"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesi ile 10.10.1970 olan doğum yılının 10.10.1974 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen kişilerin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde görüleceği hükme bağlanmıştır. Dava dilekçesinde ve dava dilekçesi ekindeki nüfus kaydında davacının yerleşim yerinin ".... Mahallesi .... 2 Cad....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2018/386 ESAS 2019/286 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Diğer Kayıtların Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Kuşadası 3....
Bu nedenle, TMK'nın “hısımlık” başlıklı 282 ila 363. maddeleri arasında yer alan soybağına ilişkin davalar, aile mahkemeleri tarafından çözümlenmelidir. Diğer taraftan, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi gereğince, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemlerine ilişkin davalara bakmak görevi ise asliye hukuk mahkemelerine ait bulunmaktadır. Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocuk arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “anne ile evlenme”, “tanıma” ve “hâkimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARLARININ ÖZETİ Akçakoca Asliye Hukuk Mahkemesi'nce;"...5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzeltmeyi isteyen şahsın yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekir.(Nitekim bu husus Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/6584 Esas, 2018/247 K. nolu ilamında da belirtilmiştir.) Bu yer mahkemesinin yetkisi itiraza tabi olmayıp kamu düzenine ilişkin kesin yetkidir. Dolayısıyla Mahkememizce itiraz olup olmadığına bakılmaksızın bu husus resen gözetilcektir. Dosyadaki nüfus kaydında davacının dava tarihi itibariyle yerleşim yerinin Merkez/DÜZCE olduğu görülmektedir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/01/2023 NUMARASI : 2022/702 ESAS - 2023/14 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Doğum Yerinin Düzeltilmesi İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,kendisinin 01/07/1986 tarihinde Mersin ilinde dünyaya geldiğini, doğumun evde gerçekleştiğini, kendisinin doğum yerinin Erciş olarak kaydedildiğini, doğum yerinin aslen Mersin olduğunu, ailesinin uzun zaman önce Erciş'ten göç ettiğini, kendisinin göç ettikten 10 yıl sonra doğduğunu, doğum yerinin Erciş olarak yazılması nedeniyle mesleki hayatında olumsuzluklar yaşandığını bu nedenle doğum yerinin Mersin olarak düzeltilmesini talep ve dava etmiştir. YEREL MAHKEME KARARI; Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; doğum yeri değişikliği istemini haklı gösterecek nitelikte bilgiye ulaşılamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Görülüyor ki, bunların arasında malikin doğum tarihi yer almamıştır. Dolayısıyla tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgilerinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet, tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltimi gerektirir bir hata yapılmışsa bu hatanın Tüzüğün 87. maddesi uyarınca ilgilisinin başvurması üzerine o maddedeki koşullar araştırılarak idarece düzeltilmesi gerekir. Böyle olunca: kadastro tespitleri sırasında yapılan yanlışlıklardan doğan doğum tarihine ilişkin davanın reddi yerine istemin hüküm altına alınması doğru olmadığından karar bozulmalıdır. Ancak; bu husus Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/VII. maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün aşağıda açıklanan şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Mülkiyet hakkının tescili başlıklı Tapu Sicil Tüzüğü’nün 25.maddesinde kütükte bulunması zorunlu bilgiler;malikin adı,soyadı,baba adı,edinme nedeni ile tarihi ve yevmiye numarasından ibarettir.Bunların arasında malikin doğum tarihi yer almamıştır. Dolayısıyla tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgisinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez.Şayet tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltimi gerektirir bir hata yapılmışsa,bu hatanın tüzüğün 87. maddesi uyarınca ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki kurallar araştırılarak idarece düzeltilmelidir.Böyle olunca tapu kütüğündeki doğum tarihinin mahkemece düzeltilmesi doğru görülmemiş,kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de,yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,hükmün HUMK.nun 438/VII. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın nüfus kaydında yaş tashihine ilşkin olduğu ve 5490 S.Y. 36/1-a maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzenlenmiş ve düzeltme davalarında yetki ve görev yönünden ise düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda; davacı, ölen annesinin nüfus kaydındaki doğum tarihinin gerçek durumu yansıtmadığı belirtilerek doğum tarihinin düzeltilmesini talep etmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı açıkça hükme bağlanmıştır....
Dosya kapsamından; Çivril Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 28/11/2014 havale tarihli davanamesinde, mağdur Elveda'nın nüfus kayıtlarındaki yaşının gerçek yaşını yansıtmadığı, Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 14/11/2014 tarihli raporunda E.. K..'ın beden ve ruhsal durum muayenesi ile radyografilerinin incelenmesi sonucu 19 - 21 yaşları arasında olduğunun belirtildiği, mağdur küçüğün nüfus kaydının yaş bakımından düzeltilmesi gerektiği anlaşılmakla E.. K..'ın 12/05/1999 olan doğum tarihinin 12/05/1994 olarak düzeltilmesi isteminde bulunulduğu anlaşılmıştır. Eldeki davanın, 5490 sayılı Kanunun 35 ve devamı maddelerinde düzenlenen nüfus kayıt düzeltilmesine ilişkin olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
Satırında yer ... "... olarak" kelimelerinden sonra gelen "ve doğum tarihinin de tapu kaydında 05.05.1949 olarak" yazısının çıkartılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ bu hali ile ONANMASINA, 8.4.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....