Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere göre dava konusu yapının davacı tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur....

    Süresi içinde davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, tapu iptali ve tescil ve muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Davalılardan ... davayı kabul etmiş, diğer davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece tapu iptali ve tescil ile muhdesatın aidiyetinin tespitine ilişkin istemlerin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 16.4.2013 günlü 2013/4299 Esas, 2013/5928 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiştir....

      Mahkemece; her ne kadar davalı taraf davacıların hukuki yararlarının bulunmadığından bahisle davanın reddini talep etmiş ise de, davacı tarafın muhdesatın aidiyetinin yanı sıra yapılan iyileştirme giderlerini de eda davası ile istemiş oldukları ve davacıların murisi tarafından meydana getirilen imalatların iyileştirme gideri olmadığı, muhdesata ilişkin olduğu, taraflar arasında izale-i şüyu davası mevcut olup izale-i şüyu davası neticelenip kesinleşmiş olsa dahi muhdesatın aidiyetinin tespiti sonucu alınacak kararın ve kesinleşmiş mahkeme hükmünün izale-i şüyu kararının icrası için yapılacak satış sonucun da elde edilecek paranın dağıtımında etkili olacağı bu anlamda davacı tarafın iş bu muhdesatın aidiyetinin tespiti davasını açmakta hukuki yararının bulunduğu, tüm dosya kapsamından muhdesatın beraber yapıldığı ve %40'ının davacılar murisi tarafından meydana getirildiği, davacıların %40'ı oranında muhdesat karşılığında davalılardan alacak talep etmiş iseler de davacıların bu konuda talep...

        Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.03.2015 tarihinde verilen dilekçe ile muhdesatın aidiyetinin tespiti ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.09.2020 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili; dava konusu edilen ve tescil harici bırakılan taşınmazdaki ağaçların müvekkilleri tarafından dikildiğini, davalı ...’nin kanal geçirmek suretiyle ağaçları kestiğini belirterek, ağaçların müvekkillerine ait olduğunun tespitine ve doğan zarar nedeniyle 2.500 TL’nin davalı ...’den alınarak davacılara verilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat aidiyetinin tespiti ... ile ... aralarındaki muhdesat aidiyetinin tespiti davasının kabulüne dair Malkara Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 16.05.2013 gün ve 363/207 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, hakkında Malkara Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2007/33 Esas sayılı dosyasında ortaklığın giderilmesi davası açılan dava konusu 33 ada 120 parsel sayılı taşınmazda bulunan zemin üstü 1. katın müvekkili tarafından yapıldığını ileri sürerek muhdesatın davacıya aidiyetinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, duruşmalara katılmadığından bir beyanda bulunmamıştır....

            Davacılar vekili tarafından davalılar aleyhine 17/06/2014 gününde verilen dilekçe ile, muhdesatın aidiyetinin tespiti ile tapu kaydının beyanlar hanesine şerhinin istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 18/01/2022 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti ve tapu kaydının beyanlar hanesine şerhinin istenmesine ilişkindir. Davacı vekili, ortaklığın giderilmesine konu dava konusu 1 parsel sayılı taşınmazın 2/3’ünün murisleri ve 1/3’ünün de davalı ... adına kayıtlı olduğunu, tarla vasfında olan taşınmazdaki ağaçların ve evin murislerince meydana getirildiğini ileri sürerek muhdesatın aidiyeti ve beyanlar hanesine şerhine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur....

              Mahkemece davanın kısmen kabulüne, bir kısım muhdesatların davacıya aidiyetinin tespitine, dava konusu iki katlı bina niteliğindeki muhdesatın ikinci katı yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de, anılan muhdesat yönünden varılan sonuç dosyada toplanan delillere uygun düşmemiştir. Dosyada toplanan delillerden ve özellikle tanık anlatımları ile davalı annenin beyanından dava konusu iki katlı ev niteliğindeki muhdesatın ikinci katının da davacı tarafından kendi nam ve hesabına meydana getirildiği, muhdesatın kaba inşaatının davacı tarafından yapıldığı, oturmaya elverişli hale getirilmesi için yapılan katkının ise iyileştirme gideri niteliğinde olup bağımsız bir muhdesat meydana getirme özelliği taşımadığı, bu yönden yapılan harcamaların ise davalı anne tarafından koşullarının varlığı halinde sebepsiz zenginleşme davasına konu edilebileceği, açıklanan nedenlerle anılan muhdesatın da davacıya aidiyetinin tespitine karar verilmesi gerektiği anlaşılmaktadır....

                Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. .//.. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere, tanık beyanlarına göre, ... ada ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde iki adet tek katlı bina ile bir adet 4 katlı bina bulunduğu, bu binalardan 4 katlı olanının davacıların yakın mirasbırakanı ... tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur....

                  Bu ilke gereğince kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ancak çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince,muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tesbiti talebinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığını kabul etmek gerekmektedir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, davanın açıldığı tarihte davacının hukuki yararının olması ve iddianın kanıtlanması halinde muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Tespit davası, kendine özgü davalardan olup dava sonucunda verilecek kararın icra ve infaz kabiliyeti yoktur. Bu nedenle uygulama alanı sınırlıdır. Tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması gerekir. ( 6100 sayılı HMK106/2) ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde eda davasının açılmasında hukuki yararın olmadığı kabul edilmektedir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan muhdesatın aidiyetinin tespiti ve bedelinin tahsili davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi, davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 05.11.2013 günü temyiz eden davacı vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı gönderilmesine rağmen gelmediklerinden aleyhlerine temyiz olunan davalıların yokluklarında duruşmaya başlanarak davacı vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan muhdesatın aidiyetinin tespiti ve bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu