygun olmalıdır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, yıllık ÜFE artış oranı, günün ekonomik koşulları, davacı kadının zorunlu ihtiyaçları, davacı kadına boşanma ilamından sonra babasından dolayı bağlanan aylık miktarı nazara alındığında mahkemece takdir edilen nafaka yüksektir....

      belirlemesi, tazminatlar ile iştirak nafakasının miktarı ve yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulması talebiyle temyiz kanun yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır....

      İlk Derece Mahkemesince yapılan iştirak ve yoksulluk nafakası artışlarının ÜFE artış oranının altında kaldığı, bu nedenle davacının istinaf talebinin kısmen kabulü ile ÜFE artış oranına göre tespit edilen 990,00 TL yoksulluk nafakası ve 600 TL iştirak nafakasının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-)Davacı vekilinin, istinaf talebinin HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KISMEN KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILARAK, YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, BUNA GÖRE; 1- Davanın KABULÜ ile; Konya 5....

      Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar ....04.2010 kesinleşme tarihli karar ile boşanmışlardır. Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile ... nafaka takdiri doğru görülmemiştir....

        Yoksulluk nafakası boşanma davası içerisinde istenebileceği gibi, o dava devam ederken ya da sonuçlandıktan sonra ayrı bir dava ile de istenilebilir. Yoksulluk durumu; günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları birlikte değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası, ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır. Onun içindir ki bilimsel öğretide: "Evlilik birliğinde eşler arasında geçerli olan dayanışma ve yardımlaşma yükümlülüğünün, evlilik birliğinin sona ermesinden sonra da kısmen devamı niteliğindedir" şeklinde açıklamalara yer verilmiş bulunmaktadır (Akıntürk, Turgut: Aile Hukuku, 2. cilt, İst. 2002, sh.294)....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması-yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalının çalıştığını , yoksulluk çekmediğini ileri sürerek aylık 100.00.- TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı, çalışmadığını belirterek davanın reddini istemiş , karşı davasında da ihtiyaçlarının arttığını ileri sürerek aylık 80.00.- TL yoksulluk nafakasının 400.00.- TL ye, 100.00.- er TL iştirak nafakasının 300.00.- er TL ye yükseltilmesini ve nafakaların her yıl artması için oran belirlenmesini talep etmiştir....

            Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, özellikle ekonomik göstergelerdeki değişiklikler (TEFE-ÜFE oranları) nazara alındığında, takdir edilen (artırılan) yoksululk nafakası miktarı çok olup, TMK’nun 4.maddesi kapsamında hakkaniyete uygun değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci maddesindeki "yoksulluk nafakasının 300,00 TL arttırılarak aylık 450,00 TL'ye çıkartılmasına ve aylık 350,00 TL iştirak, 450.00 TL yoksulluk nafakası olmak üzere toplam 800.00 TL nafakanın" ifadesinin çıkartılarak yerine "yoksulluk nafakasının 250,00 TL artırılarak aylık 400,00 TL 'ye çıkartılmasına ve aylık 350,00 TL iştirak, 400,00 TL yoksulluk nafakası olmak üzere toplam 750,00 TL nafakanın" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 35.00 TL.bakiye temyiz harcının temyiz...

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; karşı davanın reddine, asıl davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk ELİF NAZ BALAND lehine aylık 650 TL iştirak nafakasının davalı davacıdan alınarak davacı davalıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayı istinaf edilmiş, Davalı davacı erkek vekili yoksulluk nafakası talebinin reddini, aleyhe iştirak nafakasına hükmedilmesini ve miktarını, Davacı davalı kadın vekili ise hükmedilen iştirak nafakası miktarını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl dava; TMK Madde 182 uyarınca iştirak nafakası talebine; karşı dava ise TMK madde 175 uyarınca yoksulluk nafakası talebine ilişkindir. Tarafların Konya 2....

              UYAP Entegrasyonu