"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması-yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalının çalıştığını , yoksulluk çekmediğini ileri sürerek aylık 100.00.- TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı, çalışmadığını belirterek davanın reddini istemiş , karşı davasında da ihtiyaçlarının arttığını ileri sürerek aylık 80.00.- TL yoksulluk nafakasının 400.00.- TL ye, 100.00.- er TL iştirak nafakasının 300.00.- er TL ye yükseltilmesini ve nafakaların her yıl artması için oran belirlenmesini talep etmiştir....
Davacı ve müşterek çocuk arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan kesinlik sınırı her biri açısından ayrı ayrı hesaplanır. Eldeki dosyada müşterek çocuk için talep edilen iştirak nafakası kabul edilmiş, davacı için talep edilen yoksulluk nafakası ise reddedilmiştir. Buna göre; davacının reddedilen yoksulluk nafaka miktarı aylık 600,00- TL'dan yıllık 7.200,00- TL olup kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Karar tarihi itibarıyla reddedilen yoksulluk nafakası miktarı yıllık sekizbin -TL'nı geçmemektedir. Hüküm, reddedilen yıllık yoksulluk nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir....
Bu doğrultuda nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda, taraflar 14.10.2008 tarihinde boşanmış ve boşanma kararı ile birlikte davacı lehine aylık 100,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Davacının ev hanımı olduğu, çalışmadığı, kirada oturduğu, aylık 350 TL kira ödediği, vefat eden babasından ötürü aylık 260 TL yetim aylığı aldığı, 2012 model aracının olduğu, miras yoluyla hisseli tarlaların kendisine intikal ettiği; davalının ise emekli olduğu ve aylık 1.038 TL maaş aldığı, ek iş yaptığı, ek iş sayesinde aylık 1.000 TL kazandığı tespit edilmiştir. Davalının ekonomik ve sosyal durumunda boşanma davasından sonra olağanüstü bir artış olduğu görülmemiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından, tarafların 29.05.2012 tarihinde boşandıkları, boşanma ilamı ile davacı lehine aylık 250 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık iki yıllık süre geçtiği, davacının ev hanımı olduğu ve geliri bulunmadığı, davalının ise öğretmen olduğu, aylık 2.500 TL maaşının bulunduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2015 NUMARASI : 2012/903-2015/195 Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesi ile; davalının ekonomik durumunun çok iyi olduğunu, davacının ve ortak çocuğun giderlerinin arttığını ileri sürerek; aylık 3.000.00.TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının 12.500.00.TL'ye, 2.500.00.TL olarak ödenen iştirak nafakasının da 12.000.00.TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, yoksulluk ve iştirak nafakalarının 4.500.00.'...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/05/2015 NUMARASI : 2015/48-2015/258 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesinde; davalı ile Ankara 10. Aile Mahkemesinin 2009/1481- 2012/525 E.K sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma kararı ile kendisine ve çocuğuna 300,00'er TL yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedildiğini, günün ekonomik koşullarına göre bu miktar nafakaların yetersiz kaldığını ileri sürerek; yoksulluk ve iştirak nafakalarının aylık 1.000,00'er TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile ....’in yayımladığı... (......) artış oranı nazara alındığında mahkemece takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakası artırım oranları fazla olup, mevcut gelir durumuna göre nafaka yükümlüsünden aylık toplam ....500,00 TL nafaka ödemesi beklenemez. Mahkemece; önceki nafaka takdirinde taraflar arasında oluşan dengeyi koruyucu, hakkaniyete uygun oranda artırım kararı verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması Türk Medeni Kanunu'nun .... maddesinde hükme bağlanan hakkaniyet ilkesine uygun görülmemiş, bu husus bozmayı gerekmiştir. O halde, Mahkemece yapılacak iş; tarafların ekonomik durumları; nafaka alacaklılarının ihtiyaçları ve Medeni Kanunu'nun .... maddesindeki hakkaniyet ilkesini de dikkate alarak nafakalarda daha az oranda artırım yapmak olmalıdır....
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayrılmak zorunda kaldığını, yeniden evlendiğini, 2 çocuğu daha olduğunu, kredi borçlarının bulunduğunu, davacının çalışabileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiş; karşı dava ile de, yoksulluk nafakasının kaldırılmasını ve iştirak nafakasının 100.00 TL ye indirilmesini talep etmiştir. Mahkemece asıl dava ve karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı ve davalı-karşı davacı vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı(karşı davacı)'nın temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı (karşı davalı)'nın temyiz itirazlarına gelince; Dava konusu uyuşmazlık; davacı ve ortak çocuk yararına hükmolunan yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılmasına ilişkindir....
nın 331. maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası artırım oranı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır. Somut olayda, ortak çocuğun 2006 doğumlu olduğu, annenin ev hanımı, babanın polis olduğu,babanın evlendiği , 2013 yılında bir çocuğu daha olduğu tespit edilmiştir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, ortak çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, iştirak nafakasına hükmedilen tarih ile bu davanın açıldığı tarih arasındaki süre nazara alındığında mahkemece takdir edilen ve arttırılan nafaka miktarı yüksektir....
Aile Mahkemesinin 16/06/2011 tarih ve 2010/1707 E., 2011/845 K. sayılı kararı ile boşandıklarını, davacı için aylık 350,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar için aylık 300,00'er TL iştirak nafakası takdir edildiğini, bu nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiğini, müvekkilinin ve müşterek çocukların ihtiyaçlarının arttığını, müvekkilinin tek başına ihtiyaçları karşılamakta zorlandığını, çocukların eğitimlerinin devam ettiğini, bağlanan nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının aylık 2.000 TL'ye, iştirak nafakalarının ise, ayrı ayrı aylık 1.500'er TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....