WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bir kişi lehine muhdesatın tespitine ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19/2 maddesi olarak sağlanmaktadır. Gerçekten, anılan hüküm uyarınca; "Taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir" Bu şekilde bir belirtmenin yenilik doğrucu bir sonucu olmadığı esasen var olan şahsi hakka aleniyet kazandıracağı ve sadece muhdesat sahibi lehine kanıt oluşturacağı kuşkusuzdur. Ne var ki, Kadastro Kanunu kural olarak kadastro bölge ve çalışma alanları üzerinde çalışma yapılan taşınmazlara uygulanır. Anılan Yasanın 33 maddesinde Kadastro Kanununun bazı hükümlerinin kadastro çalışma belgeleri dışındaki genel hükümlere göre açılan davalarda da uygulanacağı kabul edilmiş ise de uygulanacak hükümler Yasanın 14, 15, 17, 18, 20 ve 21. maddeleriyle sınırlıdır....

    Gerçekten, anılan hüküm uyarınca; “Taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir.” Bu şekilde bir belirtmenin yenilik doğrucu bir sonucu olmadığı, esasen var olan şahsi hakka aleniyet kazandıracağı ve sadece muhdesat sahibi lehine kanıt oluşturacağı kuşkusuzdur. Ne var ki, Kadastro Kanunu kural olarak kadastro bölge ve çalışma alanlarında, üzerinde çalışma yapılan taşınmazlara uygulanır. Anılan yasanın 33. maddesinde Kadastro Kanununun bazı hükümlerinin kadastro çalışma bölgeleri dışındaki genel hükümlere göre açılan davalarda da uygulanacağı kabul edilmiş ise de uygulanacak hükümler yasanın 14, 15, 17, 18, 20. ve 21. maddeleriyle sınırlıdır....

      Bu şerhin tapu kütüğünün beyanlar hanesine işlenmesinin dayanağı 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19. maddesidir. Uygulamada kısaca «muhdesat şerhi» olarak bilinen bu tür işlemlerdeki amaç; genellikle hak sahibi kişinin durumunun üçüncü kişilere duyurulması ve bildirilmesidir. Kuşkusuz muhdesat şerhinin terkini olanaklıdır. Terkin nedenleri ise, hakkın yıkılmak, yanmak, doğal afetler sonucu yok olması veya yapının ekonomik ömrünü tüketmesi gibi sebeplerdir. Ancak, arazi maliki muhdesatın bedelini ödemek suretiyle her zaman muhdesat sahibinin taşınmazına el koymasını da dava edebilir. Muhdesatın yukarıda sayılan herhangi bir sebeple yok olması halinde muhdesat sahibi önceki hakkına dayanarak yeniden yapı yapamaz veya ağaç dikemez. Dolayısıyla arazi sahibinin muhdesat sahibine karşı müdahalenin önlenmesini talep yetkisi ancak bu hallerden birinin varlığı halinde mümkündür. Yoksa 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19. maddesi uygulama yeri bulmaz ve bir anlamı kalmaz....

        Bu düzenleme ile muhdesatın zeminin ayrılmaz parçası olgusu değiştirilmemiş, sadece muhdesat sahibine tazminat isteme olanağı sağlamıştır. 3402 Sayılı Yasa'nın 19/2. maddesi uyarınca kurulan şerhin terkini malik tarafından her zaman istenebilir ancak muhdesatın bedeli ödenmelidir. Ödenmesi gereken tazminat bedeli yapının dava tarihindeki gerçek değeridir. Davamızda da dava konusu taşınmaz üzerindeki muhdesat davalıların murisi ... tarafından yapılmıştır. Taşınmaza malik olan davacı bu muhdesat şerhinin terkinini talep edebilir. Davamızda dava konusu muhdesatın dava tarihindeki gerçek değeri bilirkişi aracılığıyla tespit ettirilmiş ve davacıya verilen süre içerisinde muhdesat bedeli davacı tarafından mahkememize depo edilmiştir ....

          Davacı vekili tarafından İlk Derece Mahkemesine sunulan 05.11.2020 havale tarihli İstinaf başvuru dilekçesinde özetle; her ne kadar Yerel Mahkemece, istinafa konu karar ile muhdesat şerhinin terkini talebi yönünden Kadastro Kanunu’nun 12/3 maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş isede bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerleşik Yargıtay kararlarında da benimsendiği üzere, muhdesat şerhinin, muhdesat sahibine ayni bir hak sağlamadığını, yalnızca şahsi (kişisel) bir hak sağladığını, kaldı ki bu durumun yerel mahkemece verilen istinafa konu kararda da açıkça belirtildiğini, yerel mahkemece benimseninin aksine muhdesat şerhinin terkinine ilişkin davalarda Kadastro Kanunun 12/3. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığını, zira Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin, kadastro sonucu tespiti yapılan ayni haklarla ilgili bir süre olduğunu, muhtesat sahibine yalnızca şahsi hak sağlayan...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan, 192 ada 1113 parsel sayılı 2.395,21 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın beyanlar hanesine krokisinde (B) harfi ile gösterilen üç katlı bina ... ve ...’ya ait olduğu şerhi yazılarak, miras yolu ile gelen hak ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı ..., davalı ... ve dava dışı müşterekleri adına tespit edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın beyanlar hanesinde bulunan ve müştereken yazılan muhdesat şerhinin zemin ve 1. katının kendisine, 2. katının davalıya ait olduğu şeklinde düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır....

            "İçtihat Metni" İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl davada kadastro tespitine itiraz, birleşen davalarda elatmanın önlenmesi, kal ve muhdesat şerhinin kaldırılması davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince birleşen davanın reddine, asıl davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı/birleşen davada davacı Hazine vekili, dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 16.02.2023 tarihli ve 2021/12783 Esas, 2023/767 Karar ... ilamı ile İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir....

              ın 153 ada 20 sayılı taşınmazdaki payını ve üzerinde bulunan 3 katlı kargir evi kendisine sattığından beyanlar hanesindeki şerhin buna göre düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Davalı, 28.04.2010 tarihli oturumda, davayı kabul etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetliğe ilişkin şerhin iptal edilerek bunun yerine “taşınmazın ve üzerindeki ahşap ev ile seranın 4/16 payının ..., 3/16 payının ..., 3/16 payının ..., 6/16 payın ...'ın zilyetliğinde olduğu, taşınmaz üzerindeki 3 katlı kargir evin ...'a ait olduğu" şerhinin yazılmasına ve kadastro tutanağının bu şekliyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm dahili davalılardan Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespit tutanağının beyanlar hanesindeki zilyetlik ve muhdesat şerhinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....

                Davacı/davalı Hazine, muhdesat şerhinin tutanağın beyanlar hanesinden çıkarılması istemiyle, davacı/davalı ... ise kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın adına tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmıştır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 118 ada 14 parsel sayılı 299,73 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Kamil mirasçıları ... ve arkadaşları adına tespit edilmiş, üzerindeki evin ... 'a ait olduğu tutanağın beyanlar hanesinde gösterilmiştir. Davacı ..., tespit tutanağındaki muhdesat şerhinin iptali için dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli parsele ait tutanağın beyanlar hanesinde bulunan "üzerindeki tek katlı ev Kamil oğlu ......

                    UYAP Entegrasyonu