Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur." hükmü getirilmiştir. Bu açıklamalardan sonra, somut olaya dönüldüğünde; davaya cevap veren davalı ... davayı kabul etmiş, davalı ... davaya cevap dilekçesi sunmakla birlikte delil bildirmemiştir. Temyiz eden davalı ... de dahil olmak üzere diğer davalılar ise davaya cevap vermemiş, delil bildirmemiştir. Mirasbırakan ...'ın, 10.06.2010 tarihli vasiyetnamede açıkladığı davacıyı mirastan ıskat sebebinin ispatı, çıkarmadan yararlanan davalı mirasçılarına düşmektedir. Davalı ..., mirasçılıktan çıkarma sebeplerinin doğruluğunu kanıtlayamamıştır....
Tapunun 19M.II pafta 3435 ada 6 parselde kayıtlı taşınmazı davacının kendi parasıyla inşaa ettiğini, yol tarafında bulunan bir bodrum bir zemin ve birinci kattan ibaret olan üç katlı binadaki miras hissesinden davacı lehine feragat ettiğini, davacının da aynı taşınmazda arka kısımda bulunan tek katlı meskendeki hakkından davalı lehine feragatta bulunduğunu, murisin de yol tarafındaki bir bodrum bir zemin ve birinci kattan ibaret olan üç katlı binayı davacıya, arka taraftaki tek katlı meskeni de davalıya vasiyet ettiğini, sonradan bu durumdan hoşnut olmayan davalının, bu vasiyet ve mirastan feragat sözleşmesini geçersiz kılması için murise manevi baskıda bulunduğunu ve murisi dava konusu mirastan çıkarma tasarrufunda bulunmaya ikna ettiğini, murisin mirastan çıkarma sebeplerinin doğru olmadığını ileri sürerek, Selçuk Noterliği'nin 05/11/2009 tarih 7479 yevmiye nolu Düzenleme şeklinde vasiyetnamesinin şekil eksikliği nedeniyle iptalini, bunun mümkün olmaması halinde murisin müvekkilini mirastan...
Hakkında mirastan çıkarma ve yoksunluk sebepleri gerçekleşen veya mirası reddeden yada mirastan feragat eden mirasçının tereke ile ilişkisi tümden kesilmiş sayılmaz. Mirastan çıkarma ve yoksunluk sebeplerinin gerçekleşmesi ya da mirasın reddi veya mirastan feragat edilmiş olması, ilgili kişinin mirasçılık belgesi istemesine engel bir neden olmadığı gibi, ilgili kişinin mirasçılık sıfatını da ortadan kaldırmaz....
Hakkında mirastan çıkarma ve yoksunluk sebepleri gerçekleşen veya mirası reddeden ya da mirastan feragat eden mirasçının tereke ile ilişkisi tümden kesilmiş sayılmaz. Mirastan çıkarma ve yoksunluk sebeplerinin gerçekleşmesi ya da mirasın reddi veya mirastan feragat edilmiş olması, ilgili kişinin mirasçılık belgesi istemesine engel bir neden olmadığı gibi, ilgili kişinin mirasçılık sıfatını da ortadan kaldırmaz....
Mirasçılıktan çıkartılan (ıskat edilen) kimse mirastan pay alamayacağı gibi tenkis davası da açamaz. Mirasbırakan başka türlü tasarrufta bulunmuş olmadıkça, mirasçılıktan çıkarılan kimsenin miras payı, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi, mirasçılıktan çıkarılanın varsa altsoyuna, yoksa mirasbırakanın yasal mirasçılarına kalır. Mirasçılıktan çıkarılan kimsenin altsoyu, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi saklı payını isteyebilir (4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 511.maddesi). Ölüme bağlı tasarrufta mirasçılıktan çıkarma sebebi gösterilmişse çıkarma geçerlidir. Mirastan çıkarma sebebinin varlığını ispat etmek; çıkarmadan yararlanan mirasçıya ya da vasiyet alacaklısına düşer....
Dava; mirastan ıskat nedenine dayalı vasiyetnamenin iptali talebine ilişkindir. Mirastan ıskat, murisin tek taraflı ölüme bağlı bir tasarrufu ile gerçekleşir. TMK'nın 510.maddesine göre; mirasçı, mirasbırakana ve mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işler veya mirasbırakana veya mirasbırakanın ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmezse, mirasbırakan, ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir. Öte yandan mirasçılıktan çıkarılmaya itirazı düzenleyen TMK'nun 512. Maddesi ile; "Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir. Mirasçılıktan çıkarılan kimse itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer....
Dava, dava dilekçesindeki anlatım ile ileri sürülen sebepler birlikte değerlendirildiğinde İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinin kabul ettiği üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 317 ve devamı maddelerde düzenlenen evlatlık ilişkisinin kaldırılması değil, aynı kanunun 510 ve devamı maddeleri kapsamında düzenlenen evlatlık görevlerini yerine getirmeyen davalının mirasçılıktan çıkarma (mirastan ıskat) istemine ilişkindir. Davanın nitelemesinin doğru şekilde yapılması halinde yani davanın evlatlık ilişkisinin kaldırılması mı yoksa mirasçılıktan çıkarma istemine mi ilişkin olduğunun tespiti halinde, başta davaya bakacak görevli Mahkeme değişeceği gibi, davanın hakdüşürücü süreye tabi olup olmaması, hakkın kullanılma şekli ve her iki dava türünün farklı sebeplere dayalı olması gibi önemli derecede ayrık hususlar olduğu dolayısı ile her iki dava türüne göre verilecek karar da farklı olacağı muhakkaktır....
TMK’nın 512. maddesine göre; mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir. Mirasçılıktan çıkarılan kimse itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer. Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, muris bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur. Somut olayda; 06/12/2012 tarihli vasiyetnamede bahsedilen ıskat sebeplerinin varlığı ispat edilemediği anlaşılmaktadır. Buna göre; davalılar, mirastan ıskat sebebini ispat edemediğinden TMK’nın 512/3. maddesi gereğince mirastan ıskatın murisin tasarruf nisabı oranında geçerli olması gerekir....
Hakkında mirastan çıkarma ve yoksunluk sebepleri gerçekleşen veya mirası reddeden ya da mirastan feragat eden mirasçının tereke ile ilişkisi tümden kesilmiş sayılmaz. Mirastan çıkarma ve yoksunluk sebeplerinin gerçekleşmesi ya da mirasın reddi veya mirastan feragat edilmiş olması, ilgili kişinin mirasçılık belgesi istemesine engel bir neden olmadığı gibi, ilgili kişinin mirasçılık sıfatını da ortadan kaldırmaz....
Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, muris bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur. Somut olayda; 29/01/2014 tarihli vasiyetnamede bahsedilen ıskat sebeplerinin varlığının ispat edilemediği anlaşılmaktadır. Buna göre; davalı, mirastan ıskat sebebini ispat edemediğinden TMK’nın 512/3. maddesi gereğince mirastan ıskatın murisin tasarruf nisabı oranında geçerli olması gerekir. Başka bir ifadeyle tasarruf nisabı sınırları içerisinde geçerli olmak üzere vasiyetnamenin ıskatına ilişkin bölümün hükümsüzlüğüne karar verilmeli, davacının; saklı payını talep edebileceği ve davaya tenkis davası olarak devam edileceği düşünülmelidir....