Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatlarına göre de meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya tanınmış olduğundan davacının meskeniyet şikayetinin aktif husumetinin bulunmadığı ayrıca aynı konuda davacının yaptığı meskeniyet şikayetinde Niğde İcra Hukuk Mahkemesinin 23/03/2021 tarih 2020/278 Esas 2021/139 Karar sayılı kararı ile, davanın reddine karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine dairemizin 10/06/2021 tarih 2021/862 Esas 2021/890 Karar sayılı ilamı ile, "davacı T1 yönünden meskeniyet şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine" karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 12....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....
DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; 04.11.2019 tarihinde yapılmış olan ihale ile müvekkili adına kayıtlı taşınmazın T3 adına Caner Şener tarafından 161.700,00 TL’ye satın alındığını, ancak söz konusu taşınmaz hakkında meskeniyet iddiaları olduğunu, bu nedenle taraflarınca yasal süresi içerisinde meskeniyet iddiası nedeniyle dava açıldığını, Akhisar İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/271 Esas sayılı dosyasıyla meskeniyet yargılaması yapıldığını, meskeniyet davası bitmeden ihalenin yapılmış olmasının hukuka ve kanuna aykırı olduğunu belirterek Akhisar İcra Müdürlüğünün 2018/5174 E sayılı dosyası ile 04/011/2019 tarihinde yaptığı ihalenin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Yargıtayca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin (REDDİNE); 2-Meskeniyet şikayetinin reddine ilişkin mahkeme kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine başlanıldığı ve borçluya örnek 6 nolu icra emri tebliğ edildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda meskeniyet şikayetinde bulunarak taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını istediği, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. Takip, ipotek alacağına dayalı olarak başlatılmıştır. İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de mevcut değildir....
Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmaza ilk haczin 23.02.2015 tarihinde konulduğu, daha sonra 17.02.2016 tarihinde yeniden haciz konulduğu, borçlunun İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yedi günlük yasal sürede icra mahkemesine başvurarak İİK.nun 82/12. maddesine dayalı olarak meskeniyet şikayetinde bulunduğu görülmüştür. İcra ve İflas Kanunda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa konulan her haciz yeni bir haciz olup borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı vardır. O halde; taşınmaz üzerine daha önce konulmuş bir haciz bulunmakta ve daha evvel bu hacze dayalı meskeniyet şikayetinde bulunulmuş ise de yukarıda da açıklandığı üzere her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından son hacze ilişkin şikayete konu meskeniyet iddiası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/136 Esas sayılı dosyası ile meskeniyet ve maişet nedeni ile haczedilmezlik davasının açıldığını, İzmir 9....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/10/2018 NUMARASI : 2018/26 ESAS - 2018/724 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili hakkında Ankara 6 İcra Müdürlüğünün 2017/20163 sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, müvekkiline ait taşınmazın İİK 82/12 maddesine aykırı olarak haczedildiğini belirterek meskeniyet iddiasında bulunmuştur. Davalı vekili; cevap dilekçesinde davanın yersiz açıldığını belirterek reddini istemiştir....
Borçlunun haline münasip..." şeklinde bir düzenleme yer almakta olup, söz konusu yasal düzenleme nedeniyle müvekkilinin evinin haczedilmesinin kanuna açıkça aykırı olduğunu beyan ederek, meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetlerinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle süre yönünden reddi gerektiğini, meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazda ipotek tesis edildiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı gereği taşınmazın ipotek edilmesi durumunda borçlunun meskeniyet iddiasından önceden vazgeçtiğinin kabul edildiğini, yine borçlu meskeniyet iddiası sebebiyle haczedilemezlik şikayetinde bulunmuşsa da, söz konusu taşınmazlarda kendisinin ikamet etmediğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davanın reddine dair karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/562 E., 2016/322 K. sayılı dosyasında meskeniyet iddiası ile açılmış olan davanın kabul edildiğini ve Yargıtayda onandığını, hacizden kıymet takdiri raporu ile haberdar olduğunu ve meskeniyet iddiasını süresinde ileri sürdüğünü, kardeşi Tolga Çiçek tarafından aynı davalıya karşı ve aynı icra dosyasına ilişkin meskeniyet iddiası ile açılan dava ile bu davanın birleştirilmesini talep ettiğini beyanla taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayetin süresinde olmadığını, meskeniyet iddiasını da kabul etmediklerini beyanla şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Borçlunun haline münasip..." şeklinde bir düzenleme yer almakta olup söz konusu yasal düzenleme nedeniyle müvekkilinin evinin haczedilmesinin kanuna açıkça aykırı olduğunu beyan ederek, meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetlerinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava, İİK 103'de belirlenen borçluya tebliğinden itibaren 3 günlük süreden sonra açılmış olduğundan öncelikle süre yönünden reddi gerektiğini, meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazda ipotek tesis edildiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı gereği taşınmazın ipotek edilmesi durumunda borçlunun meskeniyet iddiasından önceden vazgeçtiğinin kabul edildiğini, yine borçlu meskeniyet iddiası sebebiyle haczedilemezlik şikayetinde bulunmuşsa da söz konusu taşınmazlarda kendisinin ikamet etmediğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....