Ancak, sigortalının yaşı ile ilgili gerçek kayıtlar esas alınıp doğum tarihinin mahkeme kararı ile düzeltilmesi halinde, ilama konu dava, gerçek yaşının kayda yansıtılması ile ilgilidir ve nüfusa asıl doğum günü yazılmayıp da küçük veya büyük yazılan kişi tarafından açılan doğum gününün düzeltilmesi sonucunu doğuran klasik yaş tashihi davası değildir. Bu davalar, yaş tashihi ile ilgili değil kayıt tashihi ile ilgili olduğundan bu hallerde yaşlılık aylığı bağlanması ile ilgili emeklilik koşullarının oluşmasında mahkemece de tespit edilen bu yaşın dikkate alınmasında bir isabetsizlik yoktur (Hukuk Genel Kurulunun 24.12.2008 gün ve 2008/10-784 E. 2008/768 K.sayılı kararı)....
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Tapuda isim düzeltilmesi davalarında amaç tapudaki kayıtların, nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesidir. Nüfus Müdürlüğünce, nüfus kütüklerinin taranmasında ... oğlu ... ...'ın kaydına rastlanmadığı belirtilmiş, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünce de davacının murisinin nüfus kütüklerinde kaydı olmadığı gibi vatandaşlık işlemlerine esas olacak bir belge de intikal ettirilmediği bildirilmiştir. Buna göre; dava konusu 294 ada 4parsel, 286 ada 6 parsel ve 282 ada 1 parsel sayılı taşınmazlarda, kaydı düzeltilmesi istenen ... oğlu ... ...'ın nüfusa kayıtlı olmadığı anlaşılmakla tapu ve nüfus kaydı arasında bağlantı ve tutarlılık sağlanması mümkün değildir....
Davalı ...’un annesi ... sağ olup nüfus kayıt davasını onun açması gerektiğinden davalılara yetki verilmeden dava açmak için verilen kesin süre geçerli değildir. Kaldı ki davalılar temyiz dilekçelerinde ...’un annesi ... tarafından 28.12.2021 tarihinde Gebze 3.Aile Mahkemesi 2021/805 esas sayılı dosyası ile nüfus kaydının düzeltilmesi/ soybağının reddi/babalığın tashihi davası açıldığını belirtmişlerdir. Davalılarca açıldığı belirtilen nüfus kayıt tashihine dair dava evlenmenin butlanına ilişkin davanın sonucunu etkileyeceğinden, mahkemece; nüfus kayıt tashihine yönelik davayı bekletici mesele yapılması ve bu davada hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
nın dava konusu 245 ada 42 parselin tapu kaydındaki baba adı ve soyadının tashihi için açmış olduğu davada, dava tarihinde ya da öncesinde mahkemeden alınmış bir izin bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa dava dosyası ve izin belgesinin getirtilerek dosya içerisine konulması, Ayrıca; davacının taşınmazın tespit maliki olan Bekir oğlu Ahmet Sönmez veya baba adı ve soyadını değiştirmek istediği Hasan oğlu Ahmet Zünbül ile irs ve nesep ilişkisini kanıtlayacak verasete esas nüfus aile kayıt tablosunun ilgili Nüfus Müdürlüğü, veraset belgesinin davacı taraftan istenilmesi ve davacının bu hususta beyanları alınarak dosya içerisine konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılabilmesi için geri çevrilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 16.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yaş tashihi istemine ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve ... 3. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ... C. Başsavcılığınca davaname ile açılan davalı ... ile çocuğu arasındaki yaş farkının Medeni Yasanın öngördüğü normal yaş sınırı içinde olmadığından şahsın yaşının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesine göre, nüfus kayıt düzeltilmesi davaları, ilgilinin yerleşim yerindeki asliye hukuk mahkemesinde açılır. Dosya kapsamından, yaşı düzeltilmesi istenen ... ...'nın ...... adresinde oturduğunun anlaşılmasına göre, yetkili mahkeme ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 3....
Az yukarıda belirtildiği üzere, Nüfus Müdürlüğünden kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtları da istenmelidir. Mahkemece, bu husustaki araştırma yapılmadan karar verilmiştir. Tapu maliki "... Dul"un soyisminin "..." olarak tashihi istenmiş ise de, celp edilen nüfus kayıt tablosundan ... ...'in 1963 yılında öldüğü tespit olunmuştur. Dosya kapsamındaki dava konusu parsellerin geldisi olan 259 parsele ilişkin tapulama dosyasında 1970 yılında, 1927 doğumlu ... oğlu "... ..." isimli kişinin satış vaadi sözleşmesinde taraf olduğu görülmektedir. Bu tür davalarda, mülkiyet nakline neden olunmaması için tapu maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı şahıs olduğu tereddüte yer vermeyecek şekilde tespit edilmelidir....
un nüfus kaydının tashihi ile gerçek annesi adına nüfusa kayıt ve tesciline karar verilmesi talep edilmiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medenî Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre...1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince...1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04/04/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
nin çok erken yaşta anne ve babasının kaybetmesi üzerine yakın akrabaları olan ... tarafından kızıymış gibi nüfus hanesine geçirildiğini, aradan yıllar geçtikten sonra davacı ...'nin ... ile evlilik yaptığını, ... Asliye Hukuk Mahkemesine açılan evliliğin iptali davasında eldeki nüfus kaydının düzeltilmesi davasının bekletici mesele yapıldığı anlaşılmıştır. Dava, nüfus kayıt tashihi istemine yönelik olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36-a maddesi ve Nüfus Hizmetleri Kanununun uygulanmasına ilişkin 29.09.2006 tarih ve 2006/11081 sayılı Yönetmeliğin 60. maddesi gereğince "Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılır. Kayıt düzeltme davaları nüfus müdürü veya görevlendireceği nüfus memuru huzuru ile görülür ve karara bağlanır." hükmünü içermektedir. Somut olayda, ... İlçe ......
'in eş, çocuklar ve torunlarını da gösterir şekilde aile nüfus tablosunun çıkartılması ve bu kaydın gönderilmesi" istenilmesine rağmen mahkemece Afyonkarahisar Nüfus Müdürlüğüne bu yönde yazılan 08.06.2007 günlü yazıya tutanak örneği eklenmediğinden Nüfus Müdürlüğünce 87 haneden çıkartıldığı anlaşılan 1937 doğumlu ve halen sağ olan ... 'e ait kaydın gönderilmesine rağmen mahkemece istenen kaydın bu kayıt olmadığı yolunda denetleme dahi yapılmadığı anlaşılmaktadır. Daire kararının dikkatlice okunarak ilgili dairece yapılacak yazışmaların bu karar doğrultusunda yapılması ve gelen cevabın yeterliliği denetlendikten sonra dosyanın gönderilmesi için dosyanın yeniden MAHALLİNE GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.07.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....
Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre ... Asliye 2. Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye 2. Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 02.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....