Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle kavak ve ... ağaçları, kendiliğinden yetişebilen ya da ekonomik amaçla yetiştirilen ve kesilip satılabilen ağaçlar olması nedeniyle muhdesat niteliğinde olmayıp, taşınır hükümlerine tabi mal niteliğinde olduğundan, bu tür ağaçlarla ilgili sorunun çözümünün TMK'nin 728. ve 729. maddelerinde aranması gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (TMK mad. 722, 724 ve 729). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir....

    Öğretide ve Yargıtay’ın devamlılık gösteren uygulamalarında; taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. Muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti talebinin niteliğine gelince, taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez ve kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespiti isteğini de kapsadığı kabul edilmelidir....

      Bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararın bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da re'sen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmesi gerekir (HMK 114/1-h, 115 m.). Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. Somut olayda davacı vekili taraflar arasında ......

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/11/2020 NUMARASI : 2019/230 ESAS, 2020/335 KARAR DAVA KONUSU : Muhdesat Aidiyetinin Tespiti KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

        Somut olaya gelince; mahkemece 3844 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan zemin+13 kattan oluşan yapının davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiş ise de taraflar arasında az yukarıda belirtildiği gibi taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunup bulunmadığı, dolayısıyla davacı tarafın hukuki yararının bulunup bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Muhdesat aidiyetinin tespiti davası açılmasında davacı tarafın hukuki yararının olmadığı anlaşılırsa davanın hukuki yarar yokluğundan reddine,hukuki yararın varlığı anlaşılırsa muhdesat konusu taşınmazda davalıların hisseleri değerlendirilerek nispi harcın tamamlanmasından sonra esasa girilip sonucu doğrultusunda karar verilmesi gerekirken, hukuki yarar üzerinde durulmadan ve nispi harç tamamlanmadan davaya devamla hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

          Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.08.2018 tarihinde verilen dilekçeyle harici satıma dayalı tapu iptal ve tescil, ikinci kademede muhdesat aidiyetinin tespiti talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın muhdesat aidiyetinin tespiti talebi yönünden kabulüne dair verilen 18.09.2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü....

            Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/1852 esas sayılı dosyası ile ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, davacının muhdesat iddiası asılsız olduğunu, kullanım amacıyla yapılmış ise müvekkilinin bilgisi, izni ve rızası olmadan bir inşaat imalatı yapıldığını, davacı tarafın muhdesat iddiasını kabul etmediklerini, bu nedenle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Dava, Muhdesat Aidiyetinin Tespiti davasıdır. Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhtesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. Dava dosyası incelendiğinde; taraflar arasında derdest olan Mersin 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2018/1852 E....

            Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir (HMK 114/1-h, 115 m.) Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. Somut olaya gelince; davanın saptanan hukuki niteliğine göre dava, muhdesat tespiti isteğine ilişkin bulunduğuna göre genel mahkemeler görevlidir. İdari yargının ve idare mahkemesinin görev alanına girdiğine yönelik bir talep olmadığından davacının davasının 6100 sayılı HMK'nın 114//1-c maddesi uyarınca usulden reddi doğru olmamıştır....

              Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir (HMK mad.114/1-h, 115). 3.Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. 3. Değerlendirme Somut olaya gelince, ortaklığın giderilmesi davasında verilen yetki üzerine muhdesat aidiyetinin tespiti davası açılmış ise de; muhdesat aidiyetinin tespiti davası kesinleşmeden Akyurt Sulh Hukuk Mahkemesi 28.02.2019 tarihli 2017/115 Esas, 2019/21 Karar sayılı kararı ile Tahir'in muhdesat iddiası kabul edilerek ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, satış bedelinin % 68,390'ının muhdesat sahibi davalı ...'...

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Ordu 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/261 esas, 2022/424 karar sayılı dava dosyasında verilen muhdesat aidiyetinin tespiti talebinin reddine karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Dava konusu Ordu ili, Altınordu İlçesi, Şahincili Mahallesi, Akyazı Mevki, 2139 ada, 6 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binadaki 2.normal kata ilişkin talebin esastan, 3.çatı katı yönünden talebin hukuki yarar yokluğunda usulden REDDİNE," karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu