WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı borçlunun şahsına sıkı sıkıya bağlıdır. Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup, iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir. Bu nedenle, haczedilmezlik şikayetinin incelenmesi sırasında şikayetçi borçlunun ölümü halinde mirasçılarının yargılamayı sürdürmeleri mümkün değildir. Somut olayda, borçlu ...’ın haczedilmezlik şikayetinde bulunduktan sonra 21.12.2019 tarihinde öldüğü dosyada mübrez nüfus kayıt örneğinden anlaşılmaktadır. Bu mirasçının kendisi ve ailesinin ihtiyacı nedeniyle bu yargılamaya devam etmesi olanaklı değildir. O halde, mahkemece şikayetçi borçlu ...’ın ölümü nedeniyle meskeniyet iddiasının dayanağı ve dolayısıyla haczedilmezlik şikayetinin konusu kalmadığından istemin vefat eden borçlu yönünden reddi gerekirken, şikayetin esası incelenerek kabulüne karar verilmesi isabetsizdir....

    İİK’nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayeti, haciz tarihi itibariyle mevcut ve oturmaya uygun bir evin bulunması halinde yapılabilir. Evden maksat, yerel geleneklere yani mahalli örf ve adete göre mesken (konut) olarak kullanılmaya elverişli yerlerdir. Bağımsız ev, apartman dairesi, kat mülkiyeti kanununa tabi bağımsız bir bölüm veya bir apartmandaki paylı mülkiyet veya el birliği mülkiyeti payı, İİK'nun 82/12. maddesi kapsamında mesken sayılır. Ancak; borçlunun boş arsası mesken sayılmaz. Eğer borçlu, boş arsa üzerine haciz tarihinden önce bina inşa etmiş ise, borçlu bu ev için meskeniyet şikayetinde bulanabilir. Haczedilmezlik şikayetinde önemli olan, meskenin, bina (muhtesat) olarak tapulu ya da tapusuz oluşu değil, borçlunun haline münasip olup olmadığıdır. Haciz anında henüz mesken olarak kullanılabilir durumda bulunmayan taşınmaz ise meskeniyet şikayetine konu edilemez....

    Buna göre mahkemece borçlunun tüm delillerinin sorularak toplanması ve mahallinde keşif yapılıp fiili durumun tespit edilmesi ile borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir.Bu durumda mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler ışığında borçlunun İİK'nun 82/1-12. maddesinde düzenlenen meskeniyet ve İİK'nun 82/1-4. maddesi uyarınca kendisinin ve ailesinin geçimi için zorunlu tarım arazisi iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetlerinin incelenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesi, tarım arazilerine yönelik haczedilmezlik şikayeti konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde...

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, İİK md.82/1-12 gereği meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1., 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, ... 2., 2004 sayılı İİK md. 82/1-12 fıkraası 3. Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraflar vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....

        Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Koopertifinden gelen yanlış bilgi ile hüküm kurduğunu, zira kapatılan kredinin kendi adına çekildiğini ve esnaf kredisinden kaynaklandığını, bu kredi nedeniyle taşınmaz üzerine ipotek şerhinin işlenmediğini, 26 B 6301 plakalı aracın rehin alındığını, haciz tarihinden önce ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde haczedilmezlik şikayetinde bulunulabileceğini, bilirkişinin belirlediği bedelin hakkaniyete uygun olmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık konusu, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik ve kıymet takdiri itirazına yönelik şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371.maddesi, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu 82/1-12. maddesi, 363. maddesi 3....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Karacabey İcra Müdürlüğünün 2019/308 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya 13/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, takibin kesinleştiği, akabinde alacaklı vekilinin talebi üzerine borçlu adına kayıtlı Bursa ili Karacabey ilçesi 190 ada 11 parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydına 01/03/2019 tarihinde haciz konulduğu, 103 davetiyesinin borçlu davacıya 03/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği tespit edilmiştir. İİK'nun 82/12.maddesinde düzenlenen meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetlerinin İİK 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süre içerisinde yapılması gerekir....

          Bu durumda mahkemece yapılacak iş, tapudan ipotek akit tablosunun okunaklı ve onaylı bir örneği getirtilerek, ayrıca ipoteğin mahiyeti ve konulma nedeni ilgili banka şubesinden sorulmak suretiyle araştırılarak, zorunlu ipotek olup olmadığı; zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun tamamen ödenip ödenmediği tespit edildikten sonra ipoteğin meskeniyet şikayetine engel olmadığı kanaatine varılması halinde meskeniyet şikayeti değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar vermektir....

            İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. ( Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2018/8628 esas 2019/10912 karar) Davaya konu takibin ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip olduğu, davacının bu takipte haciz sahfası bulunmadığından meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine kararı vermesi gerekirken şikayetin esasına girerek taşınmaz üzerinde konutun (muhdesatın) bulunmadığından reddine karar vermesi isabetsiz olmuştur. Neticeten davacının şikayetinin yerel mahkemece farklı gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsiz ise de sonuçta şikayeti reddedildiğinden anılan hususa ilişkin karar sonucu itibariyle doğrudur....

            Somut olayda, davacı tarafça Turgutlu İcra Müdürlüğü'nün 2020/1695 sayılı dosyasından dava konusu taşınmaza 06/08/2020 tarihinde konulan haciz ile ilgili olarak daha önce Turgutlu İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/15 Esas, 2021/68 Karar sayılı dosyasında meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayeti davası açıldığı, şikayetin reddine karar verildiği, aynı konuda aynı taraflar arasında aynı haciz ile ilgili olarak derdest bir dava bulunduğu ve aynı haciz ile ilgili olarak yeniden meskeniyet şikayetinde bulunulamayacağı anlaşıldığından mahkemece şikayetin derdestlik nedeniyle usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere ve ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

            Somut olayda, şikayete konu hacizlere ilişkin olarak icra dosyasından borçlu ...’ya 23.06.2017 tarihinde 103 davet kağıdının tebliğ edildiği, borçlunun 29.08.2017 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu, şikayetinde 103 davet kağıdı tebligatının usulsüz olduğunun ileri sürülmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, borçlu ...'nın meskeniyet şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır. O halde, mahkemece, istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi ve bölge adliye mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsiz olup bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 19....

              UYAP Entegrasyonu