WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı SGK vekili istinaf dilekçesinde özetle; murisin ölümü ile terekenin bütün aktif ve pasifi ile mirasçılarına geçeceğini, murisin vergi, prim vb. borçları da terekenin pasifi içerisinde olup terekeye dahil olduğunu, ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturacağını, terekenin pasifinin aktifinden fazla olmasınin terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterdiğini, mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan somut davada terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerektiğini, icra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğunun kabul edildiğini, aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak...

Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur. Davanın kabulüne karar verilmiş ise de; mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

    Ayrıca davanın niteliği gereği davalı-alacaklıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği gözönünde bulundurulduğunda yargılama giderinden davalıların sorumlu tutulmaması gerekmektedir. Somut olayda, 17/01/2012 ölen muris T9'in terekesinin borca batık olduğunun ve mirasın hükmen reddedildiğinin tespitine karar verilmiş ise de, murisin ölüm tarihi itibariyla gerekli ve yeterli araştırmaların yapılmadığı anlaşılmaktadır....

    Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mirasın hükmen reddine ilişkin davada Düzce 2. Sulh Hukuk ve Düzce 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, terekenin borca batık olduğunun tespiti amacıyla açılan davada görevin değere göre belirleneceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi de; davanın mirasın reddi beyanının tescili ve davacıya mirası reddettiğini gösteren belge verilmesi isteğine ilişkin olduğunu belirterek , görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; dava Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesine dayalı mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 18.8.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, 23.06.2011 tarihinde vefat eden ...'ın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir....

          (TMK m. 605/2, 610/2) Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

          İcra Müdürlüğü'nün 2018/8543 E sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını ve murisin borcunu karşılayacak aktif mal varlığı olmadığını, dolayısıyla terekenin borca batık olduğunu belirterek, terekenin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, İzmir 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne sunduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin murisi T1 2010 yılından bu yana huzurevinde kaldığını, 19/02/2013 tarihinde vefat ettiğini, müvekkilinin babası ile birbirinden kopuk olduğunu, aile birliği içerisinde bulunmadığını, murisin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile müvekkilinin mirası hükmen reddettiğinin tespitine karar verilmesini talep ettiği, İzmir 11.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/302 esas sayılı dosyasında aynı murise ait mirasın hükmen reddi davası bulunduğu, usul ekonomisi de gözönüne alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

          Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Ayrıca icra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde de terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

            Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekir....

              UYAP Entegrasyonu