Davacı, uzun yıllar yurt dışında çalıştıktan sonra emekli olduğunu, Türkiye'ye tatilini geçirmek için yazları geldiğini, 1937 doğumlu olduğunu, kayden maliki olduğu 3701 parseli akrabası olan davalıya maddi olarak yardımı olsun diye kullanmasına izin verdiğini, daha sonra anılan taşınmazın davalıya satışı konusunda anlaştıklarını ve tapuda satış suretiyle temliki yaptığını, ancak davalının satış bedelini peşin ödemeyi taahhüt ettiği halde ödemediğini, yaşlılığından, yalnızlığından faydalanıp hile suretiyle taşınmazın devrini sağladığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı taktirde 10.000,00.-TL bedelin yasal faizi ile tahsili isteğiyle eldeki davayı açmış, yargılama sırasında ıslah ile, tapu iptali ve tescile, olmadığı taktirde 17.368,47.- TL bedelin tahsilini istediğini bildirmiştir....
Somut olayda, davacı tarafından davalılar aleyhine dükkân satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde rayiç değerin tahsili, olmadığı taktirde ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince tahsili istemine ilişkin terditli dava açılmış olup mahkemece davacının davalılar T3 ve T4 aleyhine açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasının reddine, davacının tazminata yönelik talebinin ise T4 yönünden kabulü ile dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi dikkate alındığında 10.000,00 TL'nin dava tarihi olan 10/08/2016 tarihinden bakiye kalan 46.250,00 TL'nin ıslah tarihi olan 04/10/2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte T4tan tahsiline karar verilmiş, davalı T3 hakkında alacak davası yönünden her hangi bir hüküm kurulmamıştır. Bu yönden karar hatalıdır. Mahkemece davalı T3 hakkında alacak istemi hakkında olumlu olumsuz bir karar tesis edilmemesi usul ve yasaya aykırı olup açıkça kamu düzenine aykırılık teşkil etmektedir....
DELİLLER: Tapu kaydı, Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi, cari hesap ekstresi, banka dekontları, tahsilat makbuzu, Yapı ruhsatları, İhtarname, Keşif, Bilirkişi kurulu raporu, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Asıl dava gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, senetlerin geçersizliğinin tespiti ve iptali, olmadığı taktirde ödenen bedelin ve kira alacağının tahsili, birleşen dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. Eser sözleşmelerinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, taraflara karşılıklı hak ve borçlar yüklemekte; yüklenici, finansı sağlayan arsa malikinin taşınmazı üzerine bina yapma işini üstlenmekte, arsa maliki ise inşa edilecek binadaki bir kısım bağımsız bölümlerin mülkiyetini yükleniciye devretmeyi vaat etmektedir....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Asıl dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı vasiyetnamenin iptali, olmadığı taktirde tenkis, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu ve trafik kayıtlarının iptali ve tescil, olmadığı taktirde bedel, bu da olmadığı taktirde tenkis isteklerine, birleştirilen davalar aynı nedenlerle vasiyetnamenin iptali, tapu kayıtlarının iptali ve tescil, olmadığı taktirde bedel, mahrum kalınan kâr bedelinin tahsili, olmadığı taktirde tenkis isteklerine ilişkin olup, mahkemece, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne, birleşen 2007/448 esas sayılı davanın reddine karar verilmiştir. Asıl davada davacılar A.. C.., Pınar Yıldırım, mirasbırakan Kamil Arıkan’ın 23.02.2006 tarihinde davalılar Ümmügülsüm, Sevinç ve Aysun lehine belirli mal vasiyetinde bulunduğunu, anılan vasiyetnamenin Fethiye 1....
Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hüküm asıl ve birleşen davalarda davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davalarda davacı vekili Avukat ... geldi. Tebligata rağmen karşı taraftan gelen olmadığı anlaşılmakla onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Asıl ve birleşen davalarda davacı vekili, davacı ile davalı ... Ltd....
Hukuk Dairesinin 14/03/2017 tarihli 2016/8538 esas ve 2017/2734 karar sayılı ilamı ile bozulması üzerine, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davacılar tarafından murislerinin inançlı işlem iddiasının yazılı delil ile ispat edilemediğinden tapu iptal tescil talebinin yerinde olmadığı, yine taşınmaz üzerindeki yapının da taşınmazın davalının murisi...’a satılmasından önce yapılması nedeniyle temliken tescil talebinin reddine karar vermek gerektiği, ödenen bedelin tazmini talebi yönünden ise taşınmazın geri alınması için davacı tarafından 23.000,000 YTL (23.000 TL) ödendiğinin tanık anlatımları ile ispat edildiği, ancak ödemenin 1985 yılında yapılmış olması nedeniyle dava tarihi olan 2014 yılı gözetilerek bedelin uyarlanması yönünden bilirkişi raporu alındığı ve alınan raporun denetime elverişli olduğu, ancak dava dilekçesinde harca esas değerin 10.000 TL olarak belirtildiği gerekçesiyle davacı tarafından ödenen bedele yönelik talebin kabulüne ve 10.000 TL’nin davalıdan tahsiline...
-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve mirasçılar adına tescil olmadığı taktirde tenkis isteklerine ilişkindir. Mahkemece, kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakan tarafından davalı ...'e doğrudan bir temlikin yapılmadığı, davalının dava konusu 25 ada 3 parsel sayılı taşınmazı üçüncü kişiden satın aldığı, bu nedenle somut olayda 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararının uygulanamayacağı anlaşıldığından muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil talebinin reddine dair karar ile mirasbırakan 15.06.2008 tarihinde vefat ettiği halde 16.08.2011 tarihinde açılan tenkis isteminin de 4721 sayılı Medeni Kanunun 571.maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre nedeniyle dinlenilmesine olanak bulunmadığından sonucu itibariyle doğru olan ret kararının bu gerekçeyle ONANMASINA, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Davacı-karşı davalı ..., dahili davacılar ... ve müşterekleri ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.04.2015 gününde verilen dilekçe ile yasal önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yasal önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
durumunda bulunan ...; tapu iptali ve tescil isteği kabul edilmediği takdirde taşınmazın bugünkü değerinin tahsiline karar verilmesini istemiştir....