Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Meskeniyet şikayeti süreye tabidir. Taşınmazın haciz edildiğinin öğrenildiği tarihten itibaren borçlunun 7 gün içerisinde meskeniyet şikayetinde bulunması gerekir. Aksi halde şikayeti süreden red edilir. Müşahhas hadisede takip dosyasında meskeniyet şikayetinde bulunduğu gayrimenkul ile ilgili kıymet takdiri raporu borçluya 05/09/2022 tarihinde tebliğ edilmiş, işbu dava ise 06/03/2023 tarihinde açılmış olduğundan, süresinde olmayan meskeniyet şikayetinin reddine karar vermek gerekmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davanın süreden reddine, karar verildiği görülmüştür....

Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Kıymet takdirine itiraz yönünden; 02.03.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 365/1. maddesinde; “İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir” hükmü yer almaktadır....

    Somut olayda; borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazında, 29.06.2015 tarihinde kıymet takdirine yönelik keşif yapılmış olup, kıymet takdir tutanağında; "adres kapalı olduğundan içeriye girilemedi, soruldu, borçlunun çarşıda dükkan işlettiği beyan edildi, çarşıya gidildi saat 13.30’da borçlu alınarak adrese tekrar gelindi adresi açtı bilirkişiyle birlikte girildi, gezildi, notlar alındı" ibaresi yazılı ise de, tutanakta borçlunun imzası olmadığı gibi, imzadan imtina ettiğine dair bir kayıt da mevcut değildir. Asıl olan, borçlunun öğrendiğini bildirdiği tarih olup, bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Bu durumda, borçlunun taşınmazına konulan haczi şikayet dilekçesinde beyan ettiği tarihte öğrendiğinin kabulü gerekir....

      İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın süresinde olmadığını, 103 davetiyesinin davacıya 14/10/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının bu tebliğden sonra değil kıymet takdir raporunun tebliğinden sonra haczedilmezlik şikayetinde bulunduğunu, bu nedenle şikayetin süre yönünden reddi gerektiğini, davacının 103 davetiye tebliğinden sonra yaptığı herhangi bir usulsüz tebligat şikayeti bulunmadığını, tebligatın usule uygun olup olmadığının mahkemece re'sen dikkate alınmasının mümkün olmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2019/1967 Esas sayılı dosyasıyla vekil aleyhine, diğer davalı T3 tarafından icra takibinin yapıldığını, işbu icra takibinde vekiline ait Karabağlar ilçesi, 39555 ada, 1 parselde kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konduğunu, daha sonra da taşınmazın satış işlemlerine geçildiğini, davacı taraf meskeniyet iddiasını, İİK m. 16/1 gereği, haczi öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde ileri sürmesi gerektiğini, taşınmaza 08/03/2019 tarihinde haciz şerhi konduğunu, 18/11/2019 tarihinde ise taşınmaza ilişkin kıymet takdiri raporu davacı vekiline tebliğ edildiğini, davacı, 7 günlük yasal süresi içinde meskeniyet iddiasında bulunmadığını, bunun yerine kıymet takdirine itiraz yoluna gittiğini, işbu meskeniyet davasını ise yasal süresi içinde açmadığını, bu nedenle esas hakkında incelemeye girilmeden, davanın usulden reddi gerektiğini, borçlu T5 ile davacı T1 arasında İzmir 8....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, meskeniyet iddiasının yanında kıymet takdirine itiraza ilişkindir. Davacılar tarafından yalnızca meskeniyet şikayeti yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur. a)Davacı T1'ın şikayeti yönünden yapılan incelemede; İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. İİK.nun 82/12. maddesinde belirtilen haczedilmezlik şikayetinden yararlanma hakkı sadece takip borçlusuna aittir. Takip dosyasının incelenmesinde, davacı borçlu T2 hakkında yapılan takip nedeniyle, üzerine haciz konulan dava konusu taşınmazın tapuda davacı borçlu T2 adına kayıtlı olduğu, takip dışı davacı T1 tarafından bu taşınmazla ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunulduğu görülmüştür. Şikayetçi T1'ın icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı yoktur....

      DELİLLER: Emirdağ İcra Müdürlüğünün 2019/437 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Meskeniyet şikayetinde bulunma hakkının borçluya mahsus olduğu, borçlu eşinin meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı bulunmadığından, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, borçlu eşi tarafından açılan meskeniyet şikayetine ilişkindir. Davalı alacaklı tarafından borçlu Ahmet Akdeniz hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatılmıştır. Borçlunun eşi T1 tarafından haczedilmezlik şikayeti açılmış, mahkemece şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edilmiştir....

      Somut olayda, davacıya 103 örnek haciz davetiyesinin tebliğ edilmediği, kıymet takdir raporunun 05/07/2019 tarihinde, Söke İcra Müdürlüğünün 2018/716 Tal. sayılı dosyasında düzenlenen satış ilanının ise 06/08/2019 tarihinde Arslanyaylası Mah., Arslanyaylası Sok., No:137, Söke/Aydın adresinde TK'nın 16. maddesi uyarınca davacıya tebliğ edildiği, davacı adına tebligatı teslim alan kardeşi Mehmet Uysal'a ise kıymet takdir raporu ve satış ilanının Arslanyaylası Köyü, No:3, Söke/Aydın adresinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Davacı ile kardeşi Mehmet Uysal'ın aynı konutta oturmadığı, dolayısıyla, davacıya yapılan tebligatların usulüne uygun olmadığı, takip dosyası kapsamında davacının haczi daha önceki bir tarihte öğrendiğinin iddia ve ispat edilmediği anlaşıldığından, meskeniyet şikayeti yasal süresindedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Borçlunun kıymet takdirine itiraza yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK.nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir....

        Davacı borçlunun, meskeniyet şikayeti yönünden verilen hükme yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Her ne kadar davacı tarafından meskeniyet şikayetinde bulunulmuş ancak tapu kaydındaki hangi haciz şerhi ile ilgili meskeniyet şikayetinde bulunduğunu açık olarak belirtmemiş ise de, meskeniyet şikayetine konu Konya İli, Karatay İlçesi, Karaaslan Mah., 22826 ada 15 parsel, G Blok, 2 Bağımsız bölüm numaralı meskenin tapu kaydı üzerinde ilgili takip dosyasından 09/08/2019 ve 16/10/2020 tarihlerinde iki kez haciz konulduğu, takip hukukunda haczin yenilenmesi gibi bir hususun olmadığı, her haciz için ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulunulmasının mümkün olduğu, 09/08/2019 tarihli ilk haciz ile ilgili şikayetçi borçluya 103 davetiyesinin 08/10/2019 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, davacı tarafından dava dilekçesinde ve yargılama sırasında tebligatın usulsüz olduğunun iddia edilmediği, bu haciz yönünden davacının meskeniyet...

        UYAP Entegrasyonu