Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil(Miras Taksim Sözleşmesinden Kaynaklı) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

    sayılı dosyasından da aynı mahiyette ve aynı taraflar arasında sigorta poliçesindeki rehin alacaklısı hakkından kaynaklı alacak davasının açıldığı, dava tarihinin 02/07/2020 olduğu, dolayısıyla mahkememiz dosyasından önce açıldığı, mahkememiz dosyasınında aynı alacak için kısmi dava olduğu, her iki dava arasında tarafları, konusu ve hukuki sebebi bakımından bağlantı bulunduğu celp edilen .... Asliye Ticaret Mahkemesi ... Es saylı dosyanın incelenmesi sonucunda anlaşılmakla, birleştirmeye yönelik aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Mahkememizin 2021/422 Esas sayılı dava dosyasının, HMK 166. maddesi gereğince, .... Asliye Ticaret Mahkemesi ... Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine, 2-Mahkememiz dava dosyasının esasının, birleştirme nedeniyle kapatılmasına, 3-Yargılamaya daha ileri aşamada bulunan .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ......

      Tüm bu açıklamalar nedeniyle, davacı mirasçı sağ eşin mal rejiminin tasfiyesi nedeniyle talep ettiği ve terekeye ait borç sayılan alacak miktarından, davanın mirasçılar arasında görülmesi nedeniyle, davacıda dahil bütün mirasçılar miras payları oranında sorumludurlar. Buna göre, hüküm altına alınan tereke borcundan davacının da miras payı oranında sorumlu olduğu gözetilerek, davalılardan tahsiline karar verilecek miktarın hüküm fıkrasında gösterilmesi gerekir. Diğer yandan mirasçıların kendi aralarındaki terekeden kaynaklı borcunun sorumluluğu müteselsilen olmayıp miras payı oranında olması gerekirken müteselsilen sorumluluğa karar verilmesi de doğru olmamıştır....

        Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 1.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237....

          ın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile bu parsellere yönelik hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 2-Temyiz edenlerin dava ve temyize konu 106 ada 56, 117 ada 9, 122 ada 9, 63, 106, 141, 143, 161 nolu parselin bilirkişi raporunda (B) ile işaretli bölümü, 162, 169, 237 nolu parselin fenni bilirkişi raporunda (B) ile işaretli bölümü, 124 ada 7, 130 ada 4 nolu parsellere yönelik temyizlerine gelince; Somut olayda davacı tarafın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 29.maddesi hükmü uyarınca tereke adına dava açmadığı, davayı miras hakkından gelen paya yönelik olarak açtığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu olgu gözönüne alındığında davanın davacı ...nun payı ile sınırlı olarak çözümlenmesi zorunludur. Dava ve temyize konu taşınmazların tarafların ortak miras bırakanı ...'...

            Dava, araç satışından kaynaklı alacak ve mirasçılar arasındaki adi istihkak talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Miras açılınca, mirasçılar onun tamamına sahip olurlar, kanunda açıkça yazılı haller müstesna olmak üzere, müteveffanın alacakları ve bilcümle hakları ve zilyed bulunduğu malları, mirasçılarına intikal eder (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu m. 599). Mirasçı birden ziyade ise, terekedeki haklar ve borçlar taksime kadar müşa kalır. Tereke mirasçıların mülkü olup, mukavele veya kanun ile muayyen temsil ve idare hakları mahfuz kalmak üzere mirasçılar, bunda müştereken tasarruf ederler. Mirasçılardan birinin talebi üzerine hakim, taksimin icrasına kadar miras şirketine bir mümessil tayin edebilir (TKM m. 581)....

            Öte yandan, miras bırakan sağlığında hak dengesini gözeten kabul edilebilir ölçüde ve tüm mirasçıları kapsar biçimde bir paylaştırma yapmışsa mal kaçırmak kastından söz edilmeyeceğinden olayda 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanamayacağı da kuşkusuzdur. Somut olaya gelince; davalıların savunmaları üzerinde durulmamış, miras bırakanın gerçek amacı araştırılmamıştır....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/284 ESAS DAVA KONUSU : Miras Hakkından Kaynaklı Denkleştirme, olmazsa Tenkis KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi ara kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

              Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17/06/2014 gününde verilen dilekçe ile yasal önalım hakkından kaynaklı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu