No: 44 Kocasinan Kayseri adresindeki müstakil evde sürdürdüklerini, tarafların arasında baştan beri maddi ve manevi uyuşmazlıklar olduğunu ve tarafların ayrılma kararı aldığını, Kocasinan Tapu Müdürlüğüne aile konutu şerhi konulması için başvuru yaptıklarını ancak söz konusu yerin tarla vasfında olması sebebiyle taleplerinin reddedildiğini, davaya konu taşınmaz kaydına aile konutu şerhi konulmasını, yargılama giderlerine ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından ikame edilen haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, soyut iddiaların gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasındaki boşanma davasının Kayseri 4....
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında kesinleşmiş bir boşanma kararı bulunmadığını, boşanma davası sürerken mahkeme tarafından aile konutu şerhi konulması talep edilebilen bir kurum olduğu nazara alındığında boşanma davasının açılmış olması aile konutu niteliğini sona erdiren bir durum olmadığını, taşınmaz üzerindeki aile konutu şerhinin dava yolu ile konulmadığından tapu müdürlüğünce kaldırılmasının mümkün olacağını, yüksek mahkeme kararlarında dava şartı olan hukuki yararın bulunmaması sebebiyle davanın usulden reddinin gerektiğini, tüm bunların yanında müvekkilinin ikametgah adresi üzerinde aile konutu şerhi bulunan konut olup, halen konutta kişisel malı olan mobilyaların ve bir takım özel eşyalarının bulunduğunu, müvekkilinin tek geçim kaynağının tedbir nafakası olduğunu, nafaka miktarının azlığı sebebiyle boşanma kararı kesinleşinceye kadar aile konutunda yaşama hakkının baki olduğu değerlendirildiğinde aile konutunun kendisine tahsisi talebinde bulunmasının...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı koca tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tapu kaydına aile konutu şerhi konulması kararına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece dava kabul edilmekle birlikte, kararda aile konutunun taşınmazın hangi bağımsız bölümü olduğu belirtilmemiştir. İnfazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeninde yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK md. 438/7)....
Bu nedenle dahili davalıların temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı kadın, aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına, aile konutu olduğunun tespitine ve aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece ipoteğin kaldırılması davası konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, aile konutu şerhi konulması davasının reddine, taşınmazın aile konutu olduğunun tespitine karar verilmiştir. Davacı kadın ve davalı kooperatif tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesince; aile konutu olarak tespitine karar verilen taşınmazın, eşlerin birlikte oturduğu bir mekan olması gerektiği halde ilk derece mahkemesince arsa vasıflı olduğu belirtilen 1002 ada 20 parsel yönünden tespit kararı verilmesi doğru olmadığından bahisle, taraf vekillerinin aile konutu tespitine ilişkin istinaf başvurularının kabulüne, Erzurum İli, Aziziye İlçesi, Ilıca Mah., Köyiçi Mevkii, ... Ada, ... Parselde 2....
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 08/09/2020 NUMARASI : 2019/778 ESAS 2020/466 KARAR DAVA KONUSU : Aile Konutu Şerhi Konulması KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava; aile konutu şerhi konulması talebine ilişkindir. Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların, 08/08/2018 tarihinde resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden çocuklarının olmadığı, davacı tarafından istinafa konu kararın davası ile aile konutu şerhi konulmasının talep edildiği anlaşılmıştır....
Davalı 12.04.2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle;davacı müşterek konutu kendi isteği ile terkettiğinden lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinin doğru olmadığının bu nedenlerle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi "nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6100 sayılı HMK m.341/2 maddesine göre karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar karar tarihi itibariyle 5.880,00- TLdır. Buna göre; davacı lehine hükmedilen ve reddedilen aylık nafaka miktarı 300,00- TL olup yıllık 3.600,00- TL olup kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Karar tarihi itibarıyla kabul ve red edilen nafaka miktarları yıllık beşbinsekizyüzseksen -TL'nı geçmemektedir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/02/2022 NUMARASI : 2022/62- 2022/98 DAVA KONUSU : Aile Konutu Şerhi Konulması (Çekişmeli) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde belirttikleri vakıalar nedeniyle Bahçebaşı Mahallesi, İlibe Mevkii 1628 ada 5 parselde kayıtlı bulunan taşınmazın öncelikle devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasını, sonrasında ise aile konutu şerhi konulmasını, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verildiği görülmüştür....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/02/2022 NUMARASI : 2022/62- 2022/98 DAVA KONUSU : Aile Konutu Şerhi Konulması (Çekişmeli) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde belirttikleri vakıalar nedeniyle Bahçebaşı Mahallesi, İlibe Mevkii 1628 ada 5 parselde kayıtlı bulunan taşınmazın öncelikle devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasını, sonrasında ise aile konutu şerhi konulmasını, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. ...2.İcra Müdürlüğünün 2004/7771 sayılı dosyasındaki tapu kayıt örneğinde taşınmaz üzerinde 11.8.2006 tarihinde aile konutu şerhi bulunduğu yazılıdır. Bu... Sicil Müdürlüğünden yazı ile sorularak alınacak cevapla birlikte dosyanın gönderilmesi için yerel mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 24.09.2008 (Çrş.)...
(TMK 197/2) Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden davacı kadının erkeğin sadakatsizliğine, ortak konutu terk edip evin ihtiyaçlarını karşılamamasına vakıa olarak dayandığı, ilk derece mahkemesince erkeğe ortak konutu terk etme, sadakatsizlik ve birlik görevlerini yerine getirmeme kusurlarının verildiği, anılan kusurların davalının ikrarı ve dinlenen davacı tanıklarının görgüye dayalı beyanıyla gerçekleştiği, kadının ayrı yaşamakta haklılığını ispat ettiği, kadın lehine hükmedilen nafaka miktarlarının tarafların ekonomik ve sosyal durumuna nafaka alacaklısının ihtiyaçlarına göre makul olduğu anlaşıldığından davalının istinafı reddedilmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....