Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun İcra Hukuk Mahkemesi'ne başvurusunda; kıymet takdirine itirazın yanısıra meskeniyet şikayetinde de bulunduğu, anılan mahkemenin 2013/846-2014/179 sayılı ve 25.02.2014 tarihli kararında, kıymet takdirine itiraz yönünden mahkemenin yetkisizliğine, dosyanın yetkili İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, meskeniyet şikayeti yönünden ise, açılan davanın tefriki ile mahkemenin başka bir esasına kaydının yapılmasına karar verildiği, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nce, kıymet takdirine itirazın reddi ile birlikte meskeniyet şikayeti yönünden de hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. ....

    Davacı istinaf dilekçesinde özetle; şikayet tarihinin 17/05/2021 olduğunu, kıymet takdirine itiraz ile meskeniyet şikayetinin aynı dilekçede ileri sürüldüğünü, meskeniyet şikayetinin yetkisizlikle mahkemeye gönderildiği belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. Somut olayda; davacı tarafından 17/05/2021 tarihli dilekçe ile meskeniyet şikayeti ile kıymet takdirine itiraz için icra mahkemesine başvurulduğu, davanın görüldüğü İstanbul Anadolu 18. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/236 E. sayılı dosyasında, meskeniyet şikayeti yönünden tefrik kararı verilerek aynı Mahkemenin 17/05/2021 tarihli, 2021/268 E., 2021/320 K. sayılı ilamı ile meskeniyet şikayeti yönünden İstanbul İcra Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğuna karar verildiği ve bunun üzerine dosyanın istinaf incelemesine konu kararı veren mahkemeye gönderildiği görülmüştür....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, aynı taşınmazlar için müvekkili tarafından birden fazla dava açılmasının hem yargılamanın uzamasına hem de müvekkili bakımından ayrıca bir külfete neden olacağını, kıymet takdirine itirazın ve meskeniyet iddiasının aynı dosya üzerinden çözümlenmesi gerekirken dosyanın tefrik edilerek meskeniyete dayalı haczedilemezlik şikayeti yönünden yetkisizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Davacı vekili tarafından tek dava dilekçesi ile meskeniyet şikayeti ile kıymet takdirine itiraz şikayetinin birlikte yapıldığı, mahkemece tensip kararı ile meskeniyet şikayeti yönünden dosyanın tefrik edilerek inceleme konusu esasa kaydının yapıldığı ve akabinde dosya üzerinden yetkisizlik kararı verildiği anlaşılmıştır....

    Buna göre, aşkın haciz şikayeti yönünden verilen kararın kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmakla İİK'nun 365/3. maddesi gereğince aşkın haciz şikayetine ilişkin verilen karara yönelik istinaf başvuru dilekçesinin reddine karar vermek gerektiği, Meskeniyet Şikayeti yönünden istinaf başvurusunun incelenmesinde, ilk derece mahkemesince belirtildiği üzere meskeniyet şikayeti ancak haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanmakta olup, davacılar aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığı, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipte haciz safhası olmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı bulunmamaktadır. Bu sebeple davacıların meskeniyet şikayetinin ilk derece mahkemesince reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

    Bu nedenle, meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....

    Davalı, icra hukuk mahkemesinde dava konusu taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nin bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nin icra hukuk mahkemesince kabul edilerek kesinleştiği ve davaya konu taşınmaz üzerindeki borçlunun babasından intikal edecek hissesi üzerine konulan haczin kalktığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....

      Bu araştırma sonucunda ipoteklerin borcunun ödenmiş olduğu yada ipoteklerin zorunlu ipotek kapsamında olduğu belirlendiği takdirde maişet şikayeti yönünden şikayetçinin çiftçi sıfatının olup olmadığı belirlenmelidir. Şikayet konusu olmayan şikayetçiye ait taşınmazlarda da keşif yapılarak bu taşınmazlardan elde ettiği gelirlerde belirlenmelidir. Şikayetin konusu meskeniyet ve maişet şikayeti olduğu halde hüküm fıkrasında şikayetin sadece meskeniyet şikayeti olarak belirtilmesi de hukuka aykırıdır....

      GEREKÇE: Uyuşmazlık, meskeniyet şikayeti üzerine verilen karar nedeniyle ihale bedelinden borçlu için ayrılan miktar sonrasında kalan bedelin tamamının davacı dosya alacaklısına verilmesi gerekip gerekmediği, buna dayalı olarak sıra cetvelinin usule uygun olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır. Dosyanın tetkikinde davacının temlik alacaklısı olduğu takip kapsamında borçluya ait taşınmazın 421.500,00 TL bedelle ihale edildiği, ihalenin kesinleştiği, daha öncesinde borçlunun meskeniyet şikayeti üzerine verilen karar gereğince ihale bedelinden 90.000,00 TL nin borçluya haline münasip ev alması için ödendiği, geriye kalan miktara ilişkin ise sıra cetveli yapıldığı ve ilk olarak ipotek alacaklısı davalıya pay ayrıldığı, kalan miktarın ise dosya alacaklısı davacıya ödenmesine karar verildiği görülmektedir....

      İcra Mahkemesi'nin 19/06/2015 tarih ve 2014/891 E. 2015/272 K. sayılı ek kararının meskeniyet şikayeti yönünden kaldırılmasına oybirliği ile karar verildikten sonra, borçlunun meskeniyet şikayetine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda, borçlunun haline münasip ev değerinin yöntemince tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 82/12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 28.10.2013 tarihinde tapuda haciz şerhi işlenmiştir. İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiyenin 27.11.2013 tarihinde borçluya tebliğ edilmesine karşın meskeniyet şikayetinin 7 günlük süreden sonra 27.01.2014 tarihinde yapıldığı görülmüştür....

        Davacı borçlu satış talebinden sonra 07/05/2015 tarihli ihaleden önce 03/02/2015 tarihinde İzmir İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/45 sayılı dosyasında meskeniyet şikayetinde bulunmuştur. Meskeniyet şikayeti sırasında satışın durdurulması talep edilmiş ise de mahkemesince 11/02/2015 tarihinde satışın durdurulması talebi reddedilmiştir. Meskeniyet şikayeti derdest iken uyuşmazlık konusu taşınmaz icra müdürlüğünce 07/05/2015 tarihinde yapılan 1. açık arttırmada pay değeri alacağa mahsuben 52.000,00 TL bedelle ihale edilmiştir. 14/05/2015 tarihinde meskeniyet şikayeti derdest olduğu halde bundan bahsedilmeden İzmir 3.İcra Hukuk Mahkemesinde ihalenin feshi davası açılmış, 2015/426 E - 2015/447 K sayılı18/06/2015 tarihli kararıyla ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmiştir. İhalenin feshi istemi reddedildikten sonra henüz kesinleşmeden davacı borçlunun meskeniyet şikayeti İzmir 2.İcra HM'nin 2015/45 E - 2015/409 K sayılı 28/07/2015 tarihli kararıyla kabul edilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu