nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali talebi yönünden bir değerlendirme yapılmış, bu maddeye göre tasarrufun iptali talebinde bulunabilmek için geçerli bir alacak ve bu alacağa dayanılarak başlatılmış bir icra takibinin bulunması gerektiği, somut olayda, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/138 esas-2013/223 karar numaralı ilamı ile, davacı tarafından 2010/2076 esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibinin zamanaşımı nedeniyle geri bırakıldığı, bu kararın Yargıtay denetiminden de geçerek kesinleştiği ve bu kesinleşmenin kendisine tebliğinden sonra davacının İİK.'nun 33/a maddesi uyarınca 7 gün içerisinde herhangi bir dava açmayarak bononun zamanaşımına uğradığının kesinleştiği, ayrıca söz konusu icra dosyasının incelenmesinde de dosyanın son olarak İİK.'...
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı borçlu ... aleyhine bonoya dayalı alacağının tahsili için ihtiyati haciz kararı alınarak ... İcra Müdürlüğü'nün 2013/5408 E. sayılı dosyası ile takibe başlandığını, borçluya ait taşınmazlar üzerine 02.09.2013 tarihinde haciz konulduğunu, davalı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak 30.11.2012 tarihinde .. İcra Müdürlüğü'nün 2012/3299 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, anılan dosyada borçluya ait aynı taşınmazlar üzerine 14.01.2013 tarihinde haciz konulduğunu, hacizli taşınmazların icra marifeti ile satışı üzerine davalının alacaklı olduğu dosyada sıra cetveli düzenlendiğini, davalı şirket tarafından .... aleyhine yürütülen takibe dayanak bono ve icra takibinin muvazaalı olduğunu, taraflar arasında gerçek bir alacak verecek ilişkisi olmadığını, alacaklı şirket yetkilisi ile borçlu ..'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava Muvazaa Nedeni Dayalı Tasarrufun İptali (TBK 19. madde) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak tasarrufun iptali ve cebri icra yetkisi verilmesine yönelik talepte bulunulduğu, ihtiyati haciz talebinin reddi üzerine, ret ara kararının davacı tarafça istinafa taşındığı, istinaf aşamasından davacı taraf vekilinin davadan ve istinaf yolundan feragat ettiklerine ilişkin dilekçe sunduğu, yerel mahkemece 15/11/2022 tarihinde davanın feragat nedeniyle reddine yönelik kararın verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır. 6100 Sayılı HMK'nın 349/2. maddesi; "Başvuru yapıldıktan sonra feragat edilir ise, dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmez ve kararı veren mahkemece başvurunun reddine karar verilir. Dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş ve henüz karara bağlanmamış ise başvuru feragat nedeniyle reddolunur." şeklindedir....
Somut olaya gelince; İlk Derece Mahkemesince davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, Bölge Adliye Mahkemesince ise korkutma (ikrah - tehdit) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olarak nitelendirildiği görülmekte ise de, davacı tarafça ön inceleme duruşmasından önce verilen 27.06.2016 tarihli dilekçe ile temliklerin mirasbırakan tarafından mirasbırakanın oğlu ...ve diğer davalılar aracılığı ile mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yapıldığı, muvazaa sebebiyle iptali gerektiği bildirilmiş, yine HMK 140/3.maddesi gereğince ön inceleme duruşmasında da“ taraflar arasındaki uyuşmazlığın çekişme konusu 1 parsel sayılı taşınmazdaki 7 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin muris tarafından devrine ilişkin işlemlerin muvazaalı olup olmadığı, muvazaalı ise davacının payına isabet eden kısmın iptali ile adına tescilinin gerekip gerekmediği,ayrıca muristen devralan ...’ın temlike ilişkin işlemlerde muvazaayı bilerek devir alıp almadığı konusundadır.” şeklinde belirtildiği...
Somut olaya gelince; İlk Derece Mahkemesince davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, Bölge Adliye Mahkemesince ise korkutma (ikrah - tehdit) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olarak nitelendirildiği görülmekte ise de, davacı tarafça ön inceleme duruşmasından önce verilen 27.06.2016 tarihli dilekçe ile temliklerin mirasbırakan tarafından mirasbırakanın oğlu Aydın ve diğer davalılar aracılığı ile mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yapıldığı, muvazaa sebebiyle iptali gerektiği bildirilmiş, yine HMK 140/3.maddesi gereğince ön inceleme duruşmasında da“ taraflar arasındaki uyuşmazlığın çekişme konusu 1 parsel sayılı taşınmazdaki 7 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin muris tarafından devrine ilişkin işlemlerin muvazaalı olup olmadığı, muvazaalı ise davacının payına isabet eden kısmın iptali ile adına tescilinin gerekip gerekmediği,ayrıca muristen devralan ...’ın temlike ilişkin işlemlerde muvazaayı bilerek devir alıp almadığı konusundadır.” şeklinde...
Bu itibarla; - Davanın TBK 19 md. kapsamında da değerlendirilmesi, muvazaa hukuksal nedenine dayalı davalarda hak düşürücü sürenin söz konusu olmadığı gözetilerek işin esasına girilmesi, - Dava konusu icra dosyasının getirtilerek dosya arasına alınması, - Mustafakemalpaşa Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/1685 Esas 2019/665 Karar sayılı dosyasının dikkate alınması, gerekmektedir. Tüm bu sebeplerle aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 6100 Sayılı HMK'nun 353/1- a.6 maddesi gereğince Mustafakemalpaşa 1....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı T7 tarafından istinaf edilmiştir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki davacı vekilinin sözlü ve yazılı açıklamalarına göre dava niteliği itibari ile TBK'nun 19. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öteye gitmemektedir. İİK'nun 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....
Maddesine dayalı iptal davalarında da uygulanması gereken İİK'nın 283/1 maddesinin davacı iptal davası sabit olduğu takdirde bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve dava konusu taşınmazsa davalı 3. şahıs üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir hükmünü içerdiğini, davalının borçlu olduğunun icra dosyasından anlaşılmadığı, davalının borçlu olduğunun kesin olmadığından bahisle ihtiyati haciz talebinin reddedildiğini, ancak hakkında istinaf isteminde bulunulan ara kararda da belirtildiği, bilindiği üzere ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispatın yeterli olduğu, somut durumda taraflarınca icra takibi örnek 10 kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatılmış olmasının bu takipte davalı tarafından borca itirazda bulunulmamış olması, icra takibinin zaten geçerli ve muaccel bir kambiyo senedine dayalı olarak başlatıldığı göz önünde bulundurulmadığını, müvekkil tarafından davalı hakkında...
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen en son tarihli bilirkişi raporuna göre, dava dışı borçlu ile davalı arasındaki protokolün her zaman düzenlenebilecek bir belge olduğu, davalı tarafın ticari defterlerini ibraz etmekten kaçındığı, icra dosyasında borçlunun bizzat gelerek borcu kabul etmesi ve davalının borçluya ait araçtaki ilk sırada bulunan haczi kaldırması dikkate alındığında davalı alacağının muvazaalı olduğu kanaatine ulaşıldığı, muvazaa nedeniyle sıra cetveline itiraz davasında, ispat yükü kendisine düşen davalının, alacağının muvazaalı olmadığını ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraza ilişkindir. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır....
Dayalı Tapu İptali ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TBK m. 19 muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen, 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (4.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....