ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2022 NUMARASI : 2022/147 ESAS 2022/183 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : İstinaf yoluna başvuran davalı tarafın istinaf başvurusu üzerine Bakırköy 11 . Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/147 esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 27/05/2022 tarih ve 2022/183 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. Ön inceleme raporunda belirtildiği üzere dosyada ön inceleme sonucu karar verilecek nitelikte bir eksikliğin bulunmadığı ve HMK 353. maddesi uyarınca duruşma yapılmaksızın usul yönünden incelenebileceği anlaşılmakla, dosya ve HMK 354. maddesi uyarınca yapılan görevlendirme gereği sunulan inceleme raporu incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki soyadın değiştirilmesi talebine ilişkin davada Marmaris Sulh Hukuk ve Marmaris 1.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava,davacının nüfus kaydında "Tarlabaşı” olan soyadının "Kalkavan" olarak değiştirilmesi istemine ilişkindir. Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesince, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun 36/1-a. maddesinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının Asliye Hukuk Mahkemelerinde görüleceğinin belirtildiği gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Marmaris 1.Asliye Hukuk Mahkemesi ise, soyadı değiştirilmesi isteminin 6100 sayılı H.M.K.'...
Bu özel, kişiye özgü nedenler; istemde bulunan kişiliği, sosyal statüsü, aile ilişkileri ve mahkemeye yansıyan ruhsal durumu dikkate alınarak hâkim tarafından değerlendirilmelidir. Ad (Öz veya soy) kişiliğin ayrılmaz bir ögesidir. Kişi bununla anılır ve tanımlanır. Adın bu işlev niteliği, onun sahibi olan kişi tarafından benimsenmesi ile anlam ifade eder. İsmini benimsemeyen kişiliği ile özdeşleştiremeyen kişinin ismini değiştirmek en doğal hakkıdır. Kişi genellikle belli bir soyadı ile doğar ve doğar doğmaz da ailesi tarafından konulan bir ad ile anılır. Bu kişi büyüyüp ergin oluncaya kadar öz veya soy adını benimseyememiş, onunla kendisini özdeşleştirememiş olmasına rağmen onu bu adla veya soyadı ile yaşamını sürdürmeye zorlamada hiçbir toplumsal yarar olamaz. Hal böyle olunca da ad değiştirmek istemlerini içeren davalar da davacının tercih ve arzusunun ön planda tutulması, onun öncelikle dikkate alınması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kaydının Düzeltilmesi ve Tespit Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde nüfus kayıtlarının düzeltilmesini istemiş mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Nüfus Hizmetleri Kanununun 36.maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesi hükmüne göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunlu olduğu gibi nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu Yasa hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak salt taraflar ve tanık beyanları ile yetinilmeyip bu iddia ile ilgili olarak DNA testi yaptırılıp rapor alınmadan karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davanın 5490 sayılı Yasanın 36. maddesi gereğince soyadının düzeltilmesi istemine ilişkin bulunmasına ve gerekçeli kararda son oturuma katılan Cumhuriyet Savcısının ad soyad ve sicil numarasının gösterilmemesinin maddi hataya dayalı bulunup mahallinde düzeltilmesinin mümkün olmasına göre hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.04.10.2011 (Salı) KARŞI OY YAZISI Dava, 5490 s.Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddeye dayalı olarak açılmış, soyadı değişikliği istemini içeren “nüfus kayıt düzeltim davası”dır. Davacı boşandığı eşinin soyadı olan “Sarıçiçek” soyadını almak ve nüfus kaydını bu şekilde düzeltilmesini istemektedir....
Kişi bununla anılır ve tanımlanır. Ad veya soyadı niteliği gereği onu taşıyan kişi tarafından benimsendiğinde anlam taşır. Adını benimsemeyen kişiliği ile özdeşleşmeyen kimsenin, adını değiştirmek istemesi en doğal hakkıdır. Böyle bir durumda, ad değiştirme istemlerini içeren davalarda davacının tercih ve arzusunun ön planda tutulması ve öncelikle dikkate alınması gerekir....
verilmiş olan nüfus cüzdanın da adının Varde, soyadının Horo, baba adının Hamid, anne adının Zelluh Muhammed, doğum yeri ve tarihinin Senkerli - 03/04/1954 olarak yazıldığını beyanla, davacının gerçek ismi, soy ismi ve diğer kimlik ve nüfus kayıt bilgilerinin davacıya Suriye Arap Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı tarafından verilmiş olan nüfus cüzdanındaki bilgiler ile düzeltilmesine ve değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
verilmiş olan nüfus cüzdanın da adının Varde, soyadının Horo, baba adının Hamid, anne adının Zelluh Muhammed, doğum yeri ve tarihinin Senkerli - 03/04/1954 olarak yazıldığını beyanla, davacının gerçek ismi, soy ismi ve diğer kimlik ve nüfus kayıt bilgilerinin davacıya Suriye Arap Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı tarafından verilmiş olan nüfus cüzdanındaki bilgiler ile düzeltilmesine ve değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Ad ve soyadı kişiliğin ayrılmaz bir ögesidir kişi bununla anılır ve tanımlanır. Ad ve soyadı niteliği gereği onu taşıyan kişi tarafından benimsendiğinde anlam taşır. Adını benimsemeyen kişiliği ile özdeşleştirmeyen kimsenin, adını değiştirmek istemesi en doğal hakkıdır. Böyle bir durumda, ad değiştirme istemlerini ve öncelikle dikkate alınması gerekir. Türk Medeni Yasasının öngördüğü “ haklı neden’’ bu kapsam içinde değerlendirildiğinde hâkimin bu konudaki takdiri; ileri sürülen nedenin ve yeni alınmak istenen ad veya soyadının toplum değerlerine ve yasanın buyurucu kurallarına ters düşmeyen, özellikle başkalarına veya çevreye zarar vermeyen, incitmeyen nitelikte bulunduğunun saptanmasıyla sınırlı olmalıdır.(Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E:2007/7881 K:2007/8649 T:22.10.2007) 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanun'un 36....