Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihinde ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Aksi takdirde, kurulan bir ipotek borcu ödenmiş olsa dahi, bundan sonraki tüm hacizler yönünden meskeniyet şikayetinin mümkün bulunmadığı gibi kabul edilemeyecek bir sonuç ortaya çıkar. Somut olayda, çiftçilik ve meskeniyet şikayetine konu taşınmazların bir kısmında S.S Bayramiç Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi lehine ipotekler bulunduğu anlaşılmaktadır....
Her ne kadar davalı alacaklı vekilince taşınmaz üzerinde kendi hacizlerinden önce 5 adet haciz ile ipotek bulunması sebebiyle davacının meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı iddia edilmiş ise de, davalı banka tarafından konulan hacizden önce başkaca hacizlerin bulunması davalının alacaklı olduğu dosyadan konulan haciz nedeniyle davacı borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel teşkil etmediği gibi tapu kaydı incelendiğinde, taşınmaz üzerinde devam eden bir ipoteğin de bulunmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin bu iddiaları yerinde görülmemiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça, dava konusu aynı taşınmaz (Balıkesir İli, Ayvalık İlçesi, Altınova Mahallesi, (eski 4265 parsel) yeni 598 ada, 5 parsel sayılı taşınmaz) ve aynı icra takip dosyasına istinaden, müvekkili şirkete karşı Ayvalık İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/188 Esas sayılı dosyası ile meskeniyet şikayetinde bulunulduğunu, bu nedenle, tarafları, icra takip dosyası ve konusu aynı olan huzurdaki meskeniyet şikayeti için derdestlik itirazında bulunduklarını, davanın reddedilmesi gerektiğini, davacı-borçlu hakkında başlatılan icra takibinin kesinleşmesinin ardından, davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulduğunu, söz konusu hacze istinaden icra dosyasından davacıya gönderilen 103 Davet Kağıdı, borçluya 18.10.2019 tarihinde tebliğ edildiğini ve süresi geçtikten sonra davacı tarafından 28.10.2019 tarihinde Ayvalık İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/188 Esas sayılı dosyası ile meskeniyet şikayetinde bulunulduğunu, davacı borçlu tarafından süresi içerisinde...
SAVUNMA: Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın alacaklı davalının alacağını ödememek için kendisine miras kalan dava konusu taşınmaz hakkında meskeniyet iddiasında bulunduğunu, dava konusu taşınmazın yalnızca davacının kendisine miras kalmadığını, 3 adet hissedarı olduğundan bahsedilen taşınmazda sadece kendisinin ikamet ettiğini iddiası ile şikayette bulunmasının hakkın kötüye kullanılması olduğunu, davacı tarafından mesken olarak kullanılmayan taşınmaz üzerindeki meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesinin talep etmiştir....
Zira, zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller." denilmek suretiyle bu husus vurgulanmıştır. Dava konusu taşınmaz üzerinde, 934 yevmiye numaralı 15/01/2016 tarihli düzenlenen resmi senet ile davacı borçlu ile davalı alacaklı banka lehine ipotek akdi kurulduğu, ipotek borcunun halen ödenmediği, bu haliyle ipoteğin devam etmekte olduğu, dolayısıyla iradi olarak tesis edilen ipoteğin meskeniyet iddiasının ileri sürülmesine engel olduğu, anlaşıldığından, şikayetin reddine " karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 08.07.2021 tarih 2021/80 E.- 2021/467 K. sayılı kararına yönelik istinaf dilekçesinin redine, davalı alacaklının meskeniyet şikayeti hakkında verilen karara ilişkin istinaf başvurusunun kabulüne; ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 08.07.2021 tarih 2021/80 E.- 2021/467 K. sayılı kararının kaldırılmasına, meskeniyet şikayetinin reddine, Birleşen 2021/181 E. sayılı davada davacının kıymet takdirine ilişkin itirazının kabulüne, ... 6. İcra Müdürlüğü'nün 2019/12220 Esas sayılı dosyasında satışa konu ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 7289 Ada, 6 Parselde kayıtlı taşınmaz değerinin 480.000,00 TL olduğunun tespitine, şikayetçi borçlunun meskeniyet şikayeti ile ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 08.07.2021 tarih 2021/80 E.- 2021/467 K. sayılı kararının ilgili istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvurudan haline münasip evi üzerine haciz konulduğunu ileri sürerek meskeniyet nedeniyle haczin kaldırılmasını istediği mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda gecekondu niteliğinde olduğu tespit edilen evle ilgili meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Meskeniyet iddiası İİK'nun 82/12. maddesi uyarınca taşınmazlar yönünden geçerli olup taşınır hükmündeki enkaz yönünden böyle bir iddianın dinlenmesi mümkün değildir....
Borçlunun ise, 20.10.2014 tarihinde icra müdürlüğüne başvurarak meskeniyet iddiasında bulunduğu görülmüştür. O halde, mahkemece, borçlunun meskeniyet iddiasını inceleme yetkisi icra müdürlüğünde olmadığından, icra müdürlüğünün, borçlunun meskeniyet iddiasını araştırmaya yönelik, 21.10.2014 tarihli kararı yerinde olmayıp alacaklının şikayetinin tamamen kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe istemin kısmen reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihinde ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Aksi takdirde, kurulan bir ipotek borcu ödenmiş olsa dahi, bundan sonraki tüm hacizler yönünden meskeniyet şikayetinin mümkün bulunmadığı gibi kabul edilemeyecek bir sonuç ortaya çıkar. Somut olayda, taşınmaz üzerinde haciz tarihinden önce .... lehine tesis edilmiş 08.09.2009 tarihli ipoteğin mevcut olduğu görülmüştür....
Somut olayda borçlu vekili, meskeniyet şikayetinde bulunarak, müvekkiline ait taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını istemiş, mahkemece, borçlunun şikayete konu meskende oturmadığı gerekçesiyle istem reddedilmiştir. İ.İ.K.nun 82/12. maddesi gereği meskeniyet şikayetinde bulunulabilmesi için, borçlunun adına kayıtlı meskende bizzat oturması şart olmadığı gibi, burayı kiraya vermesi dahi bu talepte bulunmasına engel değildir. Ayrıca borçlunun birden çok taşınmazı olması halinde de bunlardan biri hakkında meskeniyet şikâyetinde bulunabilir. Bu durumda mahkemece yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda borçlunun meskeniyet şikayetinin incelenip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....