"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, müşterek çocuk.... lehine takdir olunan iştirak nafakasının miktarı, müşterek çocuk...lehine takdir olunan nafaka ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Müşterek çocuk ... 2012 yılı Haziran ayından itibaren davalı baba yanında bulunduğu halde, bu çocuk için davacı anne lehine ara kararla bu tarihten itibaren nafakaya hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe, ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz. Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğurabileceği onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Bu kapsamda, çocuğun cinsiyeti, doğum tarihi, eğitim durumu, kimin yanında okumakta olduğu, talepte bulunanın çocuğun eğitim durumu ile ilgilenip ilgilenemeyeceği, sağlığı, sağlık durumuna göre tedavi olanaklarının kimin tarafından sağlanabileceği gibi özel durumuna ilişkin hususlarda göz önünde tutulmalıdır. Velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde ana babadan kaynaklanan özelliklerin de dikkate alınması kaçınılmazdır....
Bu durumda fiilen bakan annenin çocuk için ergin olduğu tarihe kadar babadan nafaka istemesi yasal olarak mümkündür (TMK.md. 329/1). Öyleyse çocuk için fiilen bakan davacı anne yararına dava tarihinden çocuğun ergin olmasına kadar devam etmek üzere uygun miktarda nafaka takdiri gerekirken, bu isteğin reddi doğru olmamıştır. Bu yönden sayın çoğunluk görüşüne katılmıyorum. 2-AN/HA/MO...
İştirak nafakasının miktarı tayin edilirken, çocuğun ihtiyaçları yanında, nafaka yükümlüsünün gelir durumunun da dikkate alınacağı ve durumun değişmesi halinde nafaka miktarının yeniden belirleneceği veya artırılabileceği hususlarında duraksama yoktur. Nafaka miktarının yeniden belirlenmesi yada artırılması için durumun değiştiğinin ilgilisi tarafından ispat edilmesi gerekir....
Dosya kapsamında dayanılan vakıalar, toplanan deliller, uzman raporu yine davacı tarafın tanık listesi ve beyan dilekçesi dikkate alındığında müşterek çocuğun annede olan velayetini değiştirilmesini gerektirir durum bulunmadığı anlaşıldığından velayetin değiştirilmesi davasının reddine ilişkin karar usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi çocuğun da menfaatinedir. Davacı-karşı davalı erkeğin asıl davanın reddine yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı-karşı davalı vekili son celsede "biz rapor doğrultusunda velayetin annede kalmasını müvekkilimiz ile çocuk arasında raporda belirtildiği şekilde kişisel ilişki kurulmasını ve nafakanın pandemi koşulları nazara alınarak makul bir miktarda indirilmesini talep ederiz" şeklinde beyanda bulunmuştur. Dava velayetin değiştirilmesi davası olarak açılmış, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine dair bir dava yoktur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, iştirak nafakasının niteliği; müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları ve nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alındığında, müşterek çocuk için takdir olunan iştirak nafakası miktarı az olduğunu mahkemece verilen kararın hatalı olduğundan kararın kaldırılmasına ve davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu velayetin değiştirilmesi davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
İcra emrine karşı şikayet yoluna başvuran borçlu nafaka ödemediğini kabul etmekle birlikte, çocukların kendi yanında kaldığından ödeme yapmadığını, ayrıca alacaklının yeniden evlendiğini ve alacaklının velayetin değiştirilmesi davası açtığını beyan ettiğinden, çocukların velayetinin borçluya geçtiği kabul edilerek takibin iptalini talep etmiştir. Mahkeme ilamı nafaka alacaklısının evlenmemesi koşuluna tabi tutulduğunu, mahkemenin bu şartın gerçekleşip gerçekleşmediğinin denetimini yapma yetkisi bulunmadığını, kararın infazın kabil olmadığı gerekçesi ile takibin iptaline karar verilmiş olup, bu karar kusul ve yasaya aykırıdır. Şöyle ki, iştirak nafakasına ilamda şartsız olarak hükmedilmiştir. İlamda alacak annenin sonra evlenmesi halinde velayetin babaya verileceği hüküm altına alınmış olup, bu hüküm ilamın şarta bağlı olduğu anlamına gelmez. TMK'nun 349. maddesi; "Velayete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesi velayetin kaldırılmasını gerektirmez..." hükmünü düzenlemektedir....
TMK.nun 327.maddesinin 1.fıkrasında "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler anne ve baba tarafından karşılanır" aynı kanunun 328/1. maddesinde " ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder" 329/1 maddesinde de " küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir" hükmü yer almaktadır. Somut olayda boşanma sonucunda ortak çocuğun velayetinin davalı babaya verildiği ve halen velayetin davalı babada bulunduğu , babanın yeniden evlendiği , çocuğun dava tarihi itibari ile ve halen annesi ile kaldığı konularında uyuşmazlık yoktur. İştirak nafakası velayetin fiilen (eylemli olarak) kullanılmasına bağlı bir haktır. Velayetin kendisine bırakıldığı eş çocuğa bakmayıp karşı taraf çocuğa bakıyorsa çocuğa bakan, velayetin değiştirilmesi davası açmak zorunda olmadan doğrudan iştirak nafakası talebinde bulunabilir....
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde dosya kapsamında velayetin değiştirilmesini haklı kılacak olgular bulunmadığı, anne ile çocuklar arasındaki bağ ve çocukların ortamdan ayrılmaması gerektiği ve alınan sosyal inceleme raporu nazara alınarak mahkememizce küçüğün isteklerinin ön planda tutulmasının faydalı olacağı kanaatine varılmakla davacının ispatlanamayan velayetin değiştirilmesi talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından; her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.08.04.2013(Pzt.)...