Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, takip dosyasındaki 28.05.2021 tarihli keşif zaptında davacı borçlunun keşif sırasında hazır bulunduğuna ilişkin bir tespit olmadığı, davacı borçlu vekiline kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği 15.06.2021 tarihinden itibaren meskeniyet şikayetinin süresinde olduğu, taşınmaz üzerindeki haczin şikayet tarihi itibariyle geçerli olduğu, meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için borçlunun meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği, raporlarda dava konusu taşınmazın değerinin ve haline münasip ev değerinin tespitine yönelik verilere yer verilmesi, emsal karşılaştırma yöntemi ile hesaplama yapılması nedeniyle, bu yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde görülmediği gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
Ortaca İcra Hukuk Mahkemesi'nce yapılan yargılama neticesinde, meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazın haciz işleminin talimat yoluyla değil, doğrudan ilgili tapuya yazı yazılmak suretiyle Fethiye İcra Müdürlüğünce yapıldığının incelenen talimat dosyası içeriğinden ve taşınmazın tapu kaydından anlaşıldığı, meskeniyet iddiası ile ilgili şikayeti inceleme yetkisinin İİK'nın 4. maddesi uyarınca asıl takibin yapıldığı Fethiye İcra Müdürlüğünün bağlı bulunduğu yer olan Fethiye İcra Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle Mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir....
İcra Dairesinin 2019/17492 Esas sayılı dosyasında borçlu olduğunu, borçlunun eşinin ticaretle uğraşmakta olup davalıya olan borcu nedeniyle aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkilin eşi olan borçlu üzerine kayıtlı olan İstanbul ili Bağcılar İlçesi 835 ada, 13 parsel, 117 cilt no, 11565 sayfa nolu, 3 nolu bağımsız bölüm üzerine haciz konulduğunu, müvekkilinin eşi, çocukları ve eşinin ailesi satışı istenen hacizli gayrimenkulde yaşamakta olduğunu, öğretide borçlu eşin meskeniyet iddiasında bulunabilmesine rağmen yine de diğer eşin icra takibinden ve hacizden haberdar olması ve itiraz haklarını kullanabilmesi ve Medeni Kanunu’nun 194. maddesindeki koruma amacını tamamlaması açısından kabul görmekte olduğunu, ayrıca meskeniyet iddiası ile yapılan haciz işlemine karşı şikâyet hakkı sadece borçlu malik eş tarafından değil aynı zamanda, aile konutunda yaşayan diğer aile üyeleri ve özellikle de diğer eş tarafından da kullanılabilmesinin gerektiğini savunarak, meskeniyet iddialarının kabulüne...
T2 tarafından vekaletname ibraz edildiği, adı geçen borçlu vekilince 29/03/2021 tarihli dilekçe ile takip dosyasında meskeniyet itirazında bulunduğu, borçluya 103 davetiyesinin 19/04/2021 tarihinde tebliğ edildiği, bunun üzerine borçlu vekilinin mahkeme nezdinde iş bu meskeniyet şikayetinin ise 30.03.2021 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı taraf Adana ili Çukurova ilçesi Kireçocağı Mah. 1328 parsel G Blok 1. Kat 4 nolu b. bölümde tapuya kayıtlı taşınmazının haczedildiği ve işbu hacizden 29/03/2021 tarihinde haberdar olunduğu beyan edilerek 30/03/2021 tarihinde meskeniyet iddiasında bulunmuş ise de, Adana 4. İcra Müdürlüğünün 2020/7772 esas sayılı takip dosyasına 27/10/2020 tarihinde borçlu adına Av....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/02/2023 NUMARASI : 2022/654 ESAS 2023/83 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı T1 vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı (meskeniyet şikayetinde bulunan) vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından Mersin 5....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, takibe dayanak ilamın şikayete konu taşınmazla ilgili mal rejiminden kaynaklanan katkı payı alacağına ilişkin olduğunu, meskeniyet iddiasında bulunmayacağını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Kemalpaşa 1. Asliye Hukuk (1. İcra Hukuk ) Mahkemesince yapılan yargılama sonunda şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek borcunun hacizden önce ödendiğini, meskeniyet iddiasının kabulüne karar verilmesi gerektiğini, bu nedenle kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir....
Meskeniyet iddiası İİK'nun 82/12. maddesi uyarınca taşınmazlar yönünden geçerli olup taşınır hükmündeki enkaz yönünden böyle bir iddianın dinlenmesi mümkün değildir. Ancak taşınmazın tapu kaydında şikayetçi borçlu yönünden verilmiş bir tahsis kararı veya kurulmuş bir intifa hakkı bulunması durumunda meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Bununla birlikte, resmi sicile kayıtlı malların haczi kaydına işletilmek suretiyle yapılır. Resmi sicile kayıtlı olmayan taşınırların haczi ise icra müdürlüğünce fiilen haciz işlemi yapılmak suretiyle yerine getirilir. Taşınır hükmündeki enkaz yönünden geçerli bir haciz işleminin varlığı, icra müdürlüğünce mahalline gidilerek fiilen haciz işlemi yapılmasıyla mümkündür. Somut olayda, şikayete konu ... ili, ... ilçesi,462 ada 3 parseldeki taşınmazın ...'...
Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için, bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği gibi, birden fazla evi var ise, istediği taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme de mevcut değildir. Somut olayda, hacze konu ...ili, .... ilçesi,... Ada, ... parsel,... no.lu bağımsız bölümde şikayetçinin ikamet etmediği ve şikayetçinin adına kayıtlı çok sayıda taşınmazının bulunduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. Borçlunun birden fazla taşınmazı olsa dahi, şikayete konu olan taşınmaz için meskeniyet şikayetini kullandığına göre, mahkemece, borçlunun meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmaz açısından bilirkişilerden rapor alınarak, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda taşınmazın değeri ile bulunduğu yerden daha mütevazi koşullara sahip yerlerde haline münasip evi alabileceği değerin belirlenmesi gerekir....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....
Dava, meskeniyet iddiası istemine ilişkindir. Mahkeme, bozmaya uyarak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 21.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi. .........