"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MURİS MUVAZAASI NEDENİYLE Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava TBK.' nun 19.maddesi gereğince genel muvazaaya dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 09.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi 2020/212 Esas 2022/125 Karar sayılı gerekçeli kararında özetle; " Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacı tarafın İİK 277 ve devamı maddeleri doğrultusunda tasarrufun iptali istemi ile Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 19. maddesine dayalı iptal isteminde bulunduğu sabit olmakla muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına dahi gerek olmadığı, muvazaa nedenine dayalı talepte bulunulması nedeniyle hak düşürücü ve zaman aşımı süresinin söz konusu olmadığı, dava konusu Düzce ili, Merkez ilçesi, Dokuzpınar mahallesi, 147 ada 7 parsel sayılı taşınmazın davalı borçlu T7 tarafından 01/12/2015 tarihinde 5.300,00 TL bedelle kardeşi olan davalı T5 sattığı ve mezkur taşınmazın devredildiği, taşınmazın daha sonrasında davalı Sadık tarafından kızı olan diğer davalı T4'ya 27/06/2019 tarihinde 29.569,60 TL bedelle satılıp, devredildiği, dosya kapsamında talimat mahkemesi tarafından gerçekleştirilen keşif neticesinde düzenlenen...
Noterliğinin 18/05/2016 tarih ve 11760 yevmiye numaralı tasarrufun TBK 19. maddesi uyarınca muvazaa nedeniyle İPTALİNE, b)Davacıya İskenderun 5....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1806 KARAR NO : 2022/1659 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/8/2022 tarihli ara karar NUMARASI : 2022/180 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK m.19) KARAR : Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tasarrufun iptali talebi ile birlikte dava konusu İstanbul İli, Maltepe İlçesi, Yalı Mahallesi, 16492 Ada, 54 Parsel, Zemin Kat, 1 No'lu bağımsız bölüm üzerine İİK 281/2 uyarınca ihtiyati haciz tesis edilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 11/08/2022 tarihli ara karar ile davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre; davanın tasarrufun iptali davası olduğu, davacının kesinleşmiş bir alacağı bulunmadığı gibi buna bağlı yapılmış bir icra takibi de olmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava Türk Borçlar Kanununun 19.maddesi gereğince muvazaa hukuksal sebebine dayalı iptal istemine ilişkindir. Bir dava da öne sürülen maddi olguların hukuki nitelendirilmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir. (HMK'nun madde 33) Somut olayda dava dilekçesindeki ileri sürüş biçimine göre dava hukuksal nitelikçe Türk Borçlar Kanununun 19 maddesinin özüne ve sözüne uygun muvazaa nedeniyle iptal istemine ilişkindir. Kural olarak 3.kişiler, danışıklı işlem nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacılar vekili " davanın tapu iptali ve tescili davası olup mahkemenin ise senet ve taşınmaz satış sözleşmesine göre değerlendirme yapıp 04.08.2011 tarihli devrin borcun doğumundan önce gerçekleştiğinden bahisle muvazaanın ileri sürülemeyeceği gerekçesine dayandığını, mahkemenin hatalı nitelendirerek tasarrufun iptali ve TBK m. 19 gereğince muvazaa iddiasının ileri sürülemeyeceğine hükmettiğini, mahkemenin tapu iptal ve tescil davası ile tasarrufun iptali davasını birbiri ile karıştırdığını, dilekçesinde tarih ve sayısını bildirdiği emsal Yargıtay kararında haklılıklarının ortaya konulduğunu, davanın temelinin, muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil olup bonoya dayalı bir takibe dayandığını, mahkemenin zaten tüketici mahkemesinde dava var düşüncesiyle davanın reddi yoluna gittiğini, her iki davada müvekkilin haklarının korunması ve davalıların ileri sürebileceği hususların birbiri ile farklı olduğunu, üzerine kayıtlı bir malvarlığı bulunmayan ,...
Muvazaaya dayalı iptal davasında davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Ayrıca Muvazaa iddiası ile açılan tasarrufun iptali davaların zamanaşımına bağlı olmadan ileri sürülebilmektedir. Somut olayda davacı vekili eldeki davayı açıkça Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesine dayalı olarak açmıştır. BK'nun 19.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında İİK'nın 277. vd. maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi şartı aranmaz. Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Aile M. 2013/532E sayılı dosyasında boşanma davası açtığını, daha önce Konya 2. Aile M. 2013/586E sayılı aile konutuna dayalı tapu iptali ve tescil davası açtığını boşanma davası kabul edildiğinde ilgili davada karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, Konya 5. Aile M. 2015/186E sayılı katkı payı alacağı davası açtığını ve bu davada verilen karara dayalı olarak Konya 7. İ.D.'nin 2017/6426 E. takibini açtığını, açtığı Konya 5. Aile M. 2015/4E sayılı maddi manevi tazminat davası dosyasında hükmedilen alacakları için Konya 6....
Asliye Hukuk Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, TBK 19. maddesinde düzenlenen muvazaa iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. ...3. Asliye Ticaret Mahkemesince, davacı şahıs, davalı diğer bir şahıs olan ...'dan maliki olduğu, kooperatiften edindiği taşınmazını "bağımsız bölümünü" davacıya sattığı, daha sonra davalı kooperatif tarafından davaya konu bağımsız bölümle ilgili tasarrufun iptali davası açılmıştır....
Somut olayda, dava dilekçesindeki dava konusu bağımsız bölüme ilişkin olarak iddianın ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla İİK.nın 277. ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde davacı vekili tarafından bir kısım taşınmazlarla ilgili olarak TBK.nın 19. maddesi uyarınca tasarrufun iptali talebinde bulunulmuş ise de bu taşınmazlarla ilgili olarak tefrik kararının verildiği, istinafa taşınan kararın konusunu tapu kaydında bağış yoluyla davalıya devredilen A4 Blok, 17 nolu bağımsız bölümün oluşturduğu görülmektedir. 6098 sayılı TBK 19. maddesinde; “Bir akdin şekil ve şartlarını tayininde, iki tarafın gerek sehven gerek akitteki hakiki maksatlarını gizlemek için kullandıkları tabirlere ve isimlere bakılmıyarak, onların hakiki ve müşterek maksatlarını aramak lazımdır....