Hükmün, taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ...tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. TMK.'nın 605'nci maddesinin 2'nci fıkrasında, mirasın hükmen reddi düzenlenmiştir. Ölüm tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır. Somut olayda; davacı vekili gerek dava dilekçesinde gerekse temyiz dilekçesinde, ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/126 E. sayılı dosyasında terekenin borca batık olduğu gerekçesiyle, mirasın hükmen reddini talep ettiklerini belirterek, bu davanın bekletici mesele yapılmasını istediği; ancak, mahkemece, mirasın hükmen reddine ilişkin bu dava dosyası araştırılmadan karar verildiği anlaşılmıştır....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mirasın hükmen reddi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı ... vekili ve davalı Türk ... AŞ vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi isteğine ilişkin olup, mahkemece muris ...'in yasal mirasçıları olan ...(...) ve... tarafından mirasın reddedildiğine dair tespit hükmünün olup olmadığı araştırılarak var ise ilgili mahkemeden karar suretinin getirtilerek evraka eklenmesi; daha sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 04.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, davalının, müvekkillerinin murisi ... aldığını ileri sürdüğü bir senede dayalı olarak müvekkilleri hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığını, ancak murisin bu miktarda borçlanmasının mümkün olmadığını, kaldı ki murisin mirasının borca batık olduğunu, mirasın hükmen reddedildiğini ileri sürerek müvekkillerinin davalıya borçlu olmadıklarının tespitine ve icra takibinin iptaline, %40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEP ve GEREKÇE: Dava, TMK 605/2 maddesi gereğince mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. 4721 Sayılı TMK’nın 605. maddesinin 1. fıkrasında “Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler.” hükmü ile mirasın kayıtsız, şartsız reddi (hakiki ret/gerçek ret), 2. fıkrasında “Ölümü halinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” hükmü ile mirasın hükmen reddi düzenlenmiştir. TMK 610/2. maddesinde ise; "Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez. " hükmü yer almaktadır....
, ilgili dosyada terekesinin borca batık olduğu açıkça görüleceğini, dava, mirasın hükmen reddine ilişkindir.Bu , durumda murisin ölüm tarihi itibarıyla borç miktarı tespit edilmeli, aynı tarih itibarıyla taşınır ve taşınmaz mal varlığı, varsa hak ve alacakları, tarafların bu hususta gösterecekleri delilleri toplanmak suretiyle saptanarak, murisin borcundan dolayı mirasçılar aleyhinde yürütülen takiplere ilişkin varsa icra dosyaları da getirtilip, davacının mirası kabul anlamına gelen davaranışları bulunup bulunmadığı tespit edilerek, mirasın hükmen reddine engel teşkil eden TMK.nun 610/2'de sözü edilen tereke mallarını kendisine mal edinme durumunun gerçekleşip gerçekleşmediği incelenerek, tüm deliller birlikte değerlendirilip, hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir, dilekçe eklerinde sunmuş oldukları, Yargıtay Hukuk Genel Kurul Kaarında da görüleceği üzere terekenin borca batık olduğunun tespiti ve mirasın hükmen reddi alacaklılara karşı dava ile husumet yöneltilmesi ile olabileceği...
Bu tür davalar, menfi tespit davası niteliğinde olup yetkili mahkeme davalı-alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Davanın vekil aracılığı ile açılması halinde, vekilin, Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunması zorunludur. Mirasın hükmen reddine karar verebilmek için, miras bırakanın terekesini oluşturan aktif ve pasifinin murisin ölüm tarihi itibariyle araştırılması ve terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının saptanması gereklidir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde, terekenin borca batık olduğu kabul edilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 25.12.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacılar vekili, 13.12.2013 tarihinde vefat eden muris Abdullah Subaşı'nın terekesinin borca batık olduğunu beyanla mirasın hükmen reddini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile murisin terekesinin borca batık olduğunun tespitine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, terekenin borca batıklığı nedenine dayanan mirasın hükmen reddi sebebiyle menfi tespite ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 12.07.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, 21.11.2007 tarihinde vefat eden...’ün terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, TMK'nın 605/2. maddesi uyarınca mirasın hükmen reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir....
Ayrıca TMK'nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına ilişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunludur. Davanın niteliği gereği davalı-alacaklıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmemeleri, bilmelerinin de mümkün olmaması ve terekenin borca batık olup olmadığına yapılan yargılama sonrasında karar verildiği durumlarda yargılama gideri ve harçtan davalıların değil davacıların sorumlu tutulması gerekmektedir. Mirasın gerçek reddi, mirasçıların sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanı ile yapılır (TMK m. 609). Mirasın hükmen reddi ise tereke alacaklısına karşı açılacak davada, miras bırakanın ölüm tarihindeki terekesinin borca batık olduğunun tespiti niteliğindedir. Somut olayda, dava yukarıda da açıklandığı üzere, TMK 605/1. maddesi gereğince mirasın gerçek reddine ilişkin olmayıp TMK 605/2. maddesi gereğince terekenin borca batık olduğunun tespiti (hükmen ret) isteğine ilişkindir....
Bu tür davalar, menfi tespit davası niteliğinde olup yetkili mahkeme davalı - alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Davanın vekil aracılığı ile açılması halinde, vekilin Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunması zorunludur. Mirasın hükmen reddine karar verebilmek için, miras bırakanın terekesini oluşturan aktif ve pasifinin murisin ölüm tarihi itibariyle araştırılması ve terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının saptanması gereklidir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde, terekenin borca batık olduğu kabul edilir....