İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceği düzenlemesi haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de mevcut olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. O halde mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile şikayetin kabulü ile haczin kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. Borçlunun birden fazla taşınmazının bulunması meskeniyet şikayetine engel teşkil etmez ise de, bunlardan ancak biri yönünden meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, dava dilekçesinde dava konusu edilen taşınmazın açıkça belirtilmediği, takip kapsamında birden fazla taşınmaza haciz konulduğu görülmekle, bu durumda mahkemece, öncelikle davacıya tercih hakkı tanınarak seçtiği taşınmaz açısından değerlendirme yapılması gerekirken, bu eksiklik giderilmeden karar verilmesi doğru olmamıştır. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2018/6653 Esas 2019/5859 Karar sayılı kararı.) Diğer taraftan, borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir....
Kat 11 nolu bağımsız bölümde bulunan taşınmazın kaydına 28.11.2020 tarihinde haciz şerhi işlendiği, İİK’nun 103. maddesine dair davetiyenin borçluya 04.03.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde 103 davetiyesi tebliğ işlemine yönelik bir tebligat usulsüzlüğü iddiasının bulunmadığı, yapılan meskeniyet şikayeti başvurusunun ise 15.06.2021 tarihli olduğu, davacı borçlu tarafından Örnek 103 davetiyesinin tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde dava açılmaması nedeniyle T1 meskeniyet şikayetinin süresinde olmaması nedeniyle reddine,T2 'ın haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı olmaması nedeniyle davacı T2 tarafından açılan haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verilmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, 82/1- 12. bendi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde, eşinin borcu nedeniyle haczedilen ve tapu kaydında hacizden önce konulmuş olan aile konutu şerhi bulunan taşınmaz üzerindeki haczin meskeniyet iddiasına dayanmak suretiyle kaldırılmasını istemiştir. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulunun 12/12/2019 tarihli 2016/10454 sayılı kararında, "taşınmazın üzerine konulan hacizden doğrudan etkilenecek başvurucunun aile konutuna ilişkin güvencelerden yararlanarak meskeniyet iddiasıyla dava açabileceği, dolayısıyla mahkemenin dava ehliyetine ilişkin daraltıcı yorumunun Anayasanın 20. ve 41. maddelerindeki güvencelere uygun olmadığı, Anayasanın 20. maddesinde güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine" karar verilmiştir....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; dava, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkin olup, icra dosyası kapsamında davacıya 16/08/2019 tarihinde konulan haciz için 103 davetiyesinin tebliğe gönderildiği, 12/08/2021 tarihinde konulan haciz için 103 davetiyesinin gönderilmediği, kıymet takdiri raporun 05/10/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 11/10/2022 tarihinde süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olmakla borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır....
ın ipotekli taşınmazın haline münasip meskenleri olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını istediği, mahkemece şikayetin süresinde olmadığı ve şikayet konu taşınmazın ipotek ettirilmesi sebebiyle meskeniyet iddiasından vazgeçmiş sayılacakları gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya aittir. Somut olayda; şikayetçilerden ...'ın icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı da yoktur. Öte yandan, İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceği düzenlemesi haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır....
in ipotekli taşınmazın haline münasip meskenleri olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece şikayete konu taşınmaz üzerinde tesis edilen ipoteğin niteliği dikkate alındığında davacıların meskeniyet iddiasından feragat etmiş sayılacakları gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya aittir. Somut olayda; şikayetçilerden ...'in icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı da yoktur. Diğer taraftan, İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin düzenleme haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır....
İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/606 Esas, 2021/903 Karar sayılı ve 26/11/2021 tarihli kararıyla kıymet takdirine itiraz davasının reddine karar verildiği, öte yandan meskeniyet şikayeti ve kıymet takdirine itiraz nedeniyle satışın iptali talep edilmiş ise de; belirtilen hususların satışın iptalini gerektirmediği, icra dosyasında taşınmazın satış işlemlerinde usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle davacının meskeniyet şikayetinin esastan, kıymet takdirine ilişkin şikayetinin kesin hüküm nedeniyle, satışın iptali talebinin esastan reddine karar vermiştir. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece, yargılama yapılmadan davanın reddine karar verildiğini, haczedilmezlik şikayetinin reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, İstanbul Anadolu 12....
İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. ( Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2018/8628 esas 2019/10912 karar) Davaya konu takibin ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip olduğu, davacının bu takipte haciz sahfası bulunmadığından meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine kararı vermesi gerekirken şikayetin esasına girerek taşınmaz üzerinde konutun (muhdesatın) bulunmadığından reddine karar vermesi isabetsiz olmuştur. Neticeten davacının şikayetinin yerel mahkemece farklı gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsiz ise de sonuçta şikayeti reddedildiğinden anılan hususa ilişkin karar sonucu itibariyle doğrudur....