Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hükme esas alınan bilirkişi raporuna itiraz edilmemiş olmasına, denetime elverişli ve yeterli olmasına, davacının asıl uğraşının çiftçilik olmasına, SGK kaydının bulunmasının sonuca etkili olmamasına, ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 8....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, müvekkilinin eşi ve çocuklarıyla birlikte yaşadığı, haline münasip ev araştırmasının hatalı belirlendiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve ihtiyati hacze göre şikayetin süresinde olmadığı, şikayete konu meskenin haline münasip mesken olmadığı, davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin hakkaniyete aykırı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusu tarafından İİK'nun 82. maddesi kapsamında açılan meskeniyet ve maişet şikayetlerine ilişkindir. İİK.'nun 82/1 maddesinin 12. bendi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; meskeniyet iddialarında asıl olan borcun ödenmesi olduğunu, haline münasip ev tespitinde sosyal ve ekonomik tüm unsurların dikkate alınması ve araştırma yapılması gerektiğini, aleyhe yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, davanın reddini talep etmiştir....
Böyle bir durumda borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalıdır. İlk derece mahkemesince inşaat ve zirai bilirkişilerden aldırılan 18.12.2019 havale tarihli bilirkişi raporlarında, Manisa ili, Sarıgöl ilçesi, Karacaali Mahallesi, 236 ada, 2 parsel sayılı taşınmaz için yapılan meskeniyet şikayetine yönelik olarak, borçlunun hissesine düşen değer 71.091,25 TL, haline münasip ev değeri 90.000,00 TL olarak tespit edilmiş, maişet iddiası yönüyle de diğer taşınmazların değer ve elde edilen yıllık gelir itibariyle borçlunun kendisinin ve ailesinin geçimi için zorunlu tarım arazisi niteliğinde oldukları belirtilmiştir. Bilirkişi raporlarının Yargıtay içtihatlarına uygun olarak hazırlandıkları, hüküm kurmaya ve denetime elverişli oldukları görülmüştür....
Bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu görülmüştür. 2) Davacı borçlu haczedilen Manisa ili, Sarıgöl ilçesi, Kahramanlar mahallesi, 523 ada, 1 parselde kayıtlı taşınmazın kendisinin ve ailesinin geçimi için zorunlu tarım arazisi olduğunu belirterek maişet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunmuştur. İİK.'nun 82.maddesinin birinci fıkrasının 4. bendinde; '' Borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi ve çift hayvanları ve nakil vasıtaları ve diğer eklenti ve ziraat aletlerinin....." haczedilemeyeceği belirtildikten sonra, aynı maddenin üçüncü fıkrasında; ''Birinci fıkranın (2), (4), (7) ve (12) numaralı bentlerinde sayılan malların kıymetinin fazla olması durumunda, bedelinden haline münasip bir kısmı, ihtiyacını karşılayabilmesi amacıyla borçluya bırakılmak üzere haczedilerek satılır'' hükmüne yer verilmiştir....
Davalı T10 vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili tarafından söz konusu taşınmaz hissesinin satın alındığını, ihaleye karşı yasal süresi içerisinde herhangi bir dava açılmadığını, bu nedenle ihalenin kesinleştiğini ve taşınmazın müvekkili adına tapuda tescil edildiğini, davada İİK'nın 134. maddesinde belirtilen sebeplerden hiçbirinin bulunmadığını, meskeniyet ve maişet iddiası ile açılan davanın satışa engel teşkil etmediğini, icra mahkemesi tarafından icranın durdurulması kararının da verilmediğini, satış ilanının usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini belirterek, davanın reddi ile ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına hükmedilmesini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda, şikayetin kısmen kabul, kısmen reddiyle Alaşehir İcra Müdürlüğünün 2018/529 Esas sayılı dosyasında haczedilen Manisa İli, Alaşehir İlçesi, Subaşı Mah., 152 Ada, 37 parsele ve Manisa İli, Alaşehir İlçesi, Üzümlü Mahallesi, 107 Ada 1 parsele yönelik şikayetin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ :Mahkemece karar 30/12/2019 tarihli duruşmada davacı vekilinin yüzüne karşı verilmiş, davacı vekili 06/01/2020 tarihli dilekçesi ile gerekçeli kararın tebliğini müteakip ayrıntılı istinaf dilekçesinin sunulacağını beyanla, süre tutum talebinde bulunmuş, gerekçeli karar 05/02/2020 tarihinde tebliğ edilmiş, ayrıntılı istinaf dilekçesi sunulmamıştır. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 4. Maddeledi gereğince maişet ve 82/1- 12. Maddeleri uyarınca meskeniyet iddiaları ile haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2021 NUMARASI : 2020/229 ESAS, 2021/100 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET ŞİKAYETİ KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Anayasanın 36.maddesinde; "herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Hiçbir mahkeme görev ve yetki içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz" düzenlemesi bulunmaktadır; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6.maddesinde ise; " her şahıs gerek medeni hak ve vecibeleri ile ilgili nizalar, gerek ceza-i sahada kendisine karşı serdedilen bir isnadın esası hakkında karar verecek olan kanuni, müstakil ve tarafsız bir mahkeme tarafından davasının makul bir süre içerisinde hakkaniyete uygun ve aleni surette dinlenmesini istemek hakkına haizdir " hükmü mevcuttur....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 4. ve 12. bentleri uyarınca maişet ve meskeniyet iddialarına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. Takip dosyasından davacı borçlu vekiline 103 davet kağıdının 06/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre şikayetin yasal sürede olduğu anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1- 4 ve 12. maddelerine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şart olduğu gibi, haczin yargılama süresince de ayakta kalması gerekir. Bu nedenle, borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, usulsüz tebligat şikayetine ve İİK'nın 82/1- 4,12. maddelerine dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Tarafların tüm delilleri toplanıp, tetkik edildikten, son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin, 6100 sayılı HMK'nın 298. maddesi uyarınca kararını gerekçesi ile birlikte tam olarak yazması ve hüküm sonucunu HMK'nın 297/2. maddesinde öngörülen biçimde tefhim etmesi asıldır. Mahkemece yargılama sonunda verilen bu kısa karar, bir davayı sona erdiren yasa yolu açık olan son kararlardandır. Bu kararla, mahkeme davadan elini çeker ve davayı sona erdirmiş olur. Bu aşamadan sonra yapılması zorunlu iş, gerekçeli kararı kısa karar doğrultusunda ve yasal gerekçeleriyle birlikte mahkemenin yazmasından ibarettir. Artık bu karardan dönme olanaklı olmadığı gibi, kararın asli unsurlarından olan gerekçenin de hüküm fıkrasına uygun biçimde yer alması gerekir....