Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kastıyla yaptıkları tasarrufun İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptaline olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptaline, müvekkiline, dava konusu taşınmazlar üzerinde Çorum 4 İcra Müdürlüğü’nün 2014/6493 E....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufun iptali K A R A R Dava, evlilik birliği içinde edinilen taşınmazın mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapılan satışının geçersiz olduğu iddiasına dayalı tapu kaydının iptali ile önceki maliki olan davalı eş adına tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'ne ait olması icap eder. Ne var ki Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 24.4.2013 Tarih, 2013/4568-6130 Esas ve Karar sayılı kararla davanın TBK nun 19. Maddesi gereğince muvazaa iddiasına dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu belirtilerek dosyanın Yargıtay (17.)...

    iptal istemine ilişkin olduğu, davacının İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkin bir dava açmadığı gözetilerek mahkemece davacının muvazaa nedeniyle iptal talebi ile bağlı kalınarak gerekçe ve hüküm oluşturulması gerekirken talepten fazlaya olacak şekilde İİK'nun 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptali yönüyle de değerlendirme yapılması dahi isabetsiz olup 6100 Sayılı H.M.K'nın 353/1- a-6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2020 NUMARASI : 2018/350 ESAS - 2020/63KARAR DAVA KONUSU : TBK 19 Muvazaa Nedeniyle Tasarrufun İptali KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile dava dışı Meka Ofis Mob. Mim. İnş. Taah. Eğt. Hiz. Org. San. Tic. Ltd. Şti. arasında 18.01.2018 tarihinde bayilik sözleşmesi imzalandığını, anılan şirketin cari hesap borcundan ötürü müvekkili şirkete, davalı T5 Gıda Rek. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından lehine keşide edilen 31.07.2018 tarihli 65.000,00- TL, 31.08.2018 tarihli 20.000,00- TL, 31.08.2018 tarihli 65.000,00- TL 3 adet çeki verdiğini, çeklerin bankaya ibraz edildiği ancak karşılıksız çıktığını, bunun üzerine Ankara 10. İcra Müdürlüğünün 2018/12107 E. sayılı dosyası ile takibe başlandığını, Erzurum 4. İcra Müdürlüğünün 2018/112 Talimat sayılı dosyadan muhafaza işlemi yapıldığını, hacze karşı istihkak iddiasında bulunulduğunu, davalı Özgürler Petrol...Ltd. Şti.'...

    İcra Müdürlüğünün 2018/5038 esas sayılı icra takibinin ve takip konusu senedin muvazaa nedeniyle davalı karşı davacı müvekkili açısından geçersiz sayılmasına, 210.000,00 TL'lik senedin gerçek borç ihtiva etmediğinin tespiti ile muvazaa nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    Mahkemece, davanın İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açıldığı, ancak davacının yargılama sırasında davasını BK.nın 18. maddesine dayandırdığı, bu nedenle özel düzenleme bulunan durumda muvazaa nedenine dayanamayacağı, ayrıca aciz belgesinin de ibraz edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davanın İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin olduğu, davacı vekilinin son celsede davasını BK.nın 18. maddesine dayandırmasının doğru olmadığı gibi davacı tarafından aciz vesikası da ibraz edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de verilen karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Davacı vekili dava dilekçesinde borçlu davalı ... tarafından yapılan muvazaalı temliklerin iptali ile icra dosyasının eski hale getirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacılar vekili " davanın tapu iptali ve tescili davası olup mahkemenin ise senet ve taşınmaz satış sözleşmesine göre değerlendirme yapıp 04.08.2011 tarihli devrin borcun doğumundan önce gerçekleştiğinden bahisle muvazaanın ileri sürülemeyeceği gerekçesine dayandığını, mahkemenin hatalı nitelendirerek tasarrufun iptali ve TBK m. 19 gereğince muvazaa iddiasının ileri sürülemeyeceğine hükmettiğini, mahkemenin tapu iptal ve tescil davası ile tasarrufun iptali davasını birbiri ile karıştırdığını, dilekçesinde tarih ve sayısını bildirdiği emsal Yargıtay kararında haklılıklarının ortaya konulduğunu, davanın temelinin, muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil olup bonoya dayalı bir takibe dayandığını, mahkemenin zaten tüketici mahkemesinde dava var düşüncesiyle davanın reddi yoluna gittiğini, her iki davada müvekkilin haklarının korunması ve davalıların ileri sürebileceği hususların birbiri ile farklı olduğunu, üzerine kayıtlı bir malvarlığı bulunmayan ,...

      Yüzeysel bakıldığında tasarrufun iptali davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nın 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3. kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, öncelikle İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak, olmadığı takdirde TBK 19. maddesine istinaden muvazaa sebebiyle tasarrufun iptali davasıdır HMK’nın 355.maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilmiş ayrıca; HMK'nın 357. maddesindeki "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz" kuralı nazara alınmıştır. Davacı taraf; temlik aldığı alacağa istinaden başlatılan icra takibinde, takibin kesinleştiğini ve alacağın tahsil edilemediğini ileri sürerek davalı/borçlu T3 adına kayıtlı Giresun İli Espiye İlçesi Espiye Mahallesi 211 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 3/20 hissesini kızkardeşi davalı T4 satışına yönelik 05.11.2015 tarihli tasarrufun Samsun 9....

        TBK'nun 19.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında zaman aşımı söz konusu olmaz ve İİK'nın 277 vd. maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. Mahkemece ileri sürülüşe göre davanın İİK. 277. Ve devamı maddelerinden kaynaklanan tasarrufun iptali davası olarak tavsif etmiş isede davacı vekili dava dilekçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine dayandığı bu halde mahkemenin hukuki tavsif yapamayacağı gözönüne alınarak ve hak düşürücü süre eldeki davaya uygulanmayacağı, davacının talebine göre davanın TBK'nin 19.maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilerek hak düşürücü süre nedeniyle davanın red edilmesi isabetli görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı Duman Özel Sağlık Tesisleri Ltd....

          UYAP Entegrasyonu