Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre, birlikte mülkiyette ortaklığın giderilmesini isteyen paydaş veya ortakların paylaşmayı varsa diğer taşınmazları ayırarak sadece istedikleri taşınmaz veya taşınmazlardaki ortaklığın mülkiyet hukuku kapsamında paylaşılmasını isteyebilirler. Bu durumda TMK'nın 698 ve 699. maddelerinde yer alan hükümlere göre davanın çözümlenmesi gerekir. Türk Medeni Kanununun Üçüncü Kitabında ise, Miras Hukukuna ilişkin düzenlemelere yer verilmiş olup 640- 645 arasındaki maddelerde paylaşımın nasıl yapılacağı, 669-675 maddelerde mirasta denkleştirme, 676-682. maddelerde de paylaşımın tamamlanması hükümleri açıklanmıştır. Bu nedenle murise ait taşınır ve taşınmaz mallar miras yoluyla intikal etmekte olup elbiriliği mülkiyetine tabii olsa da mülkiyet hukuku kapsamında tereke mallarından bir kısmının paylaştırılması isteniyorsa TMK'nın 698 ve 699. maddelerinde yer alan hükümlere göre ortak mülkiyet sona erdirilir....

    TMK’nın 637. maddesinde “Yasal veya atanmış mirasçı, terekeyi veya bazı tereke mallarını elinde bulunduran kimseye karşı mirasçılıktaki üstün hakkını ileri sürerek miras sebebiyle istihkak davası açabilir.” hükmü düzenlenmiştir. Mirasçı sıfatını taşıyanlar murisin terekesini elinde bulunduran herkese karşı bu davayı yöneltebilirler. Mirasta denkleştirme davası murisin yasal mirasçılarına yaptığı sağlararası karşılıksız kazandırmaların belirli koşullar gerçekleştiğinde geri verilmesini talep etmeyi sağlayan bir davadır. Bu davadan elde edilmek istenen amaç mirasçılar arasında sağlararası karşılıksız kazandırmalar ile oluşan dengesizliğin denkleştirme ile ortadan kaldırılmasıdır. Somut uyuşmazlıkta, mahkemece alınan 15.12.2015 tarihli bilirkişi raporunda; davacının eşi ... ’un ... Bank ... Şubesinde bulunan ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, murisin saklı pay kurallarını etkisiz kılmak amacıyla yaptığı tasarrufun iptali, mirasta iade hükümlerinin uygulanmaması halinde tenkis istemine ilişkin olup, temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi uyarınca Yüksek Yargıtay 2.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyasının anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.4.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Dava, mirasta iade isteğine ilişkin olup Yüksek 2.Hukuk Dairesinin bozma ilamı uyarınca hüküm kurulmuştur. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 2.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 28.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tenkis ve Mirasta İade Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Eskişehir 2. Sulh Hukuk (Tereke) Mahkemesinin 2003/34 esas, 2004/11 karar sayılı dosyasının eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.25.04.2011 (Pzt.)...

            HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacılar asıl davada, mirasbırakan babaları ...’nin, dava konusu 1039 parsel sayılı taşınmazı mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak dava dışı ara malik ..’ye, adı geçenin de kısa bir süre sonra mirasbırakanın tek erkek evladı olan davalıya satış yoluyla devrettiğini, emanetçi olan dava dışı ...nin bu taşınmazda hiç yaşamadığını, mirasbırakanın, ölümünden kısa bir süre önce sattığı bir kısım taşınmazın parasını da davalı oğluna verdiğini, davalının bu paralar ile yeni taşınmazlar ve traktör satın aldığını, mirasbırakanın davalıya karşılıksız kazandırmalarda bulunduğunu ileri sürerek dava konusu 1039 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini, mirasbırakanın davalıya yaptığı karşılıksız kazandırmalar nedeniyle belirsiz alacak davası şeklinde 20.000,00 TL mirasta denkleştirme alacağının miras payları oranında ödenmesini, olmadığı taktirde davalıya...

              denkleştirme, miras bırakanın sağlığında, mirasçısının ondan karşılıksız (ivazsız) olarak aldığı malları ve kıymetleri aynen veya karşılığını geri vermesinden ve bunların mirasın taksimi sırasında hesaba katılmasından ibaret bir işlem olduğunu, mirasta denkleştirmenin miras bırakanın öncelikle alt soyları arasındaki eşitliğin sağlanmasına, daha geniş olarak bütün mirasçılar arasındaki denkliği sağlamaya yönelik bir amaç taşıdığını, denkleştirmenin amacının yasal mirasçılar arasında, miras bırakanın sağlığında bunlardan birine veya bazılarına yaptığı kazandırmalarla bozulan eşitliği, yeniden meydana getirmek olduğunu, yukarıda açıkladığı üzere murisin mirasçılar arasındaki eşitliği ve dengeyi de bozduğunu, açıklanan sebeplerden dolayı, huzurdaki davayı açma zorunluluğu doğduğunu, davalı yanın kötü niyetli olarak muvazaalı işlem yapmasının ve olası hak kayıplarına yol açmasının önüne geçilmesi açısından işbu davada tedbir talebinde bulunma zarureti hasıl olduğunu bildirerek 34 XX 315 plakalı...

              Maddesine dayalı terekeye iade, terditli talep ise tenkise ilişkin olup TMK.nun 669. Vd. Maddelerinde düzenlenen mirasta denkleştirme isteğinin tereke adına ileri sürülmesi gerektiği açık olup; tüm mirasçıların davada davacı veya davalı olarak yer almaları gerekir.(Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 29.12.2017 tarih ve 2015/16680 esas 2017/7457 karar sayılı kararı) Somut olayda davacı vekili dava dilekçesinde terekeye iade istemiyle davayı açtığına göre davanın tereke adına açıldığının kabulü gerekir. Yerleşik Yüksek Mahkeme kararlarına göre elbirliği mülkiyeti gereği bir mirasçı tereke adına tek başına dava açabilir ise de bu davaya tek başına devam edemez. Ya diğer mirasçıların davaya muvafakatlarını temin ederek tüm mirasçıların katılımı ile yahut da TMK.nun 640. Maddesi gereğince terekeye temsilci tayin ettirilmek suretiyle davaya devam edilmesi gerekir....

              TMK.nun 669 ve takip eden maddelerinde öngörülen mirasta iade davasının koşullarının araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, bağışlamanın iade amaçlı yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

                Fesih tarihinden itibaren 1 yıllık süre 03.05.2019 tarihinde dolduğundan 7.000,00 TL'nin 03.05.2019 tarihinden itibaren işlemiş avans faizi ile acenteye iade edilmesi gerektiği, açıklanan nedenle, her ne kadar taraflar arasında geçerli olan sözleşmede alınan teminat senedinin ne zaman iade edileceği kararlaştırılmamış ise de sektörel uygulamadaki teamülün acentelik ilişkilerinde teminatın tutulacağı makul süre bakımından iki yıl olduğu, heyetimizce de bu sürenin kabul edildiği, sigorta şirketleri tarafından yapılan bu uygulamanın Sayın Mahkeme tarafından da kabul görmesi halinde, acentelik sözleşmesinin 03.05.2018 tarihinde sona ermiş olması sebebiyle teminat olarak tutulan senetlerin en erken 2 yıl sonra yani 03.05.2020 tarihinde iade edilmesi gerektiği, iş bu rapor tarihinde bu sürenin dolmuş olması sebebiyle eğer iade edilmemiş ise söz konusu teminat senedinin davacı sigorta acentesine iade edilmesi gerektiği.." şeklinde rapor sunulmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu