Bu nedenle, TMK'nın “Hısımlık” başlıklı 282 ila 363. maddeleri arasında yer alan soybağına ilişkin davalar, aile mahkemeleri tarafından çözümlenmelidir. Diğer taraftan, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi gereğince, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemlerine ilişkin davalara bakmak görevi ise asliye hukuk mahkemelerine ait bulunmaktadır. Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocuğu arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “Anne ile evlenme”, “Tanıma” ve “Hakimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir....
Bu nedenle, TMK'nın “Hısımlık” başlıklı 282 ilâ 363. maddeleri arasında yer alan soybağına ilişkin davalar, aile mahkemeleri tarafından çözümlenmelidir. Diğer taraftan, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi gereğince, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemlerine ilişkin davalara bakmak görevi ise asliye hukuk mahkemelerine ait bulunmaktadır. Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocuğu arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “Anne ile evlenme”, “Tanıma” ve “Hâkimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde nüfus kayıtlarında "..." olarak yazılı doğum yerinin "Tefenni" olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava nüfus kütüğünde "... (...)" olan doğum yerinin Tefenni olarak değiştirilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden davacının doğum yerinin ... köyü olduğu, ... köyünün adının daha sonra ... olarak değiştirildiği, ...'ın Burdur ilinin Tefenni ilçesine bağlı olduğu anlaşılmaktadır....
in nüfus kütüğünde 06.07.1991 olarak kayıtlı doğum tarihinin 06.07.1987 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece yetkisizlik kararı verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; ...'in nüfus kütüğünde 06.07.1991 olarak kayıtlı doğum tarihinin 06.07.1987 olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece yetkisizlik kararı verilerek dava dosyasının yetkili ve görevli Hatay Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Dava nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olup 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin birinci fıkrasının "a" bendi uyarınca nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzeltmeyi isteyen kişiler tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılır....
Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde mülkiyet sahibinin hangi sıfatlarının kütüğe geçirileceği sayılmış olup,bunların arasında malikin doğum tarihi yer almamıştır. Dolayısıyla tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgisinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltimi gerektirir bir hata yapılmışsa bu hatanın tüzüğün 87. maddesi uyarınca ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki kurallar araştırılarak idarece düzeltilmelidir. Böyle olunca tapulama tutanağındaki doğum tarihinin mahkemece düzeltilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün HUMK. nun 438/VII. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 20.04.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydında isim düzeltilmesi istemine ilişkindir....
Diğer taraftan, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi gereğince, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemlerine ilişkin davalara bakmak görevi ise asliye hukuk mahkemelerine ait bulunmaktadır. Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocuk arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “anne ile evlenme”, “tanıma” ve “hakimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir. TMK'nın 285. maddesinde yer alan “babalık karinesi” uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babası kocadır....
Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; Dava konusu taşınmazın tapulama tutanağının incelenmesinden, ...'nın taşınmazı 1954 yılında haricen ... evlatları ... ve ...'ya sattığı, halen ... ve ...'nın zilyet bulunduğu belirtilerek 1/2 hisse ... oğlu ..., doğum tarihi 1932, 1/2 hisse ... oğlu ... doğum tarihi 1934 olarak tesbit yapıldığı anlaşılmıştır. Dosya içerisindeki davacıların nüfus kayıt örneklerine göre ... oğlu ...'nın doğum tarihinin 1944, ... oğlu ...'nın doğum tarihinin 1950 olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, oğlunun nüfus kütüğünde 01.03.2003 olan doğum tarihinin 27.06.2002 olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, toplanan kanıtlara ve özellikle 27.06.2002 günlü doğum raporu içeriği ile yasal gerektirici nedenlere göre aşağıda yazılan dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Davada, ...'ın nüfus kütüğünde 01.03.2003 olan doğum tarihinin 27.06.2002 olarak düzeltilmesi istenilmiş olup, adı geçen küçüğün doğum yerinin düzeltilmesi hakkında dava dilekçesi ile ya da davaname ile yöntemine uygun biçimde açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeden, mahkemece dava dışı doğum yerinin de düzeltilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....
26/04/1988 olarak yer aldığından bahisle doğum tarihlerinin gerçeğe uygun olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....